Ali Barış Güvenkaya, 2013 yılında, ani bir kararla Sydney’e taşındı. Şu anda yaşamını hala orada sürdürüyor ve röportajdan da anlayacağınız üzere oldukça mutlu görünüyor. Kendisi Sydney’e taşınmadan önce, internette yeterli kaynak bulmakta güçlük çektiği için, bu röportaj, ciddi ciddi Avustralya’ya taşınmayı düşünenlere yönelik, oldukça iyi bir kaynak oldu. Çünkü Barış, erişemediğine inandığı her türlü bilgiyi bizimle paylaştı denilebilir. (Bu cümle Ali Barış Güvenkaya evinin kapılarını yalnızca OitheBlog’a açtı tadında oldu)
Kendisine teşekkürü bir borç biliyoruz, siz de bilin, çünkü pek detaylı pek işe yarar bir röportaj çıktı ortaya.
Sidney, Türkiye’den bakınca, dünyanın diğer ucu gibi görünüyor. Hem çok uzak, hem çok farklı olduğunu tahmin ettiğimiz bir kültür. Bu gibi sebeplere rağmen neden Sidney’i tercih ettin?
Avustralya’yı tercih etmemin sebeplerini şu şekilde madde madde özetleyecek olursam daha net olacaktır;
– 3. Dünya ülkeleri ile karşılaştırınca oturmuş bir demokrasi ve insan hakları anlayışının olması, Amerika’nın para eksenli anlayışının aksine insan odaklı bir anlayış olması
-Kanada’nın soğuğu yerine başlıca şehirlerinde (Brisbane, Perth, Sydney) yaz kış tropikal bir iklimi olması
-Avrupa’dakinin aksine Türk sayısının oldukça az olması fakat Türk-Avustralya halklarının ortak bir tarihi geçmişle birbirine bağlı olması
-Faşizm ve cehaletin minimum şekilde hissediliyor olması ve genel toplum yapısı ve kültürü içinde yerinin olmaması.
-Dünyanın 4 bir köşesinden gelen kültürlerin kesişme noktası olması.
Kendini tanıyıp anlayabilmek için “konfor bölgesi” dışına çıkarak farklı kültürler öğrenmenin gerekli olduğunu düşünüyorum.
Sence İngilizce eğitimi açısından Sidney doğru bir tercih mi? Avustralya aksanının biraz daha farklı olduğunu biliyoruz, bu zorlanmana neden oldu mu?
Avustralya’da eğitim almak isteyen Türklere bir tavsiye verecek olursam, bence işinin ehli bir kurum olan Hub Education mutlaka değerlendirilmeli. Bana eğitim kelimesinin gerçek anlamını öğreten bu kurum, işine tutkuyla bağlı başarılı bir Türk tarafından yönetiliyor.
Pek çok insan gibi dizileri altyazısız izlemeyen, şarkı sözlerini anlamak için çabalamayan bir insandım. Hangi yabancı dil olursa olsun, tembelliği bırakıp duymaya, anlamaya çalışmak gerek. Sydney İngilizce öğrenmek için bence doğru bir tercih. Fakat belli bir seviyeye gelmeden biletinizi alıp kalkıp giderseniz zorluk çekersiniz. Aksan farklılıkları her yerde var. Türkiye’deki gibi düşünün. Büyük şehirlerde az, küçük yerlerde daha çok karşılaşılıyor. Aksan farklılıkları bence zorlanmak için değil dili renklendirmek için var ve bence oldukça keyifli.
Sidney’de yaşam hakkında ne düşünüyorsun? Yine olsa yine yaparım diyebiliyor musun? Gerçekten de tahmin edildiği gibi yaşam koşulları Türkiye’den daha mı iyi?
“No worries, no dramas”. İnsan hayatında endişe ve dramın yeri olmamalı. Devlet burada bunu sağlamış durumda. 3. Dünya ülkelerinde insan hayatının gerçekten değeri yok. Burada birisi ölürse 1 hafta haber yapıyorlar, hakkında belgeseller çekiyorlar. Kimsenin TV izlediği yok ya o da ayrı konu. Nerede yaşarsanız yaşayın evinize 5-10 dakika yürüme mesafesinde Gezi Parkı’nın onlarca katı büyüklüğünde parklar var. Kaldırım ile yol arasında şehir içi hariç her bölgede yeşil alanlar var. Kaldırıma park eden araba göremezsiniz. Sıradan sokakların hepsinde 100-200 yıllık tarihi ağaçlar var. Ambulans – itfaiye araçlarının ihtiyaç halinde gelmesi saniyelerle ölçülüyor. Toplu taşıma İstanbul’dakine kıyasla en az 20 gömlek ötede. Otobüslerde ayakta yolcu taşıma limiti var (18 kisi). Kanunlar herkes tarafından takip ediliyor. Kurnaza, tilkiye, mafyaya, kabadayıya, sapığa yer yok. Gece-gündüz güvenli. Her türlü mekana sarhoş değilseniz elinizi kolunuzu sallaya sallaya girebilirsin, kimse size yanında kadın yok diye ikinci sınıf insan muamelesi yapmaz. Kadın-erkek 7’den 70’e herkes eşit şartlarda yaşıyor. Herkes vergisini ödüyor ve ödenen vergiler halka bir şekilde geri dönüyor. Halk arasında gelir eşitliliği var ve bunun kültüre bariz yansımaları var. Çöp toplayanla ofis işi yapan arasında gelir eşitliği ve sosyal statü eşitliği var. Herkes birbirine saygılı. Türkiye gibi ülkelerde var olan parayla statü sahibi olmaya çabalayan insanlar yok. Para bir amaç değil. Hiç birinizin aklına gelmemiştir belki ama beyaz çorap giyen insanları hor görüp burun kıvırmak statü farkının kültüre nasıl yansıdığının bir göstergesi. Türk kültüründe insanlar birbirini yükseltmeye değil içten içe yermeye uğraşıyor. Burada tam tersi. Daha lisede bu düşünce yapısının temelleri veriliyor. Amaç hayatı güzel yaşamak ve mutlu olmak, tutkulu olduğun şeyi yapabilmek, tutkun yoksa da mutlu yaşayabilmek, ve en önemlisi eğlenmesini bilmek. Bazen içkiyi fazla kaçırıyorlar orası ayrı konu. Umarım Türkiye gibi ülkelerde mevcut ekonomik düzenin anapara yerine eşitlik üzerine dayalı olduğu, demokrasinin pratikte doğru kullanıldığı, ve sınırların kalktığı bir dünyayı kurabiliriz. Tüm insanların bir birey fakat bir bütün olduğu bir dünyada bunu yapabilmek için tek yapmamız gereken birbirimizi anlayabilmek. Bu yüzden evet, yine olsa yine yaparım.
Yaşam koşulları pahalı mı? Yeme-içme, kira, ulaşım gibi konulara nasıl bir çözüm getirdin, Türkiye’ye kıyasla çok büyük fark var mı? Bize günlük hayatta yaptığın harcamalardan birkaç örnek vererek anlatabilir misin?
Taşıma suyla değirmen dönmez demişler. Bir 3. Dünya ülkesinde kazandığın para ile burada değirmenin çarkını anca ıslatırsın. Tavsiyem, doğru vizeyle gelip hayatınızı burada kazanmanız. Öğrencilerin haftada 20 saat çalışma izinleri var. Gelip bir şekilde okulunu ödeyebilen ve hayatta kalabilen başarılı öğrencilerin hikayelerini dinledim. Muhtemelen en zor yolu seçmiş olursunuz, hazır olun. Ama onlar yapabiliyorsa siz de yapabilirsiniz.
Buradaki bazı harcamalardan birkaç örnek verecek olursam;
*Kira paylaşımlı evde bir bireysel oda, semtine göre haftalık $250 – $3502
*Kendim pişiririm diyorsanız mutfak alışverişi ALDI’den yaparsanız ve Coles’den indirimleri takip ederseniz haftada $100
*Mutfağa girmem ama evde yerim diyorsanız donmuş gıda üyelikleri 6 öğün için haftalık $20 civarında eve teslim ediliyor.
*Toplu taşıma için kullanılan Opal Card haftada $40
*Herhangi bir Pub’da bir bira/şarap içmenin bedeli $5 – $8
*Herhangi bir restoranda içmeden yemek yemenin bedeli $20 – $50
*Fast food daha ucuz ama kendinize bu kötülüğü yapmayın. Yine de vereyim derseniz, fast food zincirlerinden biri olan Hungry Jacks’te bir tavuk burger $4
*Suyu musluktan içiyoruz. Sokakta, parklarda ve toplu taşıma noktalarında halk için musluklar var. Veya herhangi bir içki satılan yere girin, kimseye sormadan bardağınızı alın ,bardan suyunuzu doldurup için. Kanun gereği içki servis eden yerler halka açık olarak su vermek zorunda.
Kültürel açıdan ne gibi farklar var? “Ben burada ne yapıyorum ulan?” dediğin anlar, tuhaf anıların, oldu mu? Adapte olmakta güçlük çektin mi?
Orta Doğu’nun kurnaz kültürüne alışmış Türkler için buraya alışmak çok kolay. Her şey kurallı ve herkes tarafından takip ediliyor. Karmaşık hiçbir şey yok. Sosyal yaşam çok basit. Evetse evet, hayırsa hayır. İstiyorsan istiyorsun istemiyorsan istemiyorsun. İlk başta biri tarafından reddedilme duygusu Türk kültürü için ağır gelebilir ama geniş düşünürseniz ilerde oluşabilecek her türlü komplikasyonu baştan engelliyorsunuz. Ön yargılardan kesinlikle kurtulmak ve karşındakini anlamak ve saygı duymak gerek. Elbette ahmaklar ve muhattap olmayacağınız insanlar olacak fakat bu her yerde böyle. Kabuğundan sıyrılabilirseniz saf ve temiz arkadaşlıklar ve güçlü bağlar başlangıcına hazır olun. Anlayış, çeşitliliğe saygı, hoşgörü, açık fikirlilik, ve pozitif duygularla yaklaştığınız sürece hayattan da aynı geri dönüşü alıyorsunuz.
Bir Aussie’nin (Avustralyalı) Türkiye’ye gelip alışmaya çalışması bence çok zor olurdu ama bahsettiğim kafa yapısına sahip Türkiye’den Avustralya’ya giden biri için adaptasyon çok daha kolay.
Şu an orada geçimini nasıl sağlıyorsun? Yeterli kazanç sağlayabiliyor musun? Türkiye’deki hayatını bırakıp gittiğine değdiğini düşünüyor musun?
Casual işlerde haftada 24/32 saat çalışarak geçim sağlıyorum. 40 saat çalıştığım zamanlar daha fazla vergi ödüyorum ve neredeyse aynı hesaba geliyor o yüzden kasmanın bir anlamı yok. Tam zamanlı ofis işi yapanla veya hiç çalışmayanla benzer paralar kazanıyorum ve halkın geri kalanıyla eşit bir hayat standardına ve sosyal yaşantıya sahibim. Paranın ikinci planda olduğu bir düzende insanin kendi yolculuğuna odaklanabilmesi her şeye değer.
Arkadaşlık ilişkileri, insan profilleri nasıl? Avustralyalılar nasıl insanlar? Yeni insanlar tanımakta, çevre edinmekte güçlük çektin mi?
“Supporting the mateship”. 2005 yılında Canberra’da (Avustralya’nın başkenti) parlamento binasında çalışan güvenlik görevlilerinin insanları “mate” diye çağırmaları yasaklanmış ve bu yasak yalnızca 24 saat sürmüş. Polisinden milletvekiline herkes sakin, hoşgörülü ve doğal. İnsanları meslek gruplarına göre ayırmanın bile ayrımcılık yaratabileceğini düşünebilen bir millet içinde çevre edinmek gerçekten çok kolay. Fakat yüzeysellikten kurtulup bir sonraki aşamaya geçebilmek için insanlarla vakit geçirmeniz gerek. Kendiniz gibi maceraya atılmış pek çok insan bulabilirsiniz. Meetup, Internations gibi online platformları kullanmak sosyalleşmenizi çok daha hızlandırıp konu odaklı hale getirebilir.
Sidney’de sıradan bir gün nasıl geçiyor? Gün içinde bulunduğun aktiviteler, İstanbul’dakine benziyor mu mesela?
Hayat burada çok eğlenceli geçiyor. Yapılacak aktivitelerin sınırı yok. Türkiye’de maddi yük getireceğinden dolayı farklı şeyleri denemeye korkarız genelde. En basitinden örnek vereyim, Golfe zengin sporu deriz. Burada zengin fakir sporu diye bir şey yok. Spor gerçekten insanların hayatının büyük bir bölümünü oluşturuyor. Ve spordaki çeşitlilik muazzam. İlgi duyduğunuz herhangi bir spora yönelmek çok kolay. Veya personal trainer tutup boot camp’lere katılmak oldukça yaygın. Tek bir spordan ziyade farklı farklı alanlara yönelebilirsiniz. Ben kendi adıma Capoeira, Yoga, ve Fitness yapıyorum. Spor haricinde her hafta yapılacak bir aktivite oluyor. Mangal kültürü inanılmaz yaygın ve halka açık parklarda elektrikli mangal sistemleri var. Arkadaşlarla Pazar günü 957 km2’ lik bir parkta toplanıp mangal yapıp içerek bütün günü geçirebilirsiniz. Açık havada vakit geçirmek kültürlerinde çok yaygın. Veya pub’da tanımadığınız insanlarla çeşitli konularda sohbetlere dalabilirsiniz. Ev davetlerine katılabilir, veya kendiniz davet verebilirsiniz. İstanbul’da sosyalleşmek için ekstra bir çaba sarf etmek gerekiyor çünkü trafikte geçirdiğiniz süreyi ve iş saatlerini topladığınız zaman geriye anca uyumak için vakit kalıyor. Bu da hayatı neden yaşadığınızı sorgulamanıza yeter.
Yemek kültürü ne durumda? Ne yenir, ne içilir? Aç kalır mıyız? Kanguru mu yiyoruz?
Muazzam bir yemek kültürü var. Dünyanın 4 bir yanındaki kültürlerin kesişme noktası olan bir şehirde her türlü dünya mutfağını bulmak mümkün. Ben geldiğimden beri Türk restoranına gitme gereği hissetmedim. Canımın çektiğini evde kendim yapabiliyorum zaten (Türk patlıcan yemeklerinden vazgeçemem). Thai, Japanese, Chinese, Brazilian, Indian, Greek, Mexican, Lebanese, Italian, Turkish… ne ararsanız var ve kaliteli yemek bulmak zor değil. Tek sıkıntı taze balık kültürü zayıf. Genelde donmuş balık alım satımı yapılıyor. Kabuklu deniz hayvanları sık tüketiliyor. Kanguru eti çok doğal ve faydalı bir et. Ama herkes yiyemez çünkü oldukça sert ve kanlı. Kokoreçten vazgeçmeniz gerekebilir ama kazandığınız çeşitliliğin yanında o kadar da koymayacaktır. Midenizi 10 dolara tıka basa güzel yemekle doldurmak için Pub’larda yerliler için yapılan indirimli saatleri takip edin.
Gece hayatı ve etkinlik açısından aktif bir şehir mi? Özellikle tercih ettiğin mekanlarla ilgili bize birkaç tavsiyede bulunabilir misin?
Gece hayatı yeni kanunla birlikte NSW (New South Wales) genelinde gece 1.30 ‘da lock out, 3.00’ de son içki şeklinde. Farklı bölgelerde farklı gece hayatları var. Oxford street’de Gay Bar’larda eğlenip kaliteli canlı müzik dinleyebilir, Newtown’da Jazz kulüplerine takılabilir, City’de Ivy club’da dans edebilir, veya Kings Cross’da Taksim karmaşasını yaşayabilirsiniz. Etraftakileri rahatsız edecek şekilde sarhoş olursanız size daha fazla içki servis edilmeyecektir ve binanın 50 metre yakınına o gece için yaklaşmanız yasaklanacaktır. İtiraz etmeniz durumunda $550 ceza ödemek durumundasınız. Kanunen $11 bine kadar ceza arttırılabilir. Tavsiyem bu durumda gurur yapmayıp taksi çağırmanız. Alkollün girdiği yere kavga da girebiliyor. Örneğin birisine çarptınız birası üzerine döküldü, özür dilediniz müzikten ve sarhoşluğundan sizin özrünüzü duymadı ve arkanızı dönüp gittiniz. Başınıza gelebilecek en kötü şey yumruk yemek olur. Ama bir yumruk bile insanı öldürebileceği için yumruk atmanın cezası hapis. Vize iptali ve sınır dışı edilmekten bahsetmiyorum bile. Siz siz olun asla saldıran taraf olmayın. Olur böyle şeyler deyin geçin.
Son olarak, buralara kadar gelmişken denemeden/görmeden dönmeyin diyebileceğin şeyler var mı? Bize birkaç ipucu verebilir misin?
İkonik olarak görmeniz gereken yerler; Opera House, Bondi Beach, Harbour Bridge, Sydney Tower, Manly Beach, Watsons Bay, Botanical Gardens, Bondi – Coogee Coastal Walk, Blue Mountains. Bunlar haricinde Sydney Vivid, New Year’s Eve, Bondi Winter Magic ve gerçekleşen sayısız müzik festivallerini kaçırmayın. Bu festivalleri bulmak web’e Sydney Festivals diye yazıp aratmak kadar kolay. Uçak biletlerini iyi araştırın; Jetstar, Virgin, Tigerair gibi firmaların ucuz biletleri oluyor. Ayrıca haftasonları Melbourne’a veya Brisbane’a gidip gelebilirsiniz.
Su ana kadar Au ile ilgili okudugum en saglam yazi. Emeginize saglik arkadaslar..
Şöyle bir gün geçireceğiniz kesin. http://www.youtube.com/watch?v=HKjuVV1Seg4
Merhaba, çok bilgilendirici olmuş tebrik ederim.Önümüzdeki ay Avusturalya’ ya vize için başvuru yapmak istiyorum ama vize türü hakkında emin değilim.Aracı şirketlerin de çok bilgisi yok bu konuda .Röportaj yaptığınız arkadaşla nasıl iletişime geçebilirim acaba?
HUB Educationa keisnlikle guvenmeyin. 2005 yilindan 2012 yilina dek tam 7 yil kaldim.
1. Hub Education bircok Turkun ahini almis bir duzenbazdir
2. Burada yazan bazi bilgiler yanlistir (kira, yemek masrafi v.s)
3. Eglence hayati olduca pahalidir. Icki icmeyi egleneden sayiyorsniz o baska. Opera house gibi yerleri gezmek ciddi rakamlara mal olur.
4. Tren ve otobus ucretleri bildigin el yakar!
5. ECZANELER dahil saat 6 da her yer kapanir. Nobetci eczane size 30km uzakta olabilir. Bu derdi cektim biliyorum
Tr dn nefret eden biri olarak: kesinlikle ama kesinlikle lanet bir ulkedir, gitmeyin, gittirmeyin.
Benim Avustralya da tanıştığım kebabçıların çoğu sözde İngilizce veya Üniversite okumak için gelmiş ve sonunda dönerci olmuşlar. http://dnyaninetrafinda180gn.blogspot.com.tr
Biraz fazla iyimser bir yazı olmuş, katıldıgım ve katılmadıgım tarafları var.. Avustralyalıyım, degısık sehirlerinde yasadım, oradayken yasam standartlarım yuksek, oturdugum muhit (Woollahra ve Paddington), oranın en iyilerinden biri olmasına ragmen, Sydney dahil dunyanın en sıkıcı ulkelerinden biri, hele Sydney dışındaki yerlerde sıkıntıdan ölürsünüz, tarih kültür yok gece olu bir sehir, bir de 3. dunya ulkesine ait faktorler var Turkiye o kadar mı geride.. Kusura bakmayın ama Istanbul , Sydney ve Melbourne’u bırlestirin 10la carpın o derece ılgınclıkte ve birçok açıdam daha ilerde olan ve global bir sehir (bastaki yonetime dincilere ve bazı unsurlara ragmen), ha hayat ve calısma kosulları zor olabilir o ayrı.. Avustralya’da internetin hızı ve fiyatın nasıl arkadasım Avrupa ve turkiye’ye gore, evlerde Melbourne gibi soguk yerlerde bile ısı yalıtım var mı? Sydney’de pek kıs yapmaz, Antalya gibidir ama ısı yalıtım olmadıgından içerinin ısısı dısardan daha yuksektir, uşuyebilirsiniz.. TV izlemezler tabi 4-5 tane kıytırık kanal var, extra 20-30 Ingılızce kanal almak ıcın ayda 60-80 dolar gıbı rakamlar, 3-5 turk televizyonu ızlemek ıcın gene 70-80 dolardı yanlıs hatırlamıyorsam.. Avrupa’dan sonra çekilecek bir ulke değil bana sorarsanız, insanları da yapmacıklı ve ırkçının onde gideni (size hissettirmezler yapaylıklarıyla). Ha yasam kalitesi yuksek, saglık standartları da oyle ama bir kanal tedavisi 2000-2500 dolar burda 100-200 liraya yaptıracagın sey ve devlet karsılamıyor. Hele o aksanları yok mu, hepsi koylu gibi konusuyor, TV haber spikerleri bile, ağızlarına çarpası geliyor insanın içim bir tuhaf oluyor 🙂 Abartmayın ne olur.. dunyada cok daha ilginç şehirler ve ülkeler var.
Can’a kesinlikle katiliyorum. Fazla pembe bir resim cizmisler. Heryer 5’de kapanir. Avustralyalilarin Kendi tabirleriyle “true blue” olanlari zaten son derece irkcidir. O kadar kanunun konulmasi da iste bu irkcilik yuzundendir. İs basvurunuzda anglo-sakson isminiz olmamasi nedeniyle elerler. İnsanlarin kibar olmalari ise tamamen kendilerini sizden ustun gormesindendir ve gercekten cok yuzeyseldirler. Sadece icip, yuzeysel muhabbet edebilirsiniz. Afrikan kokenli nerdeyse hic yoktur ve rastlarlarsa dik dik bakarlar hem de Sidney sehir merkezinde. Burada en yaygin ikinci nufus olan Uzakdogululari bile asagilarlar. Haftada 20 saatten fazla yasal calisamazsiniz ve o da ancak ev kiraniza yeter. Gercekten inanilmaz pahalidir ve Tokyo bile kira, gida ve yasam konusunda burdan ucuzdur. Bir paket en kotu sigara 20 AUD, yani 40 TL’dir. Otobus, tren biletleri en yakin mesafe tek yon 3,50 AUD’dir ve uluslararasi ogrenci olmaniz Sidney’de hicbirseyi degistirmez, tam parasi odersiniz. Surekli kontrol vardir ve acimadan aninda 200 AUD ceza keserler.
Saglik sistemi rezalet otesidir. Burda sizi once Genel Hekime gonderirler ve cok az vaka gorduklerinden dolayi yanlis teshis koyarlar. Hekim gercekten hasta oldugunuza inanmadan size bir uzman icin referans mektubu vermez ve ne yazik ki uzman da birsey bilmemektedir. Turkiye’deki stajyer doktor bile buranin uzmanindan iyidir. Hayat sadece icmek uzerine kurulmustur. İnsanlar bagira cagira konusur. Alkolik ve uyusturucu bagimlisi, evsiz ve kumarbazi coktur. Herkes yanlizdir. Butun sehirleri birbirine benzer ve tekduzelikte yarisir. Oysa Turkiye’deki her sehrin bir sokagi, digerinden farklidir. Sydney guney yarimkuredeki Londra’dir, yaz, kis bol yagisli, deli gibi ruzgarli ve firtinalidir.
“Agzi olan konusuyor” deriz ya, bu yorumlarda da durum ondan ibaret.
Ulasim ucretlerine buradan bakabilirsiniz: http://www.transportnsw.info/sites/en/tickets/ticket-types/bus.page#mybus-tickets
Sigara fiyatlariyla ilgili fikir vermesi acisindan su linke bakabilirsiniz:
http://wholesale.pattersonroad.com.au/rrp_cigarettes.jsp
Bu kadar bariz yalan soyleyen bir kisinin yorumlari ne kadar kayda degerdir, takdirinize birakiyorum.
Guzel bir ulkedir. Geliniz.
Merhaba Ayhan Bey,
Ben ciddi ciddi gelmeyi düşünüyorum, çok araştırdım, halen de araştırıyorum, ve nedense aşığım Avustral’yaya (vahşi doğasından dolayı) tası tarağı toplayıp gelsem çok mu çılgınlık olur? Orada yaşayan birinden biraz cesaret almam gerekiyor galiba… Vaktiniz varsa bir çok sorum var ?
Teşekkürler
2011 den bu yana burdayim ve yakin zamanda donmeyi dusunuyorum, Avusturalya muhtesem bir ulke ama ne konuda ? doga olarak super ama bortusu bocegi cok, manzaralar muhtesem eskiden windows bilgisayrimizin masa ustu goruntulerinden kat kat guzel manzaralar var garantisini verebilirim, gecenin bir yarisi tek basiniza ara sokakta gezin bir allahin kulu bise demez, onunuze cikip kimse bana para versene demez yani :D, is konusunu sorun etmeyin yasal olarak 20 saat calisma hakkiniz var ama yillarca 20 saatten fazla calistim parayi elden aliyosunuz yani el altindan yasal olmayan is cok donuyo. is bulamam korkusu yasamazsiniz heryerde donerci var hepside Turk eleman ariyo eliniz ogrenmeye yatkinsa cok rahat is bulabilirsiniz( kesinlikle saati $15 alti calismayin Turk olsada sizi kandircak cok kisi var) is, ev, hayat konusunda sydneye gelecek herkese yardimci olmaya calisabilirim. America da arkadaslarim var Ingilterede felan inanin sydney daha pahali oralara nazaran AMA burda para kazanma ihtimaliniz daha cok saatine $20 kazanabileceginiz baska bi ulke oldugunu sanmiyorum (ayak isleriyle) ama bun yani sira hersey haftalik odenir sigara paketi 25li iciyorum ben $18.50, en ucuz yemegin menusu $10, kira $200 dan asagi zor (haftalik). AMA bunlarin disinda en onemlisi kendini alkol, uyusturucu ve KUMAR konusunda kntrol edemiyicegine inaniyosan hic gelme cok adam gordum hayatini burda perisan eden. hele bide yanlizligi sevmiyen bir adamsan isler daha da zorlasir burda kimse kalici degil herkes gecici yada kalanda senle belli bi yere kadar muhatab olur. cok koyu irkci bir millet olup bunun yasak oldugunu idda ederler yani gizli irkcilik vardir WOG derler bize.
Dostum senden bikaç fikir alabilirmiyim..Yardımcı olursan sevinirim
elimden geldigince yardimci olmaya calisirim e-mail atarsan daha cabuk ulasabilirisn
efe2106@gmail.com
Mrb ben bu sene avusturalya ya gelmeyi düşünüyorum elektrik muhendisiyim size birkaç sorum olacak bana bu e mailden ulaşabilirsiniz? ??
bekirtumuc1202@gmail.com
Meraba ben bu ülkeye gitmek istiyorum nasıl ve ne şekilde gideceğim bana yardımcı olurmusunuz
Efe bey ben turkiyede erkek kuaforuyum avustralyada erkek kuaforlugu yapmak istiyorum fikirlerinizi ogrenebilirmiyim tesekkurler
Sevgili Ayhan,
Kullandigin saygisiz dili bir kenara koyarsak, kotu soz sahibine aittir diyorum. Yalanlar size ait, kanitlar asagidadir:
Oncelikle, sigara fiyati verdigin link bir toptanci ve bu fiyatlar sadece toptan alim yapan bayiler icin gecerli, lutfen derinlemesine arastirma yapmadan ve İngilizce bilmeden insanlara yanlis bilgiler verme.
http://www.pattersonroad.com.au/wholesalers.html
“We supply Newsagents, Bottle shops, milk bars and general stores with tobacco products. To trade with us you need to register your business details, including your ABN, on our web site.”
İkinci olarak, ben tren bileti fiyatlarindan bahsettim, az bile soylemisim, otobus bilet fiyatlari listesini koymussun. Tek yon bilet fiyati 4 AUD.
http://www.transportnsw.info/en/tickets/ticket-types/train.page?
bir gözlemci olarak şu çok açık ki az önceki yorumuyla canan ayhanı kapak etti. Ayhanda dil bilmiyoruz diye bize üflemeye çalışıyor
Sevgili Canan,
Kullandigim ‘saygisiz dilin’ sebebi, alenen yanlis bilgiler veriyor olusunuz. Buyrun; Woolworths’un online alisveris sayfasindaki sigara fiyatlarindan bir ornek: http://i.hizliresim.com/dnkDVr.jpg
Sayfayi goruntulemek icin uyelik gerektirdiginden oturu link vermedim. Isterseniz kendiniz de uye olarak kontrol edebilirsiniz.
Bir de arkadaslarimin (ben sigara kullanmiyorum) ictigi “Rotsman” marka 25’li sigara da $15.5. Lakin online alisveris sitesinde yok. Avustralya’da iseniz herhangi bir Woolworths’den kontrol edebilirsiniz.
“Otobus, tren biletleri en yakin mesafe tek yon 3,50 AUD’dir” Bunu yazan sizsiniz. Ardindan da “İkinci olarak, ben tren bileti fiyatlarindan bahsettim, az bile soylemisim, otobus bilet fiyatlari listesini koymussun. Tek yon bilet fiyati 4 AUD.” bunu diyen de sizsiniz. Sanirim ne yazdiginizdan haberiniz yok. O yuzden cevap vermeden once, onceki mesajinizi okumanizi tavsiye ederim.
Opal Card denilen seyden haberiniz vardir. Bununla “peak (7-9 am, 4-6.30 pm)” saatlerde $3.38 odersiniz. Bu saatler disinda $2.36 odersiniz. Ayrica diyelim ki her gun duzenli olup takip ettiginiz bir rota var. Is veya okula gidip geldiginizi farzedelim. Haftanin 4. gununden (8. ucretli yolculuktan) sonra ayni hatta ucretsiz seyahat edersiniz. Bu sekilde de ulasima harcadiginiz para ortalama olarak cok daha uygun olur. Ben haftada $25’dan fazla para asla vermiyorum.
Buyrun link: https://www.opal.com.au/en/fares-and-benefits/fare_information_train/
Bunlar ufak detaylar, lakin yanlis bilgi vermeniz kabul edilemez. Avustralya, ozellikle Sydney pahali bir yer. Turkiye’den buraya dil ogrenmek icin gelecek ve ailesi tarafindan finanse edilecek birine ben de buraya gelmesini tavsiye etmem. Lakin calismak gibi bir gayesi varsa, buradan daha rahat hayatini idame ettirebilecegi bir yer de yok. Saatlik $15’dan 30 saat (yasal sinir 20 lakin fazlaca calismak isterseniz bir suru seceneginiz var) dahi calissa, her turlu giderini rahat rahat karsilar.
Onun disinda burada eli yuzu duzgun bir isiniz varsa, yasam standartiniz gercekten cok yuksek. Elbette bu tamamen sizle alakali ama bu dunyanin neresine giderseniz gidin, sizle alakali olacaktir. Saglanan kosullar acisindan burasi gercekten cok ilerde. Bunu da her yil dunyanin en yasanabilir yerler listelerinde en tepelerde yer bulmalarindan anliyoruz.
Avrupa’yla kiyasladigimizda ben de Sydney’i pek sevmem. Pek ruhu olduguna inanmiyorum sehrin. Dunyanin en iyi yeri oldugunu asla iddia etmiyorum. Ama kesinlikle huzurla yasanabilecek bir yer. Hele bizim ulkemizin su anki durumu goz onune alininca, tum olumsuz yanlari bir anda yok olup gidiyor.
Ayhan’in dedikleri genel olarak dogru. Dil bilmiyorsaniz gelmeyin, bir halt yapamazsiniz. Haftada 20 saat calisma siniri lafini edenler zaten duzgun bir isi olmayan, dil okulundan kapak atmaya calisip beceremeyenler; dolayisiyla biraz kuyruk acisi olmasi normal.
Avustralya genel olarak rahat ve huzurlu bir yer. Kafa dinlemek icin veya cocuk buyutmek icin nefis. Daha okuldan yeni ciktiysaniz ben Avrupa tavsiye ederim. Yok bundan sonra ailemle kafam rahat takilacagim yer ariyorum diyen 30-40 yas arasi bir kisiyseniz Avustralya’yi da degerlendirin.
Tom bey, biz oğlumuzu Avustralya ya dil kursuna göndermek istiyoruz,yorumunuzdan sizin mantıklı biri olduğunuzu düşünerek fikir almak için görüşmemiz mümkün olabilir mi?
abi merhaba bana mail adresini ya da telefonunu verirmisin ben de dil kursuyla gidip oraya yerleşmeyi düşünüyorum bir kaç sorum olucak teşekkür ederim
Dil kursu için sanırım öğrenci vizesi almak gerekiyor. Sonrasında temelli yerleşmek için orada kalman için bir geçerli bir sebebin olması gerekmiyor mu. Özellikle çalışmak için çalışma vizesi gibi şeyler. bir de sen oradayken turist vizesi halindeyken çalışma vizesi alabiliyormusun. Tr ye geri dönmen gerkemiyor mu.
Kanada vatandaşlığım var.2011 yılından beri Tr de yaşıyorum ve mutlu değilim.Avustralya’ya yerleşmeyi düşünüyorum ve araştırma aşamasındayım.
Kanada ile Avusturya arasında bir antlaşma var mı ,Kanada vatandaşlığım bana bir ayrıcalık verir mi?Bu ve benzeri konularda nereden ve nasıl bilgi alabilirim.Yardımcı olabilecek arkadaşlara şimdiden teşekkür ederim.
Merhaba,
Kanada’da yaşamayı neden düşünmüyorsunuz?
Ben sürekli Kanada – Avustralya karşılaştırması yaparım ve bu iki ülkeyi birçok yönden denk görürüm. O nedenle yorumunuz ilgimi çekti.
Şuan İstanbul’da yaşayan bir lise öğrencisiyim ve üniversiteyi Avustralya’da okumak istiyorum bu yüzden detaylı bir araştırma yapıyorum. Bu sitede okuduklarım bana ‘Avustralya doğru bir seçim.’ dedirtti. Fakat meraktan aşağılara inip yorumları da okudum ve gerçekten neye inansam bilemedim. Bu siteye girmeden önce Avustralya ile ilgili: Hayatın pahalı ama buna karşılık maaşlarında ona göre verildiğini, mutlu bir ülke olduğunu, suç oranının az olduğunu, göçmen ülkesi olduğundan dolayı insana daha özel olarak ‘farklı insana’ saygılı ve hoşgörülü olduğunu, eğitimin kaliteli olduğunu biliyordum ama şuan Avustralya ile ilgili olan tüm bilgim resmen sıfırlandı. Anlatımda olumsuzluk daha çok etki bırakır olumluya göre. Olumsuzlukları da yararlı olsun diye yazdığınızı farkındayım ve teşekkür ederim ama senelerdir Avustralya hayali olan biriyim. Dolayısı ile hayallerim hakkında şüpheye düştüm. ‘Gerçek anlamda’ yardımı olabilecek olan biri tarafsız ve düz, yorum katmadan, anlatabilir veya en azından bir kaynak önerebilirler mi? Umarım bu yardımı esirgemeyecek insanlar çıkacaktır.
Yeni nesil lise öğrencileri sizin gibiyse memleketin geleceğinden umutlu olmak lazım. Tebrikler.
irkcilik yapildigi dogru birkac kendini bilmez tarafindan, ama bizim ulkemizde rum ermeni ve diger azinliklara yapilan irkciliga ne demeli?? hem de yuzyillardir istanbulda yasadiklari halde?? ben hicbir irkcilikla karsilasmadim avustralyada ama turkiyeye cok uzak ve fazla bireysel bir toplum. insan bazen bnalima dusuyor aile ve arkadas cevresinden uzak oldugu icin. bizde de dinci kabadayilar problemi var yani karar vermek cok zor. gene de eger gecim sorunu yoksa en iyisi kendi ulkemizde yasamak derim.
Herkese merhaba,
Avustralya ile yapilan yorumlara istinaden yazmak istedim.
Oncelikle yazi gercekten iyimser fakat bu Avustralya yi diger basilica rakip ulkeler Kanada, Ingiltere, ABD, Irlanda, Malta arasinda kotu yapmaz. 8 yillik sure icerisinde Sidney ve Adelaide sehirlerinde kaldim. Gayet huzurlu, mutlu bir ulke. Turist ve ogrenci olarak keyif alabileceginiz bir ulke bunun yaninda calisma hayati derseniz bircok native ulkelerin yaptigi gibi once kendi vatandaslarini ve ana dili olan basvurulari degerlendiriyorlar ama bunu size hayatta yansitmazla o guler yuzlu yapilariyla hatta isi bile aldim diye dusunebilirsiniz. Fakat bunlar bu konular butun ulkeler de var, lutfen biraz empati yapin. Arkadaslar, kendinizi gelistirmeye, daha cok gelistirmeye calisin!!
Yeteri kadar iyi olmak isi almaya yetmez, diger adaylardan daha iyi olmak isi almaya yeter. Bir defa dil buyuk problem, cunku ana dilin degil. O zaman IELTS sinavindan 8’i zorlamalisiniz. Bunun icin egitimler alinabilir. Buraya universite okumaya gelen arkadaslar, lutfen gelmek icin gelmeyin. Buranin en iyi 8 universitesini zorlayin. Bunlar Au da ki buyuk firmalar icin onemli kriterler. Basvuran diger rakiplerinizin bir cogu asyali, hintli ve yerlisi, AU ya gelme firsatiniz olursa, kutuphanelerde nasil nefes almadan calistiklarina sahit olabilirisiniz Asyalilarin. Lutfen empati yapin, eger sen daha iyi bir personelsen neden seni sirket almasinda senden daha basit bir egitime, bilgi ye sahip birini alsin. Bu yazdiklarimi 2 farkli sehirin havalimaninda yonetici olarak calismis biri olarak soyluyorum, lutfen yanlis anlasilmasin.
HUB-EDU ya gelince, 10 yil evel, tek basina calisan, butun isleri telefonuyla cozmeye calisan, ofisi olmayan bir kisiydi. Sahibinin adini paylasmiyorum. Fakat son zamanlarda kendini gelistirdi, Ilgili ve alakali biriydi fakat isleri simdi bayagi buyuttu emin degilim ilgisi devam ediyor mu. Benim arkadaslara tavsiyem, calisacaklari egitim danismanlarinda ISO 9001 belgesi olup olmadigina baksinlar.Istanbul, Ankara, Antalya, Izmir gibi bir cok yerde bu belgeye sahip sirketler var ( Ornek Atlas Edu) ve son bir not daha ekliyim, eger sizden danismanlik ucreti talep ediliyorsa arkaniza bakmadan cikip gidin. Egitim danismanlik sirketleri ucretlerini ogrenciyi gondericekleri universiteden alirlar, sizin danismanlik sirketine para vermeniz soz konusu olmamali.
Bircok Turk ogrenci, kebabcilarda saatlik cok ucuz paralara cash hand yapiyor ve yasal olarak odenmesi gereken vergisini odemiyor kebabcilar. tavsiyem, girip bir italyan kahvecisinde, woolworths’da, coles da vs. ccalisin ama verginizi tam odeyin. Kebabcilarda zamaninizi yada emeginizi harcamayin.
Selamlar,
.
süpersiniz, teşekkürler bilgiler, öneriler ve yorum için! 🙂
Merhabalar sizinle iletişime geçmemiz mümkünmüdür.
Biz Avustralya’ya göçme hazırlıkları yapan 3 kişilik bir aileyiz. Herkesin kendi mesleğine, durumuna göre olumlu veya olumsuz yorumları olabilir. Önemli olan insanın kendi doğrularını bulabilmesidir.
Oraya gidip yerleşen arkadaşlarımız da var. Kmi 3 ay kimi 6 ay kimi en fazla bir sene zorluk çekiyor. En önemlisi orada bir işiniz olması ve yeterince kazanabilmeniz. İlk işimizi bulmak zor olacak bunu biliyoruz, umarım fazla uzun sürmez. İnşallah oraya gittikten sonra buraya gelip tecrübelerimi aktarmak üzere tekrar yorum bırakırım.
Toplu taşıma, benzin-mazot TR’de çok mu ucuz? İstanbul2da metrobüse 3,5 TL para verdim. Avustralyada 3,5 AUD hatta 4 olsun. Orada AUD olarak kazanıyorsunuz. Para birimini neden tekrar TL’ye çeviriyorsunuz? Tek yön bilet dünyanın neresine giderseniz gidin pahalıdır. Onun yerine haftalık veya aylık bilet alarak daha ekonomik seyahat edersiniz.
Kusura bakmayın ama bizim ülkemizin düzeleceğine artık ben inanmıyorum. Türkiye’deki cahil, faşist insanlarla birlikte yaşamaya devam edeceğime, her gün trafikte saygısız insanların makas atmalarına maruz kalıp stres çekeceğime orada otobüse trene fazladan 1-2 dolar vermeyi, yeğlerim.
Bence önemli olan nerede yaşarsak yaşayalım hayata olumlu yönlerden bakabilmek. Kendi olumsuz düşüncelerinizle başkalarını etkilemeye çalışmayın. Elinize iyi birşey geçmez, orası kesin.
Herkese saygılar.
GülşahHanım merhaba,
bizde sizin gibi 3 kişilik bir aileyiz ve Avustralya’ya yerleşmek için hazırlık yapıyoruz. Tecrübelerinizi paylaşmak üzere görüşebilirmiyiz.
Sevgiler
merhaba.Ben eğer araya yerleştiyseniz Avustralya2da sağlıkçıların durumu hakkında bilginiz var mı dye soracaktım.Eşi genel cerrah ve ben de ameliyat hemşiresiyim ve 3buçuk yaşında bir de kızımız var.Nasıl araya sağlıkçı olarak gelmek zor mu ve tavsiyeleriniz var mı?
Soyledikleriniz o kadar dogru ki! Maalesef ben ayni seyleri 35 yildir hissediyorum ama gidemedim bir turlu. Size iyi sanslar
merhaba arkadaşlar ben elektrik mühendisiyim bir yıldır çalışıyorum nitelikli mühendis vizesi ile avusturalya ya gidecem 6 ay içerisinde. yani en geç eylül 2017 de orda olacam. melbourn da bulunan türk arkdaşla la iletişime geçmek istiyorum. bu mail (bekirtumuc1202@gmail.com) den ulaşabilirsiniz bana.
1 yillik deneyimle nitelikli gocmen nasil oluyor? Yeni mezun vizesi (sub476) olmasin?
evet biraz yanlış olmuş nitelikli mezun vizesi diyecektim
merhabalar blogda yazan tüm yorumlarınızı okudum.Avustralyada yasayan sizlere birtakım sorularım olucak ilgilenirseniz çok sevinirim.Her zaman karsılastıgınız sorulardır muhtemelen.Ben Ege Üniversitesi su ürünleri mühendisliğinden mezun oldum ve Avustralyada çalışıp orada yasamak istiyorum bunu nasıl gerçekleştirebilirim.Çalışma izni almak zormudur şartları nasıldır bu konu hakkında konsolosluk pek bir bilgi vermiyor.Yardımcı olabilirseniz çok sevinirim.
https://www.border.gov.au/Trav/Work/Work/Skills-assessment-and-assessing-authorities/skilled-occupations-lists/SOL
verdigim linkten okudugun bolumun burda kabulu varmi diye bak eger var ise EILTS ten alicagin iyi bir puanla oturum alabilirsin oturum aldiktan 2 yil sonra vatandasliga basvurma imkaninda dogar. bol sanslar
Avustralya aile ziyareti vizesi için davetiye zorunlu evraktır. Avustralya vizesi için Davetiye içeriğinde, davetiye gönderen kişiye ait iletişim bilgileri ve başvuru sahibi ile ilgili yakınlık derecesi mutlaka yazılmalıdır. Avustralya aile ziyareti vizesi için davetiye gönderen kişin vatandaşlık durumunu beyan eden pasaport veya kimlik kartına ait bilgiler gereklidir. Eğer 1. Derece akrabalık bağı var ise bunu kanıtlayıcı belgeler gerekli dokümanlar arasında yer almaktadır. Avustralya aile ziyareti vizesi elektronik vize uygulamasına tabidir. İşlem süresi 72 saat ile 7 iş günü arasında değişmektedir. Avustralya konsolosluğu Bu süreç istisnai durumlarda bazen daha uzun veya daha kısa olabilir. avustralya vizesi Kişinin şahsen başvuruya gelmesine gerek kalmadan elektronik ortamda vize başvurusu tamamlanmaktadır. Avustralya aile ziyareti vizesi sonucu kişinin beyan ettiği e-mail adresine avustralya konsolosluğu tarafından elektronik ortamda gönderilir. Bu elektronik vize ile yurt dışına çıkış yapılmaktadır. Daha detaylı bilgi için lütfen http://www.globalvize.net/avustralya-vizesi adresini ziyaret ediniz.
Arkadaşlar,
Bir arkadaşımla birlikte Avustralya’ya gezme amacıyla gideceğiz. Sorum şu bir sürü arama motoru var. uygun olarak bir kaç aracı firmadan bilette rezerve ettik. Yanlız internetten alınacak biletler konusunda sorun yaşamayacağımız firma varmı?
Enuygun.com ve ucuzabilet.com(ETS bağlantılı). Bu sitelerden bilet alan varmı? Şikayet .com da bir sürü yorumlar var neredeyse tüm siteler için geçerli. pazartesi rezervemiz doluyor. Bileti almamızda lazım önerisi olan varsa çok sevinirim.
selam, cheaptickets.com’a bi’ bakabilirsiniz bizce
İlginize teşekkür ederim.
cheaptickets.com’a baktım bahsettiğim sitelerden daha pahalı biletler.
Siz yurt dışı seyahatlerinizde bu siteyi mi kullanıyorsunuz?
Vizeyi 2 günde hemde 1 yıllık aldım, uçak biletini 10 gündür hala alamadım ona yanıyorum. borsa gibi iniş çıkışları var. Bugün artık rezerveli biletimi alacağım.
Bir sorum daha olacak. Bekleme süreleri uzun olunca transit vize alıp mı şehri dolaşabiliyoruz? Şehri dolaşmadan havaalanı içinde kalınsa da bu transit vize alınmak zorundamı?
Merhabalar!
Kasım 2015’ten beri Sidney’ de yasıyorum ve buradaki hayatı merak edenler için bir blogum mevcut, her türlü sorunuz için memnuniyetle ve elimden geldiğince yardımcı olurum☺️ Sevgiler…
http://uzaktakiminikkiz.blogspot.com.au/
Avusturalya malbourne giden gören biri olarak dünyanın en mükemmel ülkesi sosyal hakları coğrafik yapısı yeşilliği doğası denizi ve plajları yemekleriyle sıcakkanlı insanlarıyla ırkçılığın avrupa ingiltereye amerkaya göre hiç olmadığı.geniş bahçeli müstakil evleri papağanları kangurularıyla mükemmel bir ülke.Kanadadan,İngiltereden Avusturalyaya temelli kalmak isteyen çok insan görüp şahit oldum.yukarda olumsuz yorum yapan arkadaşlar çok sallamışlar.Sanki diğer ülkeler güllük gülistanlık.O insana bağlı her nerde yaşarsa yaşasın kişinin kendinde bitiyor
Şu Avustralya’da ırkçılık yok diyenler harbiden tepemin tasını artırıyorlar. Ben de sosyal hayatımda tövbe hissetmedim, çunku yapmacıklılari, yapaylıklarıyla hissettirmezler. Dunyada kac ulkede bulunduysam, yasadıysam, Avustralya acık ore en ırkçıların basında geliyor. Aksanları bile ırkçılık kokuyor.
2001-2005 arasında Sidney’de üniversite okudum (yarı burslu). Başörtülü bir genç kadın olarak hem de 11 Eylül’ün hemen akabinde ırkçılıkla hiç karşılaşmadım. Herkesin yaşadığı yere, muhatap olduğu kitleye göre tecrübesi farklı olabilir. Belki ben üniversite çevresinde daha ziyade gençlerle vakit geçirdiğim için tecrübem bu doğrultudaydı fakat Ingiliz aristokrasisi kökenli yaşlı Avustralyalılarla bile arkadaşlık ettim, günlük küçük sohbetler zaten gayet tatlı ve normal, onun haricinde komşuluk, karşılıklı bayramlarımızı tebrik etmek, hediyeleşmek, ihtiyacım olduğunda hemen yardıma koşmaları vs çok güzel zamanlar geçirdim. Ülkenin ortasında oldukça ıssız olmasıyla meşhur Alice Springs’te çölde bir pazar günü aniden yüz felci geçirdim mesela, yapayalnız gittiğim bir turda. Hastane falan yok, düşünün. Çöldeyiz, otelde bile kalmıyoruz, uyku tulumları var çadırlar var. Sağlık ocağı tarzı bir yere gittik, orada orta yaşlı, epey tecrübeli (neredeyse bir pratisyen hekim kadar çok müdahale yapma yetkisi olan) bir hemşire hanım vardı, mesaisi bitmiş eve gidiyordu, merkezde başka genç bir hemşire kalacaktı. Benimkinin yüz felci olduğu kesindi, turdaki Kanadalı bir doktor teşhisi zaten koydu, kortizon verip gözümü nemlendirmekten başka yapmaları gereken bir şey kalmamasına rağmen o hemşire hanım, moralim bozulmasın, manevi destek olsun, kendimi güvende hissedeyim diye beni evine götürdü ve yarım gün evinde müşahadeye aldı. Bana kurabiye yaptı, yemek yedirdi, sohbet ettik. Ailemden uzak yalnız başıma böyle bir şeyle başa çıkmamı çok kolaylaştırdı. Outback denen ücra yerde orta yaş üzeri bir beyazın tavrı dahi böyleydi. Sidney çevresinde, Lakemba’dan Granville’e Liverpool’dan Bondi ve Manly’ye çok yerde gezdim, alışveriş yaptım, işim düştü mecburen gittim. Hiç mi olumsuz bir şey olmadı? Irkla dinle ilgisiz, her yerde maalesef kadınlara yapılan sarkıntılıklar bana da yapıldı, sarhoş tiplerden Kings Cross’ta laf yemek gibi şeyler yaşadım. Okuduğum bölüm medyayla ilişkiliydi ve yabancı öğrenci neredeyse hiç yoktu, buna rağmen hep kucakladılar hep desteklediler. Üniversite son sınıfta PR dersi hocam mezun olunca kalayım diye full time PR/medya işi bile bulmuştu. Buraya dönmek benim kararımdı, buradaki şartlarımdan ve sevdiklerimden ve İstanbul’umdan vazgeçmek istemedim.
Ben 20 yaşımdaydım ve yalnızdım, Ingilizcem çok iyiydi diyebilirim Anadolu Lisesi + Boğaziçi Ünide 2 yıl okuduktan sonra gitmiştim. Bizim zamanımızda Anadolu Lisesi ekstra iyi bir şeydi 😄. Aksan işi tam bir şoktu, konsolosluktakiler TVdekiler falan yine iyi, ilk gün bindiğim otobüs şoförüyle başlayan aksan şokum bir kaç gün sürdü. Allah’ın ketçabına neden tomato sauce dedikleri gibi bazı mevzuları 20 sene sonra hala çözebilmiş değilim.
Oturduğum ev kampüse yakın, merkezi, bir kaç küçük apartmanlı bir siteydi, 1. Katta balkonuma rengarenk papağanlar doluşuyordu her zaman. Bitki örtüsü, hayvanlar ve doğa çok çok güzel, rüya gibi. Yemyeşil parklarla dolu. Evden kampüse giderken yürüdüğüm yollar bile içimi açıyordu. Pembe-gri papağanlar, sarı ibibikli tropikal kuşlar, rengarenk cennet papağanları vs vs. Şehrin ortasında, sokakta, bir sürü. Baharda devasa Jacaranda ağaçları, sümbüle benzer eflatun çiçekleri. Okaliptüslerin serin, huzurlu gölgesi.
Yiyeceklerden bahis olmuş, bazı ‘aç kaldım’ tarzı yorumlara inanamıyorum, Dünya Mutfaklarından Sidney’de bulamayacağınız heralde yoktur. Japon, Thai (favorim), Afghan, Kuzey Hint, Güney Hint(Tamil), Fas, Malay, Türk, Lübnan, İtalyan, Çin… Bir kaç örnek: Newtown’da (hem de her şeyi helal, sahipleri Thai müslümanlar) Thai lokantası, Lidcombe’da yine helal harika bir İtalyan (sahipleri halis muhlis İtalyanlar), China Town’da helal Çin lokantaları, Koşer ve Budist restoranlarda da çok rahat ediyordum ben. Dini hassasiyetler de olmadığında hele Sidney’de nasıl aç kalınır, aklım ermiyor. Evde yiyeceksem, iri beyaz etli taptaze okyanus balıklarından (Barramundi’yi hiç unutamam), Fransız pastane işlerine, envai çeşit Avrupa peynirinden, tropikal meyvelere, baklava yufkasından, kök kerevize kadar her şeyi Woolworths’de ve evimin hemen yakınındaki AVM’de bulabiliyordum. Aşçılığım fena değildi, şahana dolması da irmik helvası da yapabilecek malzemeyi buluyordum. Aynı AVMde helal döner de vardı, muhteşem bir suşi/tempura lokantası da, Uzak Doğu mutfağına has malzemeler satan bir gurme dükkanı da (buharda pişmiş, Durian aromalı pofuduk keki unutamıyorum), odun fırınında pizza yapan daha posh bir İtalyan lokantası da, Pizza Hut da, butik küçük bir pastane de vardı. Hatta o pastanenin aşçısıyla çok tatlı bir hatıram var, tiramisu vardı vitrininde, dersten çıkmıştım bir gün ve vitrini ısırmaya çalışan gözlerle sordum: “Tiramisuyu neyle yapıyorsunuz, alkol var mı?” “Var, Bailey’s koyuyoruz” demesiyle nasıl yıkıldıysam, “yarın gel sana alkolsüz yapıp ayırıcam sadece kahve ve sütle.” deyiverdi kadıncağız. Sonra neredeyse 1 sene boyunca perşembeleri benim için 1 porsiyon alkolsüz tiramisu yapıp ayırdı, oradan ayrılırken ona da haber verip vedalaştım ki sonraki perşembe yapmasın. Kampüsteki food court da alternatif açısından zengindi, benim için (domuz yemiyorum, alkol almıyorum) gayet zengindi, mantarlı peynirli ravioli, buharda sebzeler, vejetaryen noodle, 1 dolara satılan ayaküstü soya döküp ısırarak yediğim suşi, say say bitmez. Boğazıma feci düşkün olduğum hala anlaşılmadıysa yapacak bir şey yok.
Çok uzatmak istemiyordum, elde değil uzadı. Daha çoook şey var aslında. İş imkanları, çalışma ahlakı, maddi konular, eğlence, arkadaşlık vs. Tabii ki olumsuz şeyler de var, tarih yok, şehirlerin bir ruhu yok, Avrupa’ya ve buraya çok uzak, sevdikleriniz uzakta, ben de kalmadım, döndüm geldim zaten. Dünyanın çok farklı yerlerini gezip gördüm bu yaşıma kadar, Çin, Hong Kong, Singapur, Mısır, Dubai, Kuzey Avrupa, Tayland, Malezya, ABD, İspanya, İngiltere, Portekiz, Hollanda, Danimarka, Belçika, İtalya, Bulgaristan, Yunanistan, Avusturya, Somali, Fas, Rusya, Ukrayna, Brezilya, Makedonya, Çekya, Macaristan vs vs vs (böyle saymamı görgüsüzlük addetmeyin lütfen, aradaki farklılıkları yansıtmak istedim)… gittiğim yerlere de öyle turla falan değil, yerlisi gibi gezmeye çalışarak gittim. Detaylı, şehrini/kırsalını gezdim bu yerlerin. Avustralya’ya, Sidney’e “dandik, sıkıcı, kötü insanların ülkesi” vs diyecek olanları şaşkınlıkla ve hayretle karşılıyorum. Dil çok önemli, açık görüşlü, kişilere ve farklılıklara saygılı, eşitlikçi ve pozitif olmak çok önemli. Yemek kültüründen, insan ilişkilerine, iş hayatından, eğitime, her alanda.
avusturalya diyenler bence bir kez daha düşünsünler, bu ülke hiç görüldüğü gibi bir ülke değil medeniyet fasafiso yalanlarına inanmayın oğlum için vize başvurumuzun cevabını 2 ay içinda ancak cvp alabildik. bu yüzden 1 sezon kaybetti okulundan,umursamıyorlar türk olduğun için, muhatap yok. insan hakları konusuna gelince içi boş bir kavram.
Selam, ben anestezi doktoruyum, eşim de çocuk hastalıkları doktoru, bir de 2 yaşında oğlumuz var, gocmenlik basvurusu yapmak ve avustralyada yaşamak istiyoruz. Dil acisindan eşim daha iyi benim daha fazla ingilizce calismam gerek, icinizde bizim durumumuzla ilgili bilgisi olan, yol gosterebilecek olan varsa iletisim kurabilir miyiz? Tam olarak nereden ve nasil baslamaliyiz? Sehir nasil secmeliyiz, tanidiginiz doktor arkadaslariniz var mi bizim gibi giden? Simdiden tesekkurler.
Ezgi hnm merhaba bende arastiriyorum Avusturalyayi ama denklik sinavlarinin cok zor oldugunu duydum psikiyatristim ben.Ayrica IELT sdende yuksek almak lazim.sizde bilgilerinizi paylasirsaniz sevinirim
Merhabalar Arkadaşlar.. Ben cok uzun süredir Almanyada’yım ve burası artık cekilecek gibi degil burada yasıyan insanlarımizin egitimsizligi seviyesizligine birde arap akınıyla balkanlarda yasıyan insanlar eklenince gerisini siz düsünün.Almanya bir cok konuda iyi bir ülke fakat yavas yavas kaybediyor bu konumunu bununla birlikte almanyanın iklimine insanlarının ırkcılıgıda eklenince tam bir cıkmaza sürükleniyor insan bir dostum vasıtasıyla bir bayanla tanıstım büyük bir güvenlik firmasının üst düzey sorumlusu.. kendisine ailem ile Avustralya’ya gitmek istedigimi söyledim, memnuniyetle diye cevap aldım 2017 nin ortalarında sydney’de olucam allah kısmet ederse.. Ailesi ile gitmeyi düsünen varsa bu konuda kendilerini yönlendirebilirim. Handy nummer:+49 15211702617
Ahmet bey bu kişinin au’da görevi nedir? Sponsorlu iş mi buluyor? Bildiğim kadarıyla öyle kimseyi çekip alamıyorsunuz akraba olmadıkça
Ahmet Bey eşimin asistanlığı bu yıl bitiyor, ben mühendisim. Benim durumun biraz daha net ama doktorların denkliği konusu canımızı sıkıyor. Bu yıl sonunda zorunlu hizmete girmeden Avustralya yada Almanya düşünüyoruz. Almanya’da bir kaç bağlantımız var. Denklik Avustralya’ya göre kolay gibi görünüyor ama ırkçılık yüzünden Avustralya bizim önceliğimiz. Deneyimlerinizi bizimle paylaşır mısınız?
Merhaba Ezgi hanım ben 5. sınıf tıp öğrencisiyim ve mezun olduktan sonra uzmanlığımı yapmak için Avustralya’ya gitmeyi düşünüyorum, son zamanlarda bunun araştırmasını yapıyorum. Siz nasıl bir yol izlediniz denklik konusunda, benimle paylaşabilir misiniz acaba?
Teşekkürler
Merhaba arkadaşlar eşim ve 1 yaşındaki kızımla perth e yerleşmeyi düşünüyoruz.tavsiyeleriniz nedir? İş bulmak kolay mı
Gold coast’a gelmeyi dusunen ve bilgi almak isteyen varsa sorabilir.
Merhaba.mail adresinizi yazabilir misiniz?
Merhaba, size çok merak ettiğim bir şeyi sormak istiyorum.
Gold Coast fotoğrafları cidden büyüleyici fakat biraz fazla tatil beldesi görünümünde sanki.
Mühendislik için Brisbane yerine Gold Coast’a yerleşmek ne derece mantıklı olabilir? Servis sektörü haricinde iş imkanları ne durumda?
Teşekkürler, selamlar.
İş yok Gold Coast’ta hospitality dışında. Yaşamak için belki de Avustralya’nın en iyisidir bana göre. Ama hospitality (otel, cafe vs) işleri icin bile rekabet vardır.
merhaba,ben bu yıl radyoloji teknikerliği önlisans mezunuyum,iş deneyımım var.Denklik sağlayıp avustralya’da yaşama , çalışma imkanına ne kadar yakınım?
Ön Lisans ile gitme şansımız var mı ?
Mesela ben Önlisans Grafikerim yada Lisans Animasyon Teknolojileri dalındayım bunun denkliği yoksa ne yapmalıyız ?
Merhaba Arkadaşlar, yüksek lisans programı ile Avustralya’da bir süre bulunup daha sonra eşim ve 2 yaşındaki kızım ile orada yaşamımızı sürdürmek istiyoruz.Eşim banka müdürü ben ise Ankara üni. Dilbilimi mezunuyum fakat şu an herhangi bir işte çalışmıyorum. Şartlar uygun olduğunda eşim de istifa ederek gelecek Avustralya’da… Evimiz arabamız bir miktar da birikmişimiz mevcut bankada gerekirse de evi arabayı sayacağız. Durumunuza ilgili ne dersiniz? Yorumlarınızı bekliyorum… Bu arada yaşım 34.
Pınar merhaba,
Planınızı gerçekleştirdiniz mi diye merak ediyorum. Seninle neredeyse aynı durumdayız.
Sürecini benimle de paylaşabilirsen çok memnun olurum..
Çok iyimser bir Avustralya tablosu çizilmiş.16 senedir bu ülkede yaşiyorum.Gelir gider tablosunu göz önünde bulundurarak Avustralya hiç de ucuz bir ülke değil.Türkiye ile kıyaslandığında yalnızca benzin ve et Türkiye’den daha ucuz.Zaman zaman içi yumurta gibi cılk olan domateslerin kilosuna 5-10$ arası ücret ödersiniz.En ucuz tekstil ürünü bile Türkiye’den kat be kat daha pahalıdır.Kiralar haftalık ödenir şöyle adam akıllı bir evde otururum deseniz haftalık 300-1000$ arası bir ücreti gözden çıkarmaniz gerekir.Kira vermeyipde Ev sahibi olmak isterseniz minimum %10 depozito ile kendinizi 30 sene bankaya bağlarsınız,evin borcunu daha çabuk bitiriyim diyerek fazladan çalışıp kazandığınız paranın büyük bir miktarını eve yatırırsınız ve bu aradaki geçen zamanı ne siz fark edebilirsiniz nede sağlığınız.Eşiniz çalışmıyor ise kazancınız ucu ucuna size yetecek miktarda olur.Çok şanslı iseniz ancak her iki senede bir Türkiye’ye 1-1.5 ay arası bir tatile gidebilirsiniz.Dezavantajlari yanında avantajları da olan bir ülke; herşeyden önce çok sakin,o kadar sakin ki bazen haberlerde tatildeyken ölmüs bir Avustralya’lı turist haberine rastlarsınız habercilerin haber sıkıntısından.Türkiye’ye göre hayat çok yavaş ilerliyor,bu da tamamen buradaki sistemin oturmuşlugundan kaynaklı.Doğası çok güzeldir,tertemiz parkları ve sokaklar, trafiğin pek fazla olmadığı geniş caddeleri var.Biraz dalgalı da olsa çok güzel sahilleri var.Hafta sonu great ocean road’da (Victoria’yada) muhteşem bir gezintiye çıkabilirsiniz.Kendi bahçenizde sebze ve meyve yetiştirebilir sevdiğiniz bir hayvanı rahatlıkla besleyebilirsiniz (benim kedim ve güvercinlerim var)
Herşey insanın kafasında bitiyor gelip mutlu olanda var hayatını zindan edende var.Gelecek olan arkadaşlara tavsiyem kimsenin etkisi altinda kalmayın bu hayatı yaşayan ve yasayacak olan sizsiniz..Melbourne gelecek olan olursa biz buradayız bekleriz..
Merhaba bay-x. Ben 6 aylik dil okuluna melbourne geleceğim. Master öğrencisiyim turkiyede. Fakat ciddi alerji problemim var. Sehir merkezinden ev bulacağım, fakat böcek konusu beni cok endişelendiriyor. Bu evlerdeki böcekleri abartiyorlar mi yoksa gerçek mi?
Bocekten cok korkan biri olarak ben cevap vereyim:) 1 yildir yasadigimiz Sydney tecrubemize istinaden size yeni apartman dairelerini ve yuksek
katlari tavsiye ederim. Ben simdiye kadar hic bir problemle karsilasmadim. Cok eski evlere cikmadiginiz muddetce Melbourne’de de karsilasmayacaginizi dusunuyorum.
Merhabalar,sizi facebook sayfanizdan da takip ediyorum,güzel yazılar yazıp paylaşıyorsunuz.Sormak istediğim şu,Avustralya’da yaşayan aynı aileden birisi varsa örneğin,diğer kardeşine nasıl faydası olabilir,oraya gitmesi konusunda.İstek için kardeşten ziyade anne-baba için yapılabiliyor diye biliyorum.
Ben tek katlı bahçeli evde oturuyorum,böcek yok diyemem ama öyle abartıldığı gibi değil.
merhaba bay X, size birkaç soru sormak istiyorum. e amil adresinizi yazabilir misiniz ?? veya bekirtumuc1202@gmail.com adresinden ulaşırsanız çok sevinirim
Kesinlike abartmıyorlar. Melbourne gibi soguk yerlerinde fazla sorun olmaz. Ama Sydney ve yukarısı, hamam böceği falan kaynar her yer. Gece uyurken agzıma giriyordu koca bir karafatma birinde. Sivrisinekleri de fenadır. Melbourne’da yazın şehir merkezinde bir suru yapıskan kara sinek vardır. Çeşit çeşit saldırgan hayvan oldugu da dogru.
Merhaba Bayx ve Uzaktaki Minik Kiz bende dil okulu ile 4 aylığına avustralyaya gelmek istiyorum ve orda hayatımın kalanına devam etmek istiyorum. türkiyede mesleğim inşaat teknikeri 2 yıllık yüksek okul bitirdim. Orda kendi mesleğimi yapabilirmiyim? Ve 4 aylık dil kursu vizem ile avustralyada kalmak içib yeterli olurmu. Birde sizlerlede tanışmak isterim email adresim armagan.adiguzel@hotmail.com lütfen bana yazarmısınız.
Üniversiteyi avusturalyada okumak istiyorum üniversiteleri hakkında bilgilendirme yaparsanız çok mutlu olurum.
SELAM YAŞIM 32 VE NİTElikli BİR MESLEGIM YOK AUS NASIL GİDEBİGİLİRİM GÖÇMEN OLARAK KABUL EDERLERMİ SİZCE.. sinoplu84@outlook.com
Merhaba Yılmaz Bey. Nitelikli bir mesleğin yoksa nitelikli göçmen olarak gidemezsin doğal olarak. Eğitim amaçlı (Dil kursu, master, vb.) gidip oralarda kalmanın yollarını araştırabilirsin. Bunun haricinde durumuna uyuyorsa siyasi sığınmacı olarak gidebilirsin.
Ayhan ve Canan adindaki arkadaslarin yazdiklarina bende katilmaktayim.. Yazi cok iyimser yazilmis (bilemiyorum arkadasimizin Turkiye sonrasi yasadigi 2ci ulkemi (seyahet ettigi demiyorum yasadigi) Sidney’de 10 yildir yasamaktayim ve Avusturalya yasadigim 5ci dunya ulkesi (Turkiyeyi dahil etmiyorum) diger 4 ulke EU ulkesi. Avusturalyalilar irkci kesinlikle (dedikleri gibi size hissettirmeden o anglo saxon kibarligiyla yapilir) arkadaslik kurmaktan tutun da is bulmaya , ev tutmaya vs.. nereli oldugunuz buyuk rol oynar ( dedikleri gibi eger kendinize anglo saxon takma ismi vermezseniz is bulmaniz zor) Ulke guzel yesil, temiz hava cocuk yetistirmek icin diger dunya ulkeleriyle karsilastirilinca daha ideal ama COKKK pahali her acidan..Sosyal hayat sifir hersey belli bir saatte kapanir oyle Turkiyedeki gibi eglence hayatini unutun derim.. Dostluk arkadaslik kurmak cok ZORR onlardan degilseniz tek kurabileceginiz dostluklar sizin gibi gocmenler veya kendi ulke vatandasinizdir..hele birde Turkum diyince gerisini dusunun siz ( her nekadar Anzak ile baglantimiz olsada NSW de yasayan Ermeni askilli topluluklar Turklere karsi inanilmaz bir kampanya yurutmekte sozde ermeni soykirimi adi altinda – NSW parlementosunda 9 milletvekilleri oldugu icin ve hukumetin basindaki kadinda ermeni oldugu icin) Saglik ve egitim sistemi 3cu dunya ulkesi gibi (kusura bakmayin ama bizde bile daha iyi) Turkiyedeki gelismeler icler acisi ve pekcok kisi kapagi yurtdisina atmaya calismakta hepimizin dikkatinde.. Buraya gelince ilk 2 yil gulluk guneslik gozukebilir (benim de oyleydi basta..ki dusunun ben 25 yildir yurtdisinda yasayan ve burasini 5ci dunya ulkesi olarak secen biri olmama ragmen) ama ilk 2 yildan sonra canim cicim aylari inanin bitiyor ve yukarda yazdigim gercekleri gormeye baslamaktasiniz.. Sanirim bu gercekler artik dunyanin her yerinde gecerli ozellikle Turk ve musluman kimliginiz varsa !!! NOT..25 yillik tecrubemle gecmiste en ideal olarak gordugum 2 ulke vardi yasamak icin (sosyal refahi yuksek olan irkcilik heryerde var onu es geciyorum) Avrupada Isvicre -Kitalararasi ise Kanada
Merhabalar..Ben de yildir Perth de yasamaktaydim aynen baslarda hersey muhtesemdi gercekten cok huzurlu bir yer hatta daha sonralari huzur batmaya basliyor size bortu bocek sesleri bile cok ilginc..Katiliyorum arkadaslara ciddi olarak pahali biryer Avustralya ki biz WA da yasiyoruz Melbourne ve Sydney e gore daha ucuz bir sehir.Dogasi inanilmaz kartpostallada gorebilecegim guzelliklere sahip ama Istanbuldan gelen biri olarak zamanla sessizlik sizi yoruyor cok ilginc.Irkcilarmi bilmiyorum tamami icin konusamam ama evet yasadigimiz ornekler var ve aynen sadece international people ile Turk aile ve arkadaslarinizla dialog kurabilirsiniz Turkiyedeki gibi bir ortam hayal bile etmeyin.Genelde ikinci sinif isler ogrencilerin ve yabancilarin yaptigi isler evet gzl para kazanabilirsiniz ama masraf cok evliyseniz kari koca calismak zorundasiniz..Bir de uzaklik var tabi ha deyince donemiyceginiz bir yer ulkeniz gidis donus ucak biletleri 1300-1500aud tabi zamana gore degisir.Gecen haziranda esim 1750aud verdi aud nin 2.80tl kuru uzerinden hesap yapabilirsiniz..
Yine de deneyim etmenizi oneririm insan bazi seyleri yasamadan anlayamiyor hayat boyle birsey ben butun bunlari okumama ragmen bloglardan deneyim edip geldim hersey size kalmis
sevgiler..
cok dogru tespitler. Avustralyada toz pembe bir hayat yok gerçi bu tum ulkeler icin gecerli. Herşeyden önce bir turist olarak gelip gorun yerinde realitede deneyimleyin sonra karar verin.
özellikle ortadogu ve ucuncu dunya vatandaslaeına umuda yolculuk formatında ve altın tepside sunulan ulkeler bunlar. Ama tamamen ticari. Gönderilen her ögrenciden ve kişiden komisyon alan firmalar kanada amerika ve avustralya gibi ulkeleri gerçekten cok farklı gösteriyorlar. Bir pazarlama stratejisi. Gelenlerin cogu pişman ama bir sekilde finansman harcamıslar mecburen bi sure kalıp turkiyeye geri dönuyorlar.
Yurtdışı kavramı öznel ( subjektif) bir durumdur. Yani; her kişinin bakış açısı, yaşam tarzı, beklentisi, yaş durumu v.b. kriterlere göre değişkenlik gösterir. Sana güzel gelen bir ülke-şehir başaksı için güzel olmayabilir. O nedenle her kişi kendi bakış açısı ile değerlendirir.
35’in uzerinde ülke gezdim gordum yerinde deneyimledim. Tek kriter PARA MADDİ DURUM. Eger maddi durumunuz iyi ve para sorununuz yoksa Turkiye’de çağdaş ve modern bir hayat yaşar , dunyanın istediginiz ğlkesine uçağa biner gidersiniz. Avrupa ulkeleri 2-3 saatlik mesafede , deniz aşırı ülkeler icin zaten vizeler 10 yıllık veriliyor. Amerika, kanada v.b. herşey parana bağlı.
Turkiyedeki yaz mevsimi, deniz, güneş muhtesem doga hiçbir yerde yok. Bodrum marmaris fethiye v.b. yerler deniz nerede var ? Avustralya kanada amerika’da denize girmek icin okyanusda köpek balıkları ile mücadele edersiniz.
ne avustralyası kardeşim bizi atıyorlar türkiye ye dönüyoruz hepibirlikte
Merhabalar, youtube kanalımızda Lets move to melbourne, tüm gidiş sürecimizi ve bu kararı nasıl aldığımızı ve devam eden sürecimizi anlatıyoruz. Bugun geleli 3 hafta oldu ve denilenin aksine bu ülkenin aşırı abartıldığını düşünüyorum. Zamanla belki fikrimiz değişebilir ancak, dünyanın en yaşananılabilir ülkesi değil bizcek. Bu arada biz Melbournedeyiz, PR vizesi ile geldik, eşin aşçı- benim mesleğimde HR. Sorularınız olursa memnuniyetle ve bildiğimiz kadarıyla yanıtlamak isteriz. Kocaman sevgiler
Avustralya’da cahil ve yobaz kesim olmamasına çok ama çok sevindim. Aklımda Yeni Zelanda vardı ama mâlum hadise (cami baskını)’den ötürü bundan vazgeçtim. Ben Türkiye’de insanların çevreye saygı duymamasından, yeşili hunharca katletmesinden çok ama çok rahatsızım. Ben yere asla çöp atmam, suyu israf etmem, gereksiz yere kullanmam ve kirletmem. Ama çevremdeki insanların umursamadan yere çöp atması doğayı kriletmesi beni rahatsız ediyor. Ve özellikle cahil insanlar topluluğu, stresten saçlarmın dökülmesine sebep oluyor. Bu sebeple Twitter ve YouTube dışında sosyal medya kullanmıyorum. Avustralya’da yaşamak isiyorum. Gerçi mesele Avustralya değil, mesele başka bir ülkede yaşamak..