Hızlandırılmış Antwerp Turu: Gezilecek Yerler ve İpuçları

Antwerp-post01
1-2 hafta önce Belçika’daydık. Çok büyük bir Brüksel fanı olmadığımız için, hadi farklı bir yerlere gidelim arayışıyla, atladık Brüksel’den trene, Antwerp’e, Antwerpen’e, Anvers’e, ya da siz her demek istiyorsanız oraya geçtik. Üçünü de kullanabilirsiniz. Orada sadece 1 günümüzü geçirdik ve akşamında tekrar Brüksel’e döndük. Bu yüzden, büyük ve detaylı bir Antwerp gezi rehberi beklentisine girmemenizi şimdiden söylemeliyim diye düşünüyorum. Zaten 10 yıl da kalsam orayla ilgili büyük ve detaylı bir rehber çıkaramazdım sanıyorum.

Antwerp’e Nasıl Gidilir?

Antwerp’e direkt uçak ile gidebildiğinizi hiç sanmıyorum. En azından Türkiye’de böyle bir imkanınız varmış gibi görünmüyor. Bu yüzden, Brüksel’e gidip, oradan treni kullanarak yaklaşık 45 dakika içinde Antwerp’e ulaşabilirsiniz. Eğer öncelikli isteğiniz Antwerp’i gezmek ise (ki bu oldukça enteresan bir istek) Brüksel havaalanından oraya giden otobüsler bulmanız bile mümkün. Ancak Brüksel’de kalıp günübirlik oraya geçecekseniz Brüksel’deki Gare de Central’a ulaşmanız yeterli, ki kendisi tam olarak şurada bulunuyor. Grand Place’e oldukça yakın. Oraya ulaştıktan sonra, mantığını çözememe ihtimalinize karşın, daha da detaylı açıklayayım. Öncelikle garın içinde bulunan çeşitli ekranlardan, hangi destinasyona gideceğinize göre size uygun olan saati buluyorsunuz. Merak etmeyin İngilizce seçenek mevcut. Ardından yine garın içinde bulunan cihazlardan kendiniz, ya da gereksiz yere sıra bekleyerek gişelerden, biletinizi alıyorsunuz. Ardından gişelerin hemen üstündeki devasa, çalışmıyor gibi görünen ama aslında aslanlar gibi çalışan ekrana bakıyorsunuz ve treninizin kaç numaralı alandan çıktığını öğreniyorsunuz. Bunların hepsini yaptıktan sonra treniniz geldiğinde ise, öyle koltuk numarası falan bulmaya çalışmanıza gerek yok, rastgele oturabilirsiniz.

Bilet fiyatları 2 hafta öncesine kadar 10 Euro civarıydı.

Antwerp-post44

Antwerp Tren İstasyonu

Antwerp’e ulaştığınızda indiğiniz tren istasyonunda etrafınıza dikkatli bakın, çünkü orası, benim şu ana kadar gördüğüm en güzel tren istasyonlarından biri. Neredeyse “Hogwarts’a gidiyoruz galiba” diye hevesleneceğim bir ihtişama sahip. İstasyon ile ilgili oradayken edindiğim tek bilgi 1800’lerin sonlarında yapılmış olduğu. Bir de burada şöyle enteresan şeyler olabiliyor, belki denk gelirsiniz:

Meir

Tren istasyonunun önündeki caddeden kaptırıp giderseniz, karşınıza Antwerp’in alışveriş caddesi olan Meir çıkacak. Burada Urbanoutfitters ve Forever 21 gibi Türkiye’de bulamayacağınız mağazalar da dahil, yüzlerce yer mevcut. Dolayısıyla sırf alışveriş için bile bu şehre gelen insanlar oluyor. Kişisel fikrimi soracak olursanız cadde boyunca çok özel butik ya da farklı markalar olduğunu söyleyemeyeceğim. Ancak hazır giyim ile ilgili bir derdiniz yoksa, bence oldukça fazla alternatife sahip olduğunuz bir bölge. Çoğunlukla trafiğe kapalı olduğu için, cadde üzerindeki waffle’cılardan birinden elinize waffle’ınızı alıp, ortalıkta rahat rahat dolaşabilirsiniz. Üstelik tekrar Brüksel’e dönmek ya da başka şehre geçmek gibi bir niyetiniz varsa, tren istasyonuna yakın olması da size elinizde torbalarla oradan oraya savrulmamanız açısından büyük kolaylık sağlıyor.

Burada dolaşırken sadece ana cadde üzerinde ilerlemeyin tabi. Mümkün olduğunda ara sokaklara dalın. Karşınıza bir şey atıştırabileceğiniz kafeler, ve çağımız itibariyle artık “instagramlık” gözüyle baktığımız pek güzel sokaklar çıkması muhtemel.

Alışveriş severlere önemli not: Birçok Avrupa kentinde olduğu gibi burada da hayat erken bitiyor arkadaşlar. O yüzden alışveriş yapacaksanız, işi 6’dan sonrasına bırakmayın. Her yer kapanıveriyor, şaşırdığınızla kalıyorsunuz. Welcome to Medeniyet.

rubens houseRubens Huis

Antwerp ile ilgili oldukça ilgi çekici bir gerçek var: Burası ünlü ressam Rubens’in şehri. Dolayısıyla Antwerp’e kadar gelmişken, onunla ilgili bir şeyler görmeden dönmeniz hata, dönünce de içinizde dev bir pişmanlık olur. Rubens Huis, Rubens’in zamanında yaşamını sürdürdüğü evi, günümüzde müzeye dönüştürülmüş. İçinde hem eserlerini, hem kullandığı eşyaları görmeniz mümkün. Tren istasyonundan yürüme mesafesinde.

Pazartesileri kapalı. Geri kalan günler 10:00-17:00 arasında açık.

Giriş 8 Euro. 26’dan küçükseniz “Young Adult” sayıldığınız için 1 Euro.

Diamond District

Antwerp ile ilgili bilmeniz gereken bir diğer konu ise, bu küçük şehrin Avrupa genelinde elmas endüstrisinin başkenti olduğu. Anladığımız, okuduğumuz  ve Snatch’den hatırladığımız kadarıyla, sektör Yahudilerin elinde.  O yüzden “hoşçakalın arkadaşlar, ben yurt dışına çıkıp biraz elmas alacağım” gibi bir planınız varsa, Diamond District’e gidip, oradaki türlü türlü mağazadan (elmas satana da mı kuyumcu deniyor artık neyse işte) kafanıza göre bir şeyler bulmanız mümkün.

grote markt
Grote Markt

Antwerp’ten önce bulunduğumuz Brüksel’de bir adet Grote Markt bulunmasından mütevellit, anladığımız kadarıyla Belçika’da şehir merkezlerine “Grote Markt” adını vermeyi seviyorlar. (“Büyük pazar” anlamına geliyormuş)  Antwerp’deki Grote Markt, tıpkı Brüksel’de olduğu gibi, yine güzel binaların, çikolatacılar, dantelcilerin çevrelediği, bir güzel meydan. Muhtemelen şehrin en ünlü ve turistik bölgelerinden biri, bu yüzden turistliğinizi bilip, orayı görmeden dönmemelisiniz.

Evet, hızlandırılmış Antwerp turumuzun sonuna geldik. Gezdiğimden fazlasını yazarak “ay şurası çok güzel!” diye uydurmak istemediğim için, 1 gün içinde ne yazdıysam buraya yazmış bulundum.

1 Comment

  • 1 yıl boyunca değişim öğrencisi olarak yaşadığım muhteşem şehir. turistik olarak daha nice yerleri olması yanında yaşayan ve gençler tarafından haftanın 3 günü yaşatılan bir şehir. Grote Markt kelime anlamı ile büyük market ya da büyük pazar alanı anlamındadır. eskiden şehir pazarları kermesler ve eğlenceler o alanlarda yapıldıgı için hala önemini kaybetmemiştir. Brükselde ressamlar, sergiler bulabileceginiz Grote Markt; Antwerpen’de buluşma mekanı, kermes ve panayır alanı olarak kullanılmaktadır.

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir