Milano ile Venedik’in tam ortasında bir yerlerde yer alan dünyalar güzeli bir şehir Verona. Bir İtalya gezisinden bekleyebileceğiniz şahane mimari & yoğun tarih yüklemesi & kaliteli yemek triosunu size sonuna kadar sunan, her şehre potansiyel başlık olarak kullanmayı sevdikleri “masalsı” tanımlamasını gerçekten hak eden bir şehir. Küçücük bir yer, İtalya’nın geri kalanından ne farkı var da bu kadar ünlü diyeceksiniz? En büyük sebeplerinden biri Shakespeare’in Romeo ve Juliet’inin Verona’da geçiyor olması. (Aşağıda bu konuyu detaylandıracağız) Ancak bu sebebi göz önünde bulundurarak gidin ya da gitmeyin fark etmez, bu durum size hiçbir şey ifade etmiyorsa bile şehri sevmek için çok başka sebepler bulabileceğinizin garantisini verebiliriz. Tamam günlerce Verona’da kalın demiyoruz ama, iki gününüzü burada geçirmek hiç de fena bir fikir değil.
Bu arada, bir konuya da açıklık getirmeden Verona Gezi Rehberi ’ne geçiş yapmak istemeyiz. Paris ya da Roma gibi şehirlerde bizi “romantik şehir” vurgusu yapa yapa darlamalarından rahatsızlık duyan insanlar olarak biz bile pes etmek zorunda kaldık arkadaşlar, galiba gerçekten romantik bir şehir varsa orası da Verona. Napolyon demiş ki, “dünya tek bir ülke olsaydı, o ülkenin romantizm başkenti de Verona olurdu…….”. Tamam bu kısmını biz uydurduk, ama bu durum Verona’nın gerçekten de romantizm yaşamak, sevgiliyle gidip sağda solda gereksiz bir samimiyet içinde dolaşarak sevgilisi olmayanlarla aranızda gerginlik yaratmak için inanılmaz elverişli bir şehir olduğu gerçeğini değiştirmiyor. Peki biz ne yaptık? Tabii ki İdil ve Öykü ikilisi olarak gittik. Biz bu işi huy edindik, romantik yerlere gidip gidip baş başa dolaşıyoruz ve çok yüksek ihtimalle bundan bi’ 40 sene sonra falan evinde 38 kedi besleyen kedili kadınlara dönüşeceğiz. Hal böyle olunca tüm ilgi ve alakamızı Verona’ya yönelttik ve Verona’yı aralarında paylaşamayan 2 platonik aşık olarak eninde sonunda paşa paşa İstanbul’a geri döndük.
Yine uzattık di mi? Konuya dönelim, karşınızda Verona Gezi Rehberi !
Başlamadan gelen not: Bana daha fazla İtalya verin diyenler Roma, Floransa, Venedik, Milano, Vatikan, Como Gölü ve Milano’da yeme içme rehberlerimize de göz atmak isteyebiliriz. Evet İtalya’yı gezmeyi seviyoruz ne olmuş?
*Bize bol bol sorulduğu için baştan söz etmeden geçmeyelim, yurt dışında internet kullanımı için bir e-sim uygulaması olan Airalo’yu önerebiliriz, böyle bir gelişme olduğundan beri neredeyse tüm gezilerimizde bu yöntemle internete erişim sağlıyoruz. Operatörlerin paket ücretlerinden çok daha makul bir fiyata denk geliyor ve ne kadar süre, ne kadar kullanıma ihtiyaç duyacağınıza göre istediğiniz paketi seçebiliyorsunuz. Uygulama ve fiyatlara göz atmak için şuraya tık tık.
Verona’ya Ne Zaman Gidilir?
Verona’ya her zaman gidilir kardeşim! Lakin bazı detayları göz önünde bulundurup öyle gidilir;
*Verona Kuzey İtalya’da yer aldığı için kış ayları hiç de öyle ılık falan geçmiyor. Aksine, özellikle Aralık, Ocak, Şubat döneminde gidecek olursanız geceleri hava sıcaklığı 0-1 derecelerde bile dolanabiliyor. Soğuk olması tabii ki bir şehri gezemeyeceğiniz anlamına gelmiyor, ancak temkinli gitmekte fayda var. Üstelik bu dönem daha az turistik olduğu için fiyatlar da şehir genelinde bir tık daha düşük oluyor ve bütçe dostu bir dönem olarak kabul edilebilir.
*Verona’ya yaz döneminde gidecekseniz kabullenmeniz gereken şeylerin random listesi: Kalabalık, sıcaktan yapış yapış olmak, Asyalı turistlerin tüm restoranlarda yer kapması, Juliet’in Evi’nin maç çıkışı gibi olması, istediğiniz otelde yer bulamayıp kriterlerinizi “yatak olsun yeter” noktasına çekmek. Yaz dönemi Verona’nın en kalabalık, en turistik dönemi. Üstelik hava sıcaklığı 30 derecelere kadar ulaşıyor, şehirde fiyatlar alabileceği en yüksek haline ulaşıyor. Bu sebeple yerinizde olsak öncelikli tercihimiz bu sessiz, sakin şehre yazın gitmek olmaz. Yine tercih sizin tabii.
*Orta Avrupa ve Orta Avrupa’dan hallice şehirleri gezmek için en kral dönemler: Bahar ayları. Ne çok sıcak, ne çok soğuk, ne çok kalabalık, ne bomboş, fiyatlar ise ortalama seviyelerde dolaşıyor. Bir turist daha ne ister? Üstelik (özür dileriz çocuğu olan okuyucularımız, kızmayın, siz de bu dönemde eşinizle gelseniz fena olmaz mı?) çocuklar okul döneminde oldukları için şehir ekstra sakin. Bizce Verona’yı ziyaret etmek için en güzel aylar, Nisan-Mayıs, Eylül-Ekim.
Verona’da Ulaşım
Verona’ya Ulaşım
Türkiye’den Verona’ya direkt olarak ulaşabilmek gibi bir şansınız yok. Eğer direkt Verona’ya uçacağım, başka hiçbir yere gitmek istemiyorum diyorsanız bile önce Verona’ya direkt uçuşun olduğu bir şehre aktarma yapmanız ve orası üzerinden Verona Havalimanı’na uçmanız gerekecek. Zaten Türkiye’den Verona’yı ziyaret eden turistlerin çoğu bu geziyi başka destinasyonlarla birleştirdiği için Milano, Venedik, Bergamo gibi Verona’ya yakın olan şehirler üzerinden tren ile buraya ulaşabileceğiniz gibi, İtalya’nın Roma, Floransa gibi turistik şehirlerinden de trene atlayıp Verona’ya ulaşabilirsiniz. Sadece onlar mesafe olarak biraz daha uzak. Genel olarak Trenord ya da TrenItalia gibi firmaları tercih edebilirsiniz, ikisi de sık sık kullanılıyor. İnternet sitelerinde de saatler ve ücretler ile ilgii detaylı bilgi mevcut.
-Venedik ve Milano daha turistik olduğu için buralara uçmak daha pahalı olabiliyor. Bu sebeple Bergamo ya da Bolonya’daki havalimanlarına uçup Verona’ya oradan geçiş yapmak daha hesaplı olabilir, aklınızda bulunsun.
-Araştırırken karşınızda birkaç seçenek çıkabilir, ancak siz Porta Nuova Tren İstasyonu’na odaklanın. Bu şehir merkezine en yakın olsan ana istasyon olduğu için, burada inmek ulaşımınızı kolaylaştıracaktır.
Verona İçinde Ulaşım
Verona yürüyerek gezmeye inanılmaz uygun bir şehir. Bu sebeple şehirde bulunduğunuz süre boyunca toplu taşıma kullanmak isteyeceğinizi bile sanmıyoruz. Zaten en güzel yanı sokaklarının ve binalarının güzelliği olan bir şehirde ayakkabı seçiminizi bir kez daha sorgulayacak kadar çok yürümemek ayıptır! Kendinizi çok da yormak istemiyorsanız bisiklet kiralamak da iyi bir alternatif olabilir çünkü şehir bisiklet kullanmaya da gayet müsait. Yok kardeşim ben illa toplu taşıma kullanacağım diye ısrar ediyorsanız tek kullanımlık otobüs bileti ücreti 1,30 Euro ve bilet makinalarından temin edebilirsiniz.
Bu arada şayet bizim gibi Verona’ya araba kiralayıp da gelecek olursanız, arabanızı Citta Della adlı otoparka bırakabilirsiniz. Kimseyle anlaşma çabasına girmeden yalnızca makinalar aracılığıyla işinizi çözebileceğiniz bir ödeme sistemi olduğu ve gece boyunca da arabanızı orada bırakabilecek olduğunuz için kolaylık sağlıyor.
Verona Pahalı Bir Şehir Mi?
Verona’nın İtalya’nın diğer turistik şehirleri ile kıyaslandığında Milano skalasında olduğunu söyleyebiliriz, yani acı ama gerçek, ucuz bir şehir değil. Özellikle yukarıda detaylıca anlattığımız turistik dönemlerden birinde gidecek olursanız şehirde fiyatların daha da yükseldiğini görebilirsiniz. Ayrıca burası küçük bir şehir olduğu için özellikle konaklama konusunda Milano benzeri büyük şehirlerde olduğu gibi fazla alternatif bulamayacak olmanız nedeniyle bütçe dostu oteller bulmakta da güçlük çekebilirsiniz. Şayet böyle bir dönemde Verona’ya gidecek olursanız otel seçiminizi biraz daha önceden yaparak Verona gezinizi daha bütçe dostu bir hale getirebilirsiniz. Bütçeyi daha da düşürmek isterseniz çare bu şehri kışın ziyaret etmek!
Verona’da Konaklama
Verona’nın küçük bir şehir olmasının bir diğer artısı da, her neresinde kalırsanız kalın ulaşım konusunda herhangi bir sorun yaşamayacak olmanız. Yine de konaklayacağınız yeri seçerken eski şehir bölgesinin dışına çıkmamak sizin açınızdan ekstra kolaylık sağlayabilir. Biz yine geleneğimizden şaşmadık ve Truly Verona aracılığıyla lokasyon olarak gayet iyi noktada olan bir ev kiraladık. Evin öyle inanılmaz olduğunu söyleyemeyeceğiz ancak herhangi bir sorunu da yoktu, daha iyi bir seçenek bulamazsanız değerlendirebilirsiniz.
Verona’da Gezilecek Yerler
Verona’da gezilecek yerler çok da fazla değil dedik diye tabii ki hiçbir şey anlatmadan geçecek değiliz. Burası görsel açıdan o kadar güzel bir şehir ki, gezeceğiniz noktalarda birinden diğerine yürümek bile size inanılmaz bir haz verecek ve eminiz ki yapacak hiçbir şeyiniz kalmasa bile yalnızca sokaklarda dolaşmak bile sizi çok mutlu olmaya yeterli olacak. Dolayısıyla listede çok fazla gezecek yer ya da onlarca müze olmamasını göz önünde bulundurarak Verona’yı İtalya’da gezilecek yerler listenizden çıkarmaya kalkışmayın. Burası gerçekten insanı büyüleyen bir şehir!
*Piazza delle Erbe
Hem şehrin en ünlü meydanlarından, hem de bizim şehirdeki favori meydanımız olan Piazza delle Erbe, İtalyan mimarisinden şahane örnekleri yan yana görebileceğiniz güzellikte. Muhtemelen meydana adım attığınız andan itibaren bi’ 15 dakikanızı falan fotoğraf çekmeye ayıracaksınız, çünkü binalar hem teker teker, hem de bir bütün halinde müthiş güzel görünüyorlar. O süreci tamamladıktan sonra meydandaki onlarca kafeden birine oturup turist olmanın keyfini çıkarabilirsiniz. Verona çok küçük bir şehir olduğu için burada vay efendim turistik mekana oturdum, hiç de yerlisi gibi gezemiyorum, ben turist değilim dünya insanıyım……. triplerine giremeyeceksiniz, çünkü yerlisi de buralarda yemeye içmeye geliyor. Dolayısıyla meydanın keyfini doyasıya çıkarabilirsiniz.
-Meydanı ve Verona’yı tepeden görmek isterseniz bu meydanda yer alan Lamberti Tower’ın tepesine çıkabilirsiniz, bir noktadan sonra biraz merdiven tırmanmanız gerekecek ama kesinlikle buna değer. Ücreti 5 Euro.
-Meydanda her gün pek çok şeyin bir arada satıldığı bir pazar kuruluyor ve hediyelik eşya/ayak üstü atıştırmalık ihtiyacınızı bu pazardan giderebilirsiniz.
*Piazza Bra
Verona’nın bir diğer ünlü meydanı da Piazza Bra. Aynı zamanda Verona’nın en büyük meydanı olarak da biliniyor. Roma’daki ünlü Kolezyum’un daha küçük ama günümüze daha sağlam şekilde gelmiş benzer bir versiyonu olan Arena di Verona da tam olarak bu meydanda yer alıyor ve isterseniz içini de gezebiliyorsunuz. Arena’nın hemen arkasında ise sütunlarıyla dikkatinizi çekecek Pallazzo Barbieri yer alıyor ki kendisi günümüzde belediye binası olarak kullanılmakta. Bunun dışında yan yana dizilmiş yine gereksiz derecede güzelliğiyle adamı sinirlendiren birçok yapı ve sevimli kafeler de meydanı çevreliyor.
-Arena di Verona şu an pek çok etkinliğin gerçekleştirildiği bir alan olarak kullanılıyor. Operadan tutun, Muse, hatta Elton John konserine kadar birçok etkinlik gerçekleşmiş, dolayısıyla özellikle yaz döneminde gidecekseniz şuradan etkinlik takvimini bi’ kontrol edin deriz. http://www.arena.it/arena/en/pages/ticket-arena-opera-festival.html
-Yine meydanda yer alan Palazzo della Gran Guardia’da çeşitli sergiler olabiliyor. Örneğin bizim orada bulunduğumuz dönemde Van Gogh’un eserleri sergileniyordu. Gittiğinizde ilginizi çekecek bir şey olup olmadığına bakabilirsiniz.
*Casa di Giulietta
Geldik Verona’nın en turistik meselesi olan Juliet’in Evi, Casa di Giulietta’ya. Evet Romeo ve Juliet eserinden tanıdığınız Juliet’ten bahsediyoruz. Kendileri gerçekten var olmayan, hayal ürünü karakterler oldukları için somut bir evinin var olması ve her yıl yüz binlerce insanın burayı ziyaret ediyor olması anlamsız gelmiş olabilir, ama buna rağmen bu ev gerçekten de Verona’nın dünya çapında ünlenmesinde büyük pay sahibi. Öyle ki, eserde söz konusu bir balkon olduğu, ancak binada öyle bir balkon yer almadığı için sonradan binaya balkon bile eklenmiş. Şu anda bahçesinde Juliet’in bir adet heykeli de bulunuyor. Çiftler balkona çıkıp vıcık vıcık öpmeli sarılmalı fotoğraflar çektiriyorlar, saplar Juliet’in memesine dokunup (cümlenin gelişinden espri yapıyoruz gibi durabilir ama ciddiyiz) dilek tutuyor falan filan. Bizlik işler değil, ilginizi çekerse bahçesine girmek, heykele dokunmak ve balkonu görmek ücretsiz, içine girmek ücretli, aklınızda bulunsun.
-Adres: Via Cappello 23
-8:30 – 19:30 arası açık. Pazartesileri 13:30’da açılıyor.
*Verona Katedrali
Dini yapıları gezmeyi seviyorsanız buralara kadar gelmişken Duomo di Verona’ya da uğramak isteyebilirsiniz. Oldukça eski bir yapı olan ve depremler atlatıp, birkaç kez yenilenmek durumunda kalmasını ardından günümüze kadar ulaşan yapı, daha önce gördüğünüz birçok katedral ile aynı tatta olsa da, içi de ayrıca güzel olduğu için hazır civarındayken gidip görülebilir. Genel olarak dolanacağız turistik bölgelerin bir tık dışında kaldığı için özellikle bu katedrali görebilmek adına oraya kadar yürümeniz çok da gerekli mi, orası tartışılır tabii.
-Adres: Piazza Duomo 21
*Via Mazzini
Yukarıda söz ettiğimiz iki meydan olan Erbe ve Bra arasında geçiş sağlarken üzerinden geçmenizin son derece mantıklı olacağı Via Mazzini, Verona’nın en kalabalık ve turistik caddelerinden birisi. Burayı aynı zamanda bir alışveriş caddesi olarak adlandırmak da mantıksız olmayacaktır, çünkü üzerinde birçok yerde karşılaşabileceğiniz türlü türlü hazır giyim mağazasının şubeleri de yer alıyor. Trafiğe kapalı bir alan olduğu için burada rahat rahat dolanabilir, mağazalarda dolanabilir, hatta cadde üzerindeki mekanlardan atıştırmalık bir şeyler kapabilirsiniz, onun dışında çok büyük bir olayı yok.
*Giardino Giusti
Eğer merakınıza yenilip katedralin olduğu tarafa kadar yürüdüyseniz, buraya kadar gelmişken Ponte Pietra, yani Pietra Köprüsü’nden karşıya geçip, Verona’nın ayak basmadığınız başka kısımlarını da keşfedebilirsiniz. Bu noktada ilginizi çekebilecek yerlerden birisi de Giardino Giusti yani Giusti Bahçeleri. Rivayete göre bu bahçelerin içinde yer alan küçük labirentin içinde birbirlerini bulabilen çiftler, sonsuza dek birlikte oluyorlarmış. Oldu canısı oldu, yap basit labirenti, ver millete gazı, sonra SONSOZO KODOR BOROBOR OLOCOKSONOZ. Neyse. Sonuç olarak romantizmle özdeşleşmeyen parkları da sevdiğimiz için ve Giardino Giusti de düzenlemesi ile “İtalyan bahçesi” konseptini en iyi yansıtan örneklerden biri olarak kabul edildiği için, özellikle havanın güzel ya da sıcak olduğu bir dönemde buraya gitmek iyi gelecektir, aklınızda bulunsun.
-Adres: Via Giardino Giusti
*Castelvecchio
Orta çağdan kalma bir kale olan Castelvecchio’nun (Eski Kale anlamına geliyor) birçok kısmını ücretsiz olarak gezebiliyorsunuz. Hatta hemen yanındaki köprünün üzerine çıkarak inanılmaz güzel şehir fotoğrafları da çekebilme şansınız var, ki bizce Verona’nın olmazsa olmaz turist aktivitelerinden birisi de kesinlikle bu. Söz konusu köprü yalnızca turistik olarak değil, aynı zamanda halk arasında bir geçiş noktası olarak da kullanıldığı için buraya çıkarken herhangi bir ücret ödemeniz de gerekmiyor. Bu arada eğer isterseniz kaleye ait müzeye girip onu da dolaşabilirsiniz, bizim kişisel olarak pek ilgimizi çekmediği için girmedik, dolayısıyla içeriği konusunda ekstra bir bilgi veremiyoruz.
-Adres: Corso Castelvecchio 2
*Piazza dei Signori
Daha az turistik ama görsel olarak şahane olan bir diğer meydan da Piazza dei Signori. Yine inanılmaz güzel binalarla çevrili, yine fotografik açıdan muhteşem. Özellikle orta çağ döneminde bölgenin en önemli meydanı olarak kabul ediliyormuş, sanırsak bu denli güzel yapıların bu meydanı çevreliyor olmasının ana sebebi de bu. Meydan lokaller arasında “Piazza Dante” olarak da biliniyor. Bize kalırsa meydanın en güzel yapısı Loggia del Consiglio, ki kendisi Verona’nın Rönesans dönemi şaheserlerinden biri olarak kabul ediliyormuş, onu da sonradan keşfettik.
Verona’da Yeme İçme
İşte geldik Verona gezisinin kolay kısmına, İtalya’da yemek yemek. Başka ülkelerin mutfağını beğenmediğinizde imdadınıza koşan İtalyan mutfağı, burada dört bir yanınızı sarmış durumda, yaşasın, her şey çok çekici! Üstelik İtalya’da olduğunuz için sabahtan akşama kadar pizza, makarna, risotto yiyebilme hakkı da yanında bonus geliyor, bir yemek bağımlısı daha ne ister?
İtalyan mutfağını Verona özelinde inceleyecek olursak (amma ciddi girdik cümleye ya) biraz acayip şeylerle ve bir takım güzelliklerle karşılaşmamız mümkün. İşin acayip kısmından girecek olursak, Verona’da at ve eşek eti yemek çok yayın. Zaten tipik Verona restoranları olan Osteria’lara gittiğinizde menülerde bol bol karşılaşacaksınız. En azından şimdiden haberiniz olsun da hazır bir şekilde gidin. Aynı zamanda mısır unundan yapılan ve et, peynir gibi çeşitli malzemelerle birlikte sunulan Polenta da Verona’nın klasik yemeklerinden biri olarak biliniyor, deneyebilirsiniz. Bu arada, Verona içinde bulunduğu bölgenin şarap merkezi olduğu için gerçekten çok güzel şaraplar deneme imkanınız da var, biz oradayken değerini bilememişiz, şimdi üzülüyoruz.
Verona’da geçirdiğimiz birkaç gün içinde uğrayıp da sevdiğimiz birkaç restoranı da es geçmeyelim;
Trattoria Al Pompiere: Sanırsak Verona’nın turistler tarafından en çok ilgi gören restoranı olan bu mekan, öyle “ay turistikmiş ben istemiyoruuum…” şeklinde itelenecek ve ötelenecek cinsten bir mekan değil, çünkü gerçekten güzel yemekler yapıyorlar. Üstelik yalnızca turistler tarafından ziyaret edilmesi gibi bir durum yok, lokaller de gayet seviyor. Hal böyle olunca akşam yemeği için önceden, hatta mümkünde birkaç gün önceden rezervasyon yapmak iyi bir fikir olabilir. Eğer akşama yer bulamazsanız ve aklınız kalırsa öğlen gidip deneyebilirsiniz, o saatlerde daha boş oluyor. (Vicola Regina D’Ungheria 5)
Osteria al Duca: Burası lokaller arasında çok sevilen, küçük tatlı bir aile işletmesi. Evet tam anlamıyla bir aile işletmesi, kapıyı anne açıyor, rezervasyonu kardeşi kontrol ediyor, servisi çocuklar yapıyor falan bayağı Bacanaklar 2 Aile Salonu gibi. Ama içi öyle değil tabii, klasik küçük ve geleneksel İtalyan restoranı tadında düşünebilirsiniz. Duvarda onlarca çerçeve, küçük masa ve sandalyeler, kaotik ama sevimli bir ortam, hepsi bir arada. Kendileri tipik İtalyan ve Verona yemekleri yapıyorlar ve işlerinde gerçekten başarılılar. Yalnız özellikle akşam yemeği saatinde bayağı kalabalık olabiliyor, o yüzden rezervasyon şart. (Corso S Anastasia 27)
Bottega del Vino: Verona’da şarap denemelisiniz dedik, nerede deneyeceğinizi söylemedik. Hemen sorununuzu çözelim, yemeğinizi yukarıda söylediğimiz mekanlardan birinde yedikten sonra çeşit çeşit şarabın yer aldığı, üstelik size ne gibi tatları sevdiğinizi anlamak için tadım yaptıracak bir mekan olan Bottega del Vino’ya gidiyorsunuz ve hangi şarabı deneyeceğinizi şaşırıp geceyi sarhoş olarak sonlandırıyorsunuz. İşte size mutlu sonla biten bir hikaye. (Via Scudo di Francia 3)
Aquila Nera: Bu mekan öğle yemeğinde sapıtmak isteyenler için gelsin. Aquila Nera’ya gidilir, garsonun gereksiz derecede yakışıklı olmasının da etkisiyle 15 euro’luk açık büfeyi denemeniz konusundaki ısrarına karşı koyulamaz ve ÖKÜZULLAH gibi et yanına makarna yanına risotto, yanına salata, ardından manyaklar gibi çeşit çeşit tatlı yenilir. Verona’ya gidip romantik tatil yapacakken onun yerine tatil köyüne gidince kontrolü kaybederek sapıtan tatilci gibi davrandığınız o kara öğlenden kimseye söz edilmez… (Galleria Pelicciai 2)
Pazar günü gitsem çoğu yer kapalı mı olur?