PRAG’DA GEZİLECEK YERLER VE HAYATTA KALMA REHBERİ

Charles Köprüsü
Charles Köprüsü, Prag

Bir şehri birden fazla kez ziyaret etmiş olmanın iyi ve kötü yanları var. Olaya son derece optimist bir şekilde yaklaşacak olursanız gün gelir, kendinizi “ikinci evimle kavuşma……” başlıklı bir check in yaparken bulursunuz. Neticede kaç kez gitmişsiniz, şehri siz bilmeyeceksiniz de kim bilecek? Diğer açıdan yaklaşacak olursanız işin o kendine aşırı güvenme kısmı şehre ayak basana kadar süregeliyor ama, şehirde birkaç saat geçirdikten sonra “ulan ben bu şehri nasıl gezmişim abi” hissine kapılmaya başlıyorsunuz. Sanki o şehri gezen siz değilmişsiniz de dayınızmış gibi geliyor falan. Hele bir de bu ziyaretleriniz arasında uzun zaman aralıkları varsa şehri öyle bir değişmiş, öyle bir farklılaşmış buluyorsunuz ki, bir anda kendinizi şehre ilk kez ayak basmış biri ile aynı noktada buluveriyorsunuz. BAKIN BU DRAMDIR. Biz Prag’a 3. kez gidişimizde bunu anladık! Kendimize acayip güvenerek, bu sefer de daha alternatif yerleri keşfederiz diyerek yola çıktığımız gezi bir anda “ulan buralar nereler, biz burayı ne biçim gezmişiz” çilesine döndü. Tabii bakmayın çile dediğimize, çoook keyif aldık ve bu sefer garanti veriyoruz, şehri krallar gibi keşfettik, yeni Prag gezi rehberimizin de sonuna kadar arkasındayız. Varsa şekliniz, Staromestske Namesti’ye de bekleriz……. (sakin olun, bunun ne olduğunu tabii ki Prag’de gezilecek yerler içerikli bir yazı okurken öğreneceksiniz)

prag'da gezilecek yerler (4)
Prag’la ilgili “hey sakin olun şampiyonlar” dedirtecek çok iddialı bir söylemde bulunmaktan çekinmeyeceğiz: Biz bu şehri sevmeyecek bir insan tanımıyoruz, tanımak da istemiyoruz, kendinize gelin! (Seda Sayan sesiyle okuyun, farkı hissedeceksiniz) Görsel açıdan güzellik istiyorsanız kralı burada, Prag’a indiğiniz gibi direkt Vltava Nehri’nin kenarına konuşlanın, ne demek istediğimizi anlarsınız. İflah olmaz bir çılgınım, annenizin “bak bunlarla konuşma” dediği kişi benim diyorsanız gece hayatı son derece aktif, mimariye ilgi duyuyorsanız sırf Old Town tarafı bile adamı 3 saatte Türkiye’ye küstürür, sanat benim göbek adım diyorsanız müzelerinde günler geçer! Eğer tarihi anlamda ilginizi çekecek bir şeyler var mıdır acaba diye düşünüyorsanız zaten ortada “Çekoslovakya” gibi kocaman bir gerçek, komünizm dönemi yaşamış ve hatta 2. Dünya Savaşı’nın göbeğinde kalmış bir ülke söz konusu. Bu anlamda da Prag’da öğreneceğiniz ve sizi sarsacak çok şey var. Kafkacığımızın şehri olarak anılması ise zaten bambaşka bir nokta……… Evet Kafka’dan amca oğlumuzmuş gibi bahsettiğimize göre şimdi Prag gezi rehberi ve Prag’da gezilecek yerler kısmına geçiş yapabiliriz.

Başlamadan önce gelen not: Prag’da ne yenir ne içilir onun için ayrı bir yazı yazdık, oraya da bekleriz.

Prag Yahudi Mahallesi
Prag Gezi Rehberi
PRAG’A NE ZAMAN GİDİLİR & PRAG’DA KAÇ GÜN KALINIR?

Evet, yukarıda sizi Prag’a gitmek konusunda yeterince gaza getirdiğimizi düşünüyoruz, daha ne diyelim? Artık direkt işin planlama kısmına dönebiliriz herhalde, açın takvimleri, çıkarın kalemleri, programa girişiyoruz. Efenim Prag öyle dev gibi bir şehir değil. Şöyle 4 – 5 gününüz varsa aslında şehrin öncelikli olarak gezilesi yerlerini büyük ölçüde keşfedebiliyorsunuz. Biz Prag’da 1 hafta kadar kaldık ve gerçekten daha fazla vaktimiz olsa hala keşfedecek bir sürü yer bulurduk, burası öyle bir yer. He derseniz ki “kardeşim biz çalışıyoruz, okulumuz var, ne 5 günü 1 haftası”, o zaman 3 tam gün gibi bir sürede şöyle hızlandırılmış bir gezi de yapılabilir, birazını görmek hiç görmemekten iyidir di mi? Özetle “Prag küçük şehir, 2 gün ayırsanız yeter” diyenleri bize yollayın, onlara bir çift lafımız var. (şimdi buraya yazmak olmaz)

Prag gezilecek yerler
Prag’a ne zaman gidilir konusuna gelecek olursak o iş hem biraz kişisel zevkinize, hem de çeşitli hava koşullarına dayanıklılığınıza göre değişiyor. Böyle söyleyince sanki çöle ya da kutuplara gidiyorsunuz gibi oldu sdfsd, korkmayın, hemen açıklayalım. Hem sonbaharda, hem yazın bu şehre ayak basmış insanlar olarak bizce Prag’ı ziyaret etmek için en iyi dönemler bahar dönemleri. Mümkünse Nisan – Mayıs ve Eylül – Ekim ayları. Şayet yazın gidecek olursanız gündüz leblebi gibi kavrulma, akşam ise donma gibi acayip değişken durumlara maruz kalabiliyorsunuz ve işin en kötü tarafı gerçekten çok fazla turist oluyor. Özellikle çok turistik noktalarda dolaşırken gerçekten Prag’da mısınız yoksa Benetton’ın katalog çekiminde misiniz kafanız karışıyor resmen. Kışın ise aslında karın, hatta yağmurun ve kasvetin inanılmaz yakıştığı bir şehir olmasına rağmen soğuğa dayanıklılık eşiğiniz yüksek değilse bir popo donması, bir “AYŞE YÜZÜM YOK GALİBA” hissi olabiliyor, öyle bir çılgınlık yapacak olursanız söylediklerimizi hatırlayın.

Çekya gezisi
PRAG’DA NEREDE KALINIR?

Prag’da nerede kalacağınızı tespit etmek ilk etapta biraz karmaşık görünebilir, ancak biz o işi sizin için kolaylaştıracağız. Bu noktada bilmeniz gereken en önemli şey Prag’ın Praha 1, Praha 2, Praha 3 şeklinde uzayıp giden pek çok bölgeye ayrıldığı. Bunların birçoğundan aşağıda, Prag’da gezilecek yerler bölümünde zaten söz edeceğiz ama, Prag’da konaklama kısmını planlamaya çalışırken de bu bilgi işinize yarayabilir diye düşünüyoruz. Çok yüksek ihtimalle gezmek isteyeceğiniz turistik noktaların büyük bir kısmı Praha 1 ve civarında toplanmış durumda. Ancak bu demek değil ki sadece oralarda vakit geçireceksiniz. Praha 1 bölgesinde kalmak turistik noktaları keşfetmek için son derece mantıklı olabilir, ancak yeme içme, gece hayatı ya da daha alternatif müzeler/atraksiyonlar için birçok farklı bölgeye taşmanız gerekecek. Hatta bizim rotamızı izleyecekseniz bu bölgelerin en az 7-8 tanesinde cirit atacaksınız demektir, dolayısıyla Prag’da nerede kalınır diye kara kara düşünüyorsanız atabileceğiniz en mantıklı adım toplu taşıma araçlarından birinin yakınında bir otel/ev seçmek.

Prag’da konaklama için direkt nokta atışı bir öneri isterseniz biz NYX Prague’da kaldık. Her gittiğimiz şehirde manyaklar gibi yürüdüğümüz için ve size de bunu şiddetle önerdiğimiz, hatta sizi resmen buna zorladığımız için bu otelin de Prag’da gezilecek yerler listenin birçoğuna yürüme mesafesinde olduğunu söyleyebiliriz. İsterseniz toplu taşımaya sıkıntısız bir biçimde ulaşabiliyorsunuz, onu da yer yer kullanmanız gerekecek zaten.

prag gezilecek yerler (1)
Prag gezisi 2
PRAG’A ULAŞIM & PRAG İÇİNDE ULAŞIM

Prag’a nasıl gideceğiniz konusuna kafanızı taktıysanız sizinle işimiz var arkadaş. Prag’a gitmekten kolayı mı var? Cuma günü akşam İstanbul trafiğinde bir yerden bir yere geçmek Prag’a gitmekten daha zor, illa endişelenecekseniz bir de bu açıdan yaklaşın. Pegasus’un Prag’a haftada birkaç kez uçuşu mevcut. Ayrıca şu güzelliği de yapalım, telefon uygulamaları da yenilendi ve arada bir yalnızca mobil uygulamaya özel uçak bileti indirimleri geliyor, o yüzden Prag’a uçak bileti almadan önce Pegasus’un mobil uygulamasını kontrol etmekte de fayda var. Bütçenizin dostu OitheBlog’dan sevgiler………..

Prag bize kalırsa taksi konusunda en zorlu olan Avrupa şehirlerden biri. Yolda taksi çevirmek ayrı bir dert, çevirmeyi başarabilirseniz de kazıklanma ihtimalinizin önüne geçmek için pazarlık yapmak zorunda kalmanız ayrı bir dert. Birçok turistik şehirde olduğu gibi Prag’da da taksiciler tarafından kazıklanma durumu oldukça yaygın. Ancak burası için taksiciler için “özellikle dikkat edin” gibi birçok yorum döndüğü için bu taksi meselesine ayrıca parmak basalım istedik.

Prag'da gezilecek yerler
*Havaalanından şehir merkezine taksiyle gitmek için fix bir ücret yok, aldığımız bilgiye göre ortalama 500-700 koruna civarı bir şey tutuyor. Ancak binmeden önce yine de taksi şoförüne mutlaka sorun, gerekirse pazarlığın dibine vurun.

*Şehir içinde rastgele taksi durdurmak neredeyse imkansız. Bu konuda o kadar sorun yaşadık ki herhalde sokakta durmaları yasak falan diye düşündük. Ancak sorduk ve öyle bir durum yokmuş, şehirde yaşayan birçok insan bulundukları noktaya telefonla taksi çağırdıkları için sokakta gördüğünüz boş taksilerin çoğu  hali hazırda birine doğru gidiyormuş, ondan durmuyorlar. Diğer birçok Avrupa şehirlerinde sık karşılaştığımız taksi durakları da yok. En turistik bölge olan Old Town civarında bile bulmak neredeyse imkansız. (Özellikle de yağışlı havalarda)

*Dediğimiz gibi Prag’daki sistem genelde telefon üzerinden taksi çağırma üzerine kurulduğu için yapacağınız en mantıklı şey sizin de bulunduğunuz noktaya bir taksi çağırmanız. Bunun için bulunduğunuz cafe, restoran, müze vs gibi yerlerin çalışanlarına sempatiklik yaparak bir taksi çağırmalarını rica edebilirsiniz, genelde sorun çıkarmıyorlar.

Prag'da gezilecek yerler 1.JPG
*Özellikle havaalanına taksiyle gitmek gibi bir niyetiniz varsa Prag’da bayağı bi’ trafik yoğunluğu olabileceğini göz önünde bulundurun.

Havaalanından şehir merkezi yaklaşık 16-17km, pek de uzak sayılmaz. Ancak havaalanına direkt giden bir metro ya da tren hattı bulunmadığı için otobüs veya taksi kullanmaya mahkumsunuz. Birkaç kişi seyahat ediyorsanız taksi kullanmak en mantıklı seçenek gibi gözüküyor, ancak kararı size, otobüsle ilgili detaylı bilgiyi de şuraya bırakıyoruz.

Şehir içine ulaştıktan sonra işiniz kolay, direkt söyleyelim; ayaklarınıza kara sular inene kadar yürüyeceksiniz. Başka bir seçeneğiniz yok mu? Yoo gayet şehrin her yerine kolaylıkla ulaşmanızı sağlayacak metro, tram, otobüs gibi birçok toplu taşıma seçeneğiniz var. Ama Prag öyle güzel, ÖYLE GÜZEL bir yer ki, toplu taşımaya binerek o güzel sokakları, önünde 1 saat fotoğraf çekmek isteyeceğiniz o güzel binaları kaçırma ihtimaliniz olduğunu bileceğiniz için yürüme isteği kendiliğinden gelişiveriyor ve bir bakıyorsunuz birden bilmem kaç km yürümüşsünüz.

Tabii ki belli durumlarda toplu taşıma işinizi kolaylaştıracaktır, zira bahsettiğimiz gibi eğer bizim önereceğimiz rotayı izleyecek olursanız Prag’da birçok farklı bölgeye ayak basacaksınız. Dolayısıyla Prag’da toplu taşlıma ücretlerinden bahsetmeyi de es geçmeyelim. Bahsedeceğiz derken, şuraya bir link bırakacağız, orada bir kerelik ya da günlük alabileceğiniz biletlerle ilgili detaylı bilgiye ulaşabilirsiniz.

Prag'da gezilecek yerler
Prag
PRAG PAHALI MI?

Lise yılları “ABİ KAFKA YA…..HMM EDEBİYAT BENİM GÖBEK ADIM…….” şeklinde geçmiş bireyler olarak Prag bizim için ucuzluktan çok Franz Kafka ile özdeşleşmiş olsa da 3. Prag kuşatmamız boyunca gelen mesajlardan yola çıkarak anladık ki birçok kişi için Prag’ın bu kadar popüler olmasının sebebi başka. Birçok kişi Prag’ın çok ucuz bir yer olduğu gibi bir düşünceye sahip. (sakin olun, yanılgı demedik, düşünce dedik) Öncelikle bu konuya bir açıklık getirmek gerek. Prag pahalı mı? Hayır, Prag birçok Avrupa şehrine kıyasla pahalı kabul edilebilecek bir şehir değil. Ancak bir Belgrad, Saraybosna ya da Lviv ayarındaki ucuzluktan da bahsetmiyoruz. Özetle Paris (dev pahalılık) – Lviv (dev ucuzluk) aralığında Prag’ı orta seviye pahalılıktaki şehirler kategorisine soktuğumuzu söyleyebiliriz. Konunun biraz daha açıklık kazanması için Prag’daki bir takım harcamalarımızdan örnekler verelim:

*Üçüncü dalga kahvecide latte vb. kahve: 60 – 75 CZK
*Popüler bir restoranda yemek (içkili, başlangıçlı, dev yemek): 275 – 500 CZK (et yiyince yükseliyor)
*Lokal bira: 35 – 60 CZK (microbrewery tarzı yerlerde daha özellikli biralar olduğu için yükseliyor)
*Popüler bir barda kokteyl: 100 – 235 CZK (popüler yerlerde yükseliyor)
*Yumurtalı, kruvasanlı, portakal sulu güzel kahvaltı: 140 – 200 CZK

*Prag daha bütçe dostu bir gezi gerçekleştirmek istediğiniz takdirde bu çabanıza kesinlikle karşılık verebilen bir şehir. Yani bizim gibi kallavi sofralara oturmaya çalışmak yerine daha basit, daha geçiştirmelik şeyler yerseniz (aç kalın demiyoruz, abartmayın) bütçenizi daha da hafifletmeniz gayet olası.

*Çek Cumhuriyeti’nin para birimi Euro değil “Çek Korunası”. Ancak yanınızda Euro götürürseniz kolaylıkla Koruna’ya çevirebilirsiniz. Aslında Türk lirasını çevirebileceğiniz yerler de var ama Euro bozdurmanız çok daha kolay. Şehir genelinde pek çok döviz bürosu ile karşılaşacaksınız ancak bu konuda seçim yaparken dikkatli olmanızda fayda var çünkü birçok konuda pek tatlı olan arkadaşlar bu para bozdurma meselelerine gelince bir anda sinsileşiyorlar ve adam kandırmaya çalışıyorlar.

PRAG’DA GEZİLECEK YERLER

Kimseyi panik yapmak istemiyoruz, ama resmen herkesi panik yapacağız: Prag’da gezilecek yerler gez gez ve yaz yaz bitmeyecek arkadaşlar. Hani o “küçük şehir yeaea, 2 günde gezersiniz” diyenlere yukarıda ufak bi’ çemkirmiştik ya, şimdi ne demek istediğimizi çok daha iyi anlayacaksınız. Hele şehre ayak basıp önünüze Prag’da gezilecek yerler listesini açınca her şey daha da netleşecek. Neyse, herkes sakin olsun, hep beraber üstesinden geleceğiz, başlıyoruz.

Prag gezisi
Prag, Astronomik Saat.

Prag Old Town Square
Staromestske Namesti (Old Town Square)

Prag’a giden her turistin mutlaka ayak bastığı, şehre dair herhangi bir araştırmaya giriştiğinizde cart curt fotoğrafı karşınıza çıkan, şehrin tartışmasız bir şekilde en turistik noktası olan Eski Şehir Meydanı, tam anlamıyla Prag’ın göbeği. Buraya ayak basıp da o turist kalabalığının içine karışana kadar siz kendiniz de Prag’a gelip gelmediğinize emin olamıyorsunuz, o derece. Önce bi’ o Asyalı turistlerin arasında kalıp hepsinin fotoğraf karelerinde ölümsüzleşin, sonra anlarsınız……Eğer bizim rotamızda ilerlemek isterseniz Prag gezinizin girizgahını buradan yapabilirsiniz, bir turist için iyi bir başlangıç noktası ve Old Town civarında bir nevi kutup yıldızınıza dönüşüveriyor.

*Eski Şehir Meydanı’nda görmeden geçmemeniz gereken, daha doğrusu yüzde yüz göreceğiniz yerler Astronomik Saat ve kule ile Tyn Kilisesi. (saati arkanıza aldığınızda solunuzda göreceğiniz görkemli kiliseden bahsediyoruz, kulenin tepesine çıktığınızda oradan çok iyi fotoğrafları yakalanıyor) Ayrıca müthiş gereksiz olmasına rağmen belki pis pis şakalar ile arkadaşlarınızı huzursuz etmek isterseniz Sex Machines Museum da bu civarda yer alıyor. Evet bu işin makineleri de varmış.

Charles Bridge
Charles Köprüsü Prag
Karluv Most (Charles Bridge)

Prag’da gezilecek yerler listemizde bir diğer şehir simgesi olarak kabul edilebilecek yer de tabii ki Charles Köprüsü. Merak etmeyin, sadece Old Town Meydanı tarafı ile kalenin bulunduğu tarafı bağlayan herhangi bir köprüyü görün gibi bir öneride bulunmuyoruz, burası pek çok açıdan görmeniz gereken bir nokta. Taaa 1300 bilmemkaç yılında burada başka bir köprü yer alıyormuş, ancak sel sebebiyle yıkılması sonucu 1402 yılında Charles Köprüsü tamamlanmış ve günümüzde halen tüm ihtişamıyla aslanlar gibi orada duruyor. Köprü, hem şahane bir Prag manzarası sunuyor, hem üzerindeki 30 adet sanat eseri niteliğindeki heykel kesinlikle görmeye değer, hem de kulesine çıkabiliyorsunuz. Kuleye çıktığınızda karşınıza çıkacak manzara ile zaten artık zirvede bırakıyorsunuz. Bunun bir tık daha çılgını Strahov Manastırı’nın orada var, ondan da aşağıda bahsedeceğiz.

*Şayet gezinize yukarıda önerdiğimiz gibi Old Town Meydanı’ndan başladıysanız, buradan Charles Bridge tarafına doğru turist ordusu ile birlikte yürüyüp, ardından köprüden geçerek kaleye doğru ilerleyebilirsiniz. Resmen sizi sefere çıkardık gibi oldu ama gerçekten oldukça mantıklı bir rota oluyor.

*Köprüden karşıya geçip sağa, Kafka Müzesi’nin olduğu noktaya doğru yürüdüğünüzde aşağı doğru inen bir yol göreceksiniz. Bu nokta tam olarak Vltava Nehri kenarında kalıyor ve Charles Bridge View Point diye geçiyor. Köprüyü fotoğraflamak ve kaz saldırısına uğramak için iyi bir nokta. Evet kazlar biraz agresif, ciddiyiz, ayağınızı denk alın.

Kafka Müzesi
Prag Franz Kafka
Kafka Müzesi

Haklı olarak sevgili Franz Kafkacığımızın ekmeğini bol bol yiyen Praglılar, tabii ki Kafka’ya dair bir müze inşa etmeyi de ihmal etmemişler. Şayet Kafka’nın hayatı ile ilgili daha fazla bilgi almak istiyorsanız istikamet burası. Kafka’nın yaşamını, Prag’ın Kafka ve yazdıkları üzerindeki etkisini, hatta yazarın kendi el yazısı ile yazılmış notlarını ve çalışmalarını görebilme imkanınız bile var. Tahmin edebileceğiniz üzere oldukça kasvetli bir müze ve beklentinizi yüzde yüz karşılayıp karşılamadığı biraz tartışmaya açık bir konu, zira o kasvetli havayı yakalamak için biraz abartıya kaçmışlar gibi geldi. Ancak yine de Kafka’ya dair gezebileceğiniz en detaylı müze olduğu için bizce kaçırmak olmaz. Çıkışta müze mağazasına uğrayıp Kafka’ya dair ne varsa toplamayı unutmuyoruz. (umarız yine içeride Mustafa Sandal çalmıyorlardır, bu durum bizde travma yaratmıştı)

*Eğer ilginizi çekerse Prag’ın en dar sokağı olan U Luzickeho Seminare adlı sokak çok yakınızda. Burası o kadar dar ki, sokağın bağında ve sonunda trafik lambası var. Bu şekilde aşağıdan ve yukarıdan aynı anda insanların sokağa girmesinin ve ortada bir yerde kilitlenmesinin önüne geçilmiş.

Lennon Wall Prag
Lennon Wall
Lennon Wall

Adından da anlayabileceğiniz üzere John Lennon ile özdeşleşmiş olan Lennon Duvarı’nın hikayesi, sanatçının ölümünün ardından, bu noktaya Lennon’ın bir resminin çizilmesi ile başlıyor. Sonrasında John Lennon’ın hayranları zamanla burada hem Lennon’ı anmak, hem de dönemin rejimini simgesel bir şekilde eleştirmek adına duvarın üzerine barışı simgeleyen sloganlar, şarkı sözleri, cümleler yazmaya başlıyorlar. Yıllar geçtikçe bu duvar daha da simgesel bir hal alıyor ve rejim değiştikten sonra bile aynı özelliğini korumaya devam ediyor. Günümüzde ise hem son derece turistik bir nokta, hem de sokak müzisyenlerinin, sokak sanatçılarının, gençlerin toplandığı bir alan olarak biliniyor.

Kampa Island Prag
Kampa Island, Prag.

*Lennon Wall’a ulaştıysanız, aslında Kampa Island’a ulaşmış da oluyorsunuz. Zaten burası aslında ayrı bir adacık gibi olsa da, yürüyerek ulaşabileceğiniz, herhangi bir araç gerektirmeyen bir noktada yer alıyor. Burası şehrin, yemyeşil, nefes alan, güzeller güzeli bir başka noktası. Hem nehrin karşısından şehrin karşı yakasını fotoğraflamak, hem çimlere bayılıp parksızlık ve yeşil alan eksikliğinden perişan olmuş bünyenizi mutlu etmek için harika bir nokta. Ayrıca bir modern sanat müzesi olan Kampa Museum de burada yer alıyor.

Prague
Prag Kalesi

Şayet halen ayaklarınız kopmadıysa ve bizim rotamızı izlemekte kararlıysanız Kampa Island’da biraz soluklandıktan sonra St. Nicholas Kilisesi’ni de şöyle bir görüp bize kalırsa Prag’ın en güzel sokaklarından biri olan (ki bu şehirde bu oldukça iddialı bir laf, düşünün o derece) Nerudova Sokağı üzerinden kaleye doğru yukarı çıkın. Prag Kalesi’ne hoşgeldiniz, sefalar getirdiniz, tesisimiz klimalıdır efenim…Kale bölgesi pek de küçük sayılmaz, hatta bayağı büyük olduğunu söyleyebiliriz ve burada görmeniz gereken St. Vitus Katedrali, St. George’s Bazilikası, Old Royal Palace gibi pek çok nokta var. Ayrıca aşağıda bahsedeceğimiz Ulusal Galeri’nin 6 lokasyonundan biri de burada yer alıyor. Son olarak Golden Lane’i de gördünüz mü burayı büyük ölçüde keşfetmiş olursunuz. Golden Lane, zamanında Kafka’nın 22 numaralı evde yaşadığı, tarihi oldukça eskilere dayanan pek şirin bir sokak.

*Bu saydıklarımızdan hangilerini gezmek istediğinize göre uygun bir bilet alabilirsiniz. Bilet fiyatlarına ve detaylara şuradan göz atabilirsiniz.

Prag Çek Cumhuriyeti
Prag gezisi
Strahov Manastırı ve Strahov Kütüphanesi

Yürüdüğünüz onca yol, çektiğiniz çile yetmedi mi? Daha fazla yorulmak, iyice perişan olmak mı istiyorsunuz? Hiç sorun değil, OitheBlog yanınızda. Oturmaya mı geldik, bırakın o elinizdeki birayı, isteyin hesabı, gezmeye devam. Kale tarafına tırmanmak yetmediyse biraz daha tırmanalım, rotayı Strahov Manastırı’na doğru çevirelim. Hazır kaleye kadar tırmanmışken birazcık daha gayretle sizi harika bir yere götüreceğiz. Belki yürüyerek çıkarsanız yolda bize küfrü basacaksınız ama, sonra o dünyanın en güzel kütüphanelerinden birini görünce biraz sakinleşirsiniz bizce. Strahov Manastırı’nın tarihi, 1140 yılına dayanıyor. NE DEDİĞİMİZİN FARKINDA MISINIZ? BİN YÜZ KIRK YILI. Manastır kapsamında “Church of the Assumption of the Blessed Virgin Mary” (45 dakika sürdü şunu yazmak ya) ve Strahov Galerisi’ni görebilmeniz mümkün. Ancak burada hem bu görebileceğiniz yerlerden, hem de buraya çıkarken göreceğiniz çılgın şehir manzarasından bile rol çalan bir yer var ki, o da Strahov Kütüphanesi. Tartışmasız bir şekilde hayatımızda gördüğümüz en güzel kütüphanelerden biri olan bu kütüphanede gözden kaçırmamanız gereken iki nokta Teoloji ve Felsefe bölümleri. Zaten başka bölüm yok ki ya, neyse.

*Kütüphane içinde fotoğraf çekebilmeniz mümkün, ancak bunun için ekstra ücret ödemeniz gerekiyor. Öyle gizli gizli çekmeye çalışmayız, emeğinize yazık. Ayrıca söz ettiğimiz iki alanın içine giremiyorsunuz, yalnızca kapıdan inceleyebiliyorsunuz.

*Manastıra doğru çıkarken solunuzda gördüğünüz Eiffel Kulesi terk şey: Petrin Tower. Ziyaret etmek isterseniz oraya da gidebiliyorsunuz. Biz gitmediğimiz için hakkında daha fazla bilgi veremiyoruz, burada sallamasyon bilgi olmaz. Bir de ilginizi çekerse manastırın içinde Minyatür Müzesi mevcut, o saatte kapalı olduğu için göremedik, dolayısıyla özellikle öneremeyeceğiz.

***Bu noktaya kadar size Prag’da kocaman bir turistik gün planlamış olduk. Bu noktadan itibaren düzenli rota formatından çıkıyoruz, nereyi hangi gün gezeceğinizi kendiniz organize etmeniz gereken noktaya geçiyoruz. Artık büyüdünüz, kuş yuvadan uçtu, kendi ayaklarınız üzerinde durmayı öğrenmelisiniz………..

Çek Cumhuriyeti
Letna Park

Letna Park’ı bir turiste soracak olursanız manzaradan, bir lokale soracak olursanız ise çok yüksek ihtimalle beer garden’lardan (bira bahçesi deyince bi’ saçma geldi, İngilizce yazdık) bahseder. Sizin hangisi daha çok ilginizi çeker bilemiyoruz ama, her halükarda buraya yolunuzu düşürmek isteyebilirsiniz. Burası özellikle yazın ve güzel havalarda Praglıların vakit geçirdiği, hatta Bira Festivali’nin vuku bulduğu, aynı zamanda dev bir metronomu da görebileceğiniz bir park. Hatta öğrendiğimiz kadarıyla 1955 – 1962 yılları arasında bu metronomun yerinde dev bir Stalin heykeli yer alıyormuş. Letna Park aynı zamanda Prag’da yer alan köprüleri sıralı olarak tepeden görebileceğiniz noktalardan birisi de olduğu için, fotoğraf çekebilmek adına da bol bol ziyaret ediliyor. Artık ne sebepten uğrarsanız kardeşim işte, şuraya gitmek için 50 tane sebep verdik size, yetmedi mi?

-Eğer uğramak ve tadını çıkarmak isterseniz Prag’ın en büyük şehir parkı olan Stromovka Park pek de uzağınızda sayılmaz.

prag gezilecek yerler (2)

Prag gezisi
İspanyol Sinagogu prag (2)
Josefov (Jewish Quarter)

Prag’ın çok iyi bir şekilde korunmuş tarihi Yahudi Mahallesi olan Josefov’u şöyle bir detaylıca anlatma kararı alsak emin olun en az 3-4 sayfa yazı çıkarı. Korkmayın, öyle yapmayacağız, artık başka bahara… Eğer burayı detaylıca gezmek gibi bir niyetiniz varsa, gitmeden önce mutlaka çeşitli kaynaklardan araştırıp bilgi sahibi bir şekilde gitmekte kesinlikle fayda var, aksi takdirde “ay ne güzel yapmış adamlar yaaaa” demenin ötesine geçemezsiniz, bizden söylemesi. Efenim Josefov bölgesi görsel/mimari açıdan gerçekten müthiş. Pahalılıktan gözlerinizi yaşartacak ve cüzdanınıza sarılıp yerlerde ağlamanıza sebep olacak Parizska Caddesi ve civar sokaklarının güzelliği kesinlikle tartışmaya açık bir konu değil. Ancak bu bölgede yalnızca aylak aylak sokaklarda dolaşmak yeterli değil. Avrupa’nın en eski aktif sinagogu olan Old New Synagogue, Pinkas Synagogue, binlerce kişinin yattığı ve yer olmadığı için mezarların üst üste şekilde yer aldığı Eski Yahudi Mezarlığı ve mimarisine hayran kalacağınız El Hamra dublörü İspanyol Sinagogu bu bölgede mutlaka görmeniz gereken yerler. Vaktiniz az ise bu sinagoglar arasından direkt İspanyol Sinagogu’na yönelin ve içini de görmeyi ihmal etmeyin. Ayrıca Franz Kafka’nın bir heykeli de bu bölgede yer alıyor.

*Yukarıda saydığımız tüm bu yerlere girebilmek için tek bir bilet alabiliyorsunuz. Bunu internetten almak durumunda değilsiniz, örneğin İspanyol Sinagogu’nun girişinden kolaylıkla edinebilirsiniz. Konuyla ilgili daha detaylı bilgi için şuraya tık tık.

*Yukarıda bunca sinagogdan söz etmişken kesinlikle atlamamanız gereken inanılmaz güzel bir sinagogu daha bu bölgede olmamasına rağmen yazmadan geçmeyelim: Jerusalem Sinagogu. Jubilee Synagogue diye de geçiyor. Mutlaka görmeniz gerek, yukarıda söz ettiğimiz bilete dahil.

Prag Dancing House
Dancing House

Hani şu cart curt karşınıza çıkan “dünyanın en ilginç binaları” listeleri vardır ya, şayet Prag’a gidiyorsanız Prag’da gezilecek yerler listenize bunlardan birini de ekleyebilirsiniz. Dancing House adından da çağrışım yapacağı üzere dans eden bir kadın ve erkeği anımsatacak biçimde yapılmış. (anımsatmıyorsa sorun sizde, biraz dönün dolaşın, anımsatır) Hatta direkt olarak Fred Astaire ve Ginger Rogers ikilisinden esinlenilerek yapıldığı söyleniyor. Binanın her katını gezebilme imkanınız yok, ancak üst katındaki terasa çıkılabiliyor-imiş. Ayrıca içinde konaklayabilme imkanınız da var, çünkü 2 katı otel olarak kullanılıyor. Biz dışarıdan bakmakla yetindiğimiz için işin o kısmıyla ilgili pek bir fikrimiz yok, ilginizi çekiyorsa araştırma kısmı sizde.

Prag müzeleri
Pragda gezilecek yerler (2)
Ulusal Galeri

National Gallery of Prag’ı offline haritanızda işaretlerken (yazar burada harita indirmeden gitmeyin demek istiyor) bir anda işlerin karıştığını göreceksiniz. Allahtan biz varız da bu işi daha masa başında çözeceksiniz arkadaşlar….. Ulusal Galeri’nin tam 6 farklı binası var ve her birinde farklı eserler sergileniyor. Bu 6 lokasyonun içinden ilginizi çekenleri tespit edip ona göre ziyaret edebilirsiniz, onları da şöyle bırakalım. Bu arada, eğer bir sanat aşığıysanız ve vaktiniz varsa hepsini ziyaret etmenizi sağlayan tek bir bilet mevcut ve hepsine tek tek bilet almaktan daha ucuza geliyor, aklınızda bulunsun.

*Trade Fair Palace Lokasyonu: Bizim Prag Ulusal Galerisi kapsamında ziyaret ettiğimiz lokasyonlardan. 5 kattan oluşuyor ve her kat farklı bir döneme/farklı sanatçılara odaklanıyor. Çek sanatçıların işlerini görmek istiyorsanız 2, 3 ve 4. katlara yönelebilirsiniz. 1. Katta ise dünya çapında ünlü sanatçıların çalışmaları mevcut. Mucha, Renoir, Gustav Klimt, Munch, Miro gibi isimlerden bahsediyoruz, görmeden dönmeyiniz, dönenleri uyarınız efenim.

*Kinsky Palace Lokasyonu: Ulusal Galeri kapsamındaki binalardan bir diğeri. “Asian and African Art” odaklı. Ancak bizim burayı her Prag gezimizde ziyaret etme sebebimiz daha çok geçici sergileri ile ilgili. Bundan birkaç sene önce Salvador Dali’ye denk gelmiştik. Bu gidişimizde ise Gerhard Richter sergisine denk geldik. Artık şu iki ismi duyduktan sonra sorgusuz sualsiz gidersiniz diye tahmin ediyoruz. Zaten yukarıda söz ettiğimiz Old Town Meydanı’nda bulunduğu için yolunuz buraya kesinlikle düşecektir.

Prag’da gezilecek yerler
Mucha Müzesi

Şayet sanata özel bir ilginiz yoksa, Alphonse Mucha’yı tanımadığınızı zannediyor olabilirsiniz. Fakat aslında tanıyorsunuz. Daha önce oturduğunuz 10 kafeden 2’sinde bu adamın bir eseri duvarda asılı değilse bizim adımız da OitheBlog değil. Tabii koskoca sanatçıyı böyle “işte kafelerde gördüğünüz adam diye anlatacak değiliz. Kendisi Art Nouveau (şunu yazabilene de aşk olsun ya) akımının en iyi temsilcilerinden biri olarak biliniyor ve özellikle poster/tiyatro afişi çalışmaları ile tanınıyor. Asıl başarısını da Paris’te yaşadığı dönemdeki çalışmaları ile yakalıyor ve bunlardan bazılarını Prag’daki Mucha Müzesi’nde görebilme imkanınız var. Zaten oldukça küçük sayılabilecek bir müze, dolayısıyla vakit sıkıntınız varsa bile şöyle bir hızlıdan gezebilirsiniz. Ayrıca hoşunuza gideceğine son derece emin olduğumuz için müze mağazasına uğramanızı da şiddetle tavsiye ediyoruz, zira çok güzel afiş ve posterler edinebilirsiniz.

-Her gün 10:00 / 18:00 arası açık. İçeride fotoğraf çekmek yasak, aklınızda bulunsun.

Prag’da gezilecek yerler
Dox Prag
DOX

Eğer çağdaş sanatla ilgileniyorsanız yukarıda bahsettiğimiz 1-2 yere ek olarak DOX’u da kesinlikle listenize almalı, hatta mümkünse listenizin üst sıralarına taşımalısınız. Aranızda bizi Instagram’dan da takip edenler varsa story’de size de gezdirmiştik, oradan hatırlayabilirsiniz, çoğunuzun bayağı ilgisini çekmişti. Buradaki sergiler sık sık değişiyor ve büyük bir alan olduğu için çoğunlukla birkaç farklı sergiyi bir arada gezebilme fırsatınız oluyor, üstelik bizim denk geldiğimiz program gerçekten müthişti ve DOX’ta resmen saatlerimizi geçirdik. Eğer gitmeden önce programı kontrol etmek isterseniz şuraya göz atabilirsiniz.

-Adres: Poupětova 1. / Salı günleri kapalı. Giriş: 180 CZK. Öğrenciye 90.

Prag Zizkov Tv Tower
Zizkov Bölgesi 

Zizkov bölgesi Prag’da gezilecek yerler listemizdeki en popüler, en hip bölgelerinden biri. Öğrencilerin, sanatçıların, müzisyenlerin akın ettiği, hipsterların cirit attığı, yeni yeni mekanların açılıp durduğu, gece hayatı ve barlar açısından da zirve yapmış, üstelik pek de turistik sayılmayacak bir nokta. Bu sebeple öyle Zizkov’a gideyim de sokaklarında dolanayım demekten çok, biraz daha nokta atışı tercihler yapmanızı gerektiren bir yer olduğunu da söyleyebiliriz. Merak etmeyin, Prag yeme içme notlarımızda ve Prag gece hayatı rehberimizde Zizkov’da nerelere gidebileceğinizden söz ettik bile.

Zizkov tarafına gitmeden önce bilmeniz gereken en önemli konulardan biri, adının “JİŞKOV” diye okunduğu. Çünkü olur da yolda birine “beyler, ağalar, Zizkov ne tarafta” diye yazıldığı gibi okuyarak soracak olursanız hiçbir şey anlamadan suratınıza bakıyorlar. Zizkov’a ulaştıktan sonra ise buradaki kutup yıldızınız olarak Praglıların “ucube” olarak adlandırdığı (bir yerden tanıdık geliyor ama tam şey yapamadık) ve pek de sevmediği Zizkov TV Kulesi’ni baz alabilirsiniz ki, kendisi zaten şehrin pek çok noktasından görünüyor.

Karlinske Namesti Prag
Karlinske Namesti, Prag

Prag Karlin Bölgesi
Karlin Bölgesi

Hazır bir bölgeden söz etmişken, diğerini de es geçmeyelim, Karlin tarafları da bu aralar yine hipster akınına uğramış, aslında şehrin eski ve sonradan adam edilmiş bölgelerinden. Yine bir dolu mekan, yine gençlerin akın ettiği, turistlerin yeni yeni keşfetmeye başladığı bir bölge. Bölgenin göbeği sayılabilecek Karlinske Namesti, yani Karlinske Meydanı’na ulaşacak olursanız, zaten çok yüksek ihtimalle dikkatinizi çekecek olan Church of Saints Cyrill and Methodius’u es geçmeniz mümkün değil. Evet kilise zaten yeterince ihtişamlı ve güzel, ancak asıl meselemiz bu değil. Bu kilisede zamanında binlerce insanın ölümünden sorumlu olan Nazi liderlerinden biri olan Reinhard Heydrich’i (bu dönemde ülke Nazilere teslim halde ve bu herif de ülkedeki Nazileri temsil eden en yüksek rütbeli kişi) öldüren kişiler, Nazilerden bu kilisede saklanıyorlar. Dolayısıyla bu kilisenin sembolik bir yönü de var. Bunun dışında bölgede uğramak isteyebileceğiniz birkaç mekan da mevcut, onları zaten Prag yeme içme notlarımızda anlattık.

Pragda gezilecek yerler
Nazım Hikmet Prag
Holesovice Bölgesi

Bu “hip” bölge işini sevdiğiniz ve alternatif yerleri keşfetmekten hoşlandığınızı bildiğimiz için son bir bölgeyi daha anlatmadan geçmek istemiyoruz: Holesovice. Burası da yine son dönemlerde popüler hale gelmiş, yine pek de turistik sayılmayacak bir yerleşim alanı bölgesi. Pek çok galeri, etkinlik alanı, “art space” ve konsept mağaza bu bölgede yoğunlaşmış durumda. Öyle ilk görüşte aşk yaşayacağınız, aman ne kadar şahaneymiş diyeceğiniz bir tarafı yok, tam bir tanısanız seversiniz bölgesi diyebiliriz. Yazı boyunca size söz ettiğimiz birkaç galeri ve yine yeme içme bölümünde söz ettiğimiz birkaç mekan zaten hali hazırda bu bölge dahilinde yer alıyor, bizim rotamızı izleyecek olursanız zaten bu bölgeyi keşfe çıkmış olacaksınız.

*Kapalı olması ve havanın kötü olduğu bir güne denk gelmemiz sebebiyle aktif bir gününü yakalayamadığımız “The Prague Market” da bu bölgede yer alıyor. Şayet buraya da yolunuzu düşürecek olursanız Jatka78, Trafo Gallery ve belirli aralıklarla gerçekleşen Mint Market (bizim Souq benzeri) de bu alan kapsamında. Gitmeden önce programlarını kontrol etmeyi ihmal etmeyin, yoksa Asyalı satıcılarla çay içtiğinizle kalırsınız.

Prag'da gezilecek yerler (3)
Ulusal Tiyatro

Prag’la ilgili rastgele 3-5 tane şey sayacak olsanız, eminiz aklınıza gelecek sözcükler arasında opera, bale, tiyatro gibi şeyler de olacaktır. Dolayısıyla ihtişamlı Ulusal Tiyatro binasını görmek isteyebilir, hatta mümkünse içeride bir şey izlemek için vakit bile ayırabilirsiniz. Şayet vaktiniz kısıtlıysa burayı özellikle gece görmenizi tavsiye ederiz. Hazır konu açılmışken güzel bir bilgi eklemeyi de unutmayalım, Prag, Mozart’ın Viyana ile birlikte en sevdiği şehirlerden biriymiş ve daha önce kendisinin yönettiği birçok eseri de Prag’da sahnelenmiş ve tabii ki büyük ilgi görmüş. Günümüzde ise zaten Prag bu gibi alanlarda da şanı alıp yürümüş bir şehir olarak biliniyor.

*Buraya kadar gelmişken süper bir bilgi daha verelim, Cafe Slavia’nın yakınlarındasınız. Burası Nazım’ın Prag’da kaldığı dönemlerde sık sık gittiği, şiirlerini yazdığı bir kafe. Aynı zamanda içeride Nazım Hikmet’in bir fotoğrafı da mevcut. Biz gittik gördük, duygular sel oldu……..

Prag'da gezilecek yerler (2)
Nove Mesto

Şehrin Old Town diye adlandırdığımız bölgesi olduğu gibi, bir de New Town yani Yeni Şehir bölgesi var. Tabii öyle şehirden uzakta, Lost in Translation sahnesi gibi plazaların ortasına düşecekmişsiniz izlenimi yaratsa da, aslında Old Town’da cirit atarken aniden kendinizi New Town, yani Nove Mesto tarafında geçmişken bulabiliyorsunuz. Peki buraya geldiğinizi nasıl anlayacaksınız? Şöyle: Şayet Vaclavske Namesti, diğer adıyla Wenceslas Square’e ulaştıysanız, aslında Nove Mesto’ya da ulaştınız demektir. Bu bölge ve civarında aynı zamanda Ulusal Müze’nin bir lokasyonu daha, State Opera Binası, yukarıda söz ettiğimiz Mucha Müzesi gibi birçok turistik nokta da yer alıyor. Prag’ın ana alışveriş caddelerinden biri sayılabilecek ancak Türkiye’den çok da farklı bir şeyle karşılaşmayacağınız Na Prikope Caddesi de yine bu bölgede.

Prag gezi notları (2)
Prag gezi notları
Ulusal Kütüphane (Klementinum) ve Belediye Kütüphanesi

Biliyorsunuz, gittiğimiz şehirlerde kütüphaneleri gezmeye bayılıyoruz. Bundan mütevellit herkesin “kızlar sizin mutlaka gitmeniz lazım” dediği Klementinum’a resmen koşarak gittik ancak “OitheBlog’a TADİLAT ŞOKU” haberiyle sarsıldık. Maalesef burası bir süre tadilatta olacağı için biz de efendi gibi Belediye Kütüphanesi’ne doğru yola koyulduk. Burada da hepinizin bayıldığı bir sanat eseriyle karşılaşmış olduk: Bir kitap kulesi! Slovak sanatçı Matej Kren’in “Idiom” adlı çalışması, Municipal Library of Prague’ın hemen girişinde yer alıyor ve herhangi bir ücret ödemeden görebiliyorsunuz. İçine kafanızı uzatmayı ihmal etmeyiniz.

Prag gezilecek yerler
David Cerny ve Prag’da Görebileceğiniz Çalışmaları

Prag gezisine çıkmadan önce bizi en heyecanlandıran konulardan biri de tartışmasız bir şekilde David Cerny’nin çalışmalarını görecek olmaktı. Kendisi Çek Cumhuriyeti çıkışlı en ünlü heykeltıraşlardan olmakla birlikte, aynı zamanda muhalif ve alaycı yönü ile bilinen bayağı acayip bir adam, dolayısıyla mutlaka, bakın MUTLAKA eserlerini görmeniz lazım. Tabii böyle bir adamın eserlerini gidip de öyle efendi gibi müzede görmek olmuyor, kendisi şehrin dört bir yanına eserlerini bırakmış durumda. Bunların bazıları dönemsel, bazıları kalıcı işler. Bulabildiklerimizi ve gidip görebileceklerinizi yerleriyle birlikte paylaşmadan geçmeyelim:

*Futura Center – Brown Nosing (Holeckova 789/49)
*Embryo (Old Town’daki Tricafe’nin karşısında kalan binada)
*Man Hanging Out / Freud (Husova ve Betlemske Namesti kesişimi, tepenize bakın)
*Head of Franz Kafka (Spalena 22’ye ulaşıp ortadaki meydan gibi yere kafanızı uzatın)
*The Piss (Kafka Müzesi’nin önü)
*
Babies (Museum Kampa’nın önü)
*Adını bilmediğimiz ürkütücü bebekler (Zizkov TV Kulesi)

Franz Kafka Prag
prag gezilecek yerler (3)
PRAG İLE İLGİLİ BİR TAKIM İPUÇLARI

*Para bozdurma işini havaalanında yapmayın. Bu konuda ısrarcıyız, çünkü şehirdeki kur oranları ile havaalanındakiler arasında çok ciddi fark vardı. YEMEZLER CANIM.

*Prag güvenli bir şehir mi, adam kesiyorlar mı, YA SİZ HOSTEL’İ İZLEDİNİZ Mİ gibi sorular kafanıza takıldıysa boşverin gitsin. Prag güvenli bir şehir. Sadece çok turistik noktalarda, özellikle Old Town bölgesinde yankesicilik olayları yaygın, ancak bu herhangi bir şehirde başınıza gelebilir, Prag’a özgü bir durum değil. Siz de biraz ayık olun canım, Avrupa’dasınız diye yaymayın hemen, allah allah. (bir an için anneniz gibi hissettik)

*Çek Cumhuriyeti Türk vatandaşlarına vize uyguluyor, tahmin edebileceğiniz üzere Prag’a giderken Schengen vizesi almanız gerekiyor. Kırdın bizi…..

*Prag’da gezilecek yerler yazısı yazmışsınız da Prag’da alışveriş konusundan söz etmemişsiniz diyorsanız edelim. Pragbize kalırsa bu konuda pek umut vaat eden bir şehir değil, ancak Na Prikope Caddesi alışveriş konusunda en ünlü caddelerden, aklınızda bulunsun.

12 Comments

  • Harika bir yazi olmus! 2009’da Prag’a is amacli 4-5 kez gittim. Su konuya ben de katiliyorum, evet is icin gidince zaten birsey yapmaya zaman kalmiyor. Benim tavsiyem ek olarak, merkez disindaki yerlere mesela Karlovy Vary’ye (Ataturk un gittigi kaplicalarin oldugu yer) de gidin. Hele ki kışın şahane bir yer. Bir de Prag kalesi gece turlarina katilin:) Ghost tur diye geciyor, yeniden gidersem ben de web sitemdeki gezi yazisini güncelleyecegim:)

  • Çok iddiali konuşmuşsunuz *Biz bu şehri sevmeyecek bir insan tanımıyoruz, tanımak da istemiyoruz, kendinize gelin!* tarzı.
    Tallinn gibi süper güvenli, ucuz, yankesicilik olaylarının olmadığı, para bozdurma derdi olmayan, görece güzel mutfağı olan, Avrupada en iyi korunmuş old town’i olan bir şehir varken, turist manyağı olmuş Prag’ın adı bile geçmez.
    +vizesini almak yüzlerce kat daha kolay.

    Belirteyim dedim. Giderseniz bana hak vereceksiniz zaten 🙂

  • Biz Prag’da baya Uber kullandık taksi yerine ve çok daha rahat oldu arabaya ihtiyaç olan zamanlarda. Fiyatı da gayet uygun. Özellikle havalimanı icin tavsiye edilir.

  • Ufak bir düzeltme siz kiliseleri karıştırmışsınız. Heydrich’in suikastçileri Karlín’deki değil Nové Město’daki (Prag 2) kilisede sakladılar. Kurşun izleri de hala görülebiliyor.

  • Merhaba , yazılarınıza bayılıyorum . Biz de 11 kasım’da Prag’a gideceğiz. Zamanımız kısıtlı , herkes Karlovy Vary’e gitmeden dönmeyin dedi ama ben emin olamıyorum. Siz gittiniz mi ?

  • Merhaba,
    Buhaftasonu Prag’ dayız sizin ayak izlerinizi takip edeceğiz:) Biz Lizbon’uda sizinle gezdik zaten.Tekrardan teşekkürler yazı için.

  • Merhaba, öncelikle yazı ve güzel bilgiler için teşekkürler. 2 gün sonra ilk kez Prag’da olucam ve gezilecek yerlerin çoğunun ne kadar olduğunu yada ne kadarı ücretsiz bilmiyorum. Prague Card / City Pass gibi bir şey almama gerek var mı sizce? Bir de ben de gittiğim şehirlerde genelde yürüyen biriyim, çok uzak noktalar arası metro kullanırım, Prag’da ne kadar metro kullanmaya ihtiyaç duyarım?

  • Prag ilk gittiğimizde, belki de Vİyana’dan geçtiğimiz için, ısınamadığımız ama zamanla alıştığımız ve sevdiğimiz bir yer olmuştu. Biz Praha 2 bölgesinde kalmıştık. Evimizin yakınında Metro ile Müstek istasyonuna 2 durakta geliyorduk.

    Yaşadğımız en ilginç an Letna parkına çıkmamız oldu. Biz parka yol kenarından ağaçların arasındaki bir patikadan çıktık. Gayet dik, uzun ve terletici bir yoldu. Herkesin nasıl bu yolu tırmandığına şaşırmıştık. Çünkü çok insan vardı.
    35 Korunaya biramızı içtikten sonra insanlar arasında yürürken merdivenleri gördük 🙁 Evet merdivenlerden çok rahat geliniyormuş.

    Gene olarak izlenimiz şehrin Viyana’dan çok da ucuz olmadığı yönde olmuştu. Biz yeme konusunda sıkıntı çektik. Müstek metro durağının orada yer alan bir mekan bize çare olmuştu. 90 korunaya baston ekmeye sandiviç, ev yapımı ice tea ve papates yiyebiliyorduk. Deneyin deriz.

  • önümüzdeki hafta prag’a gidiyoruz ve prag hakkında yazılmış blogları okuyorum epeydir. sizin kadar ayrıntılı ve güzel anlatan başka bir blog görmedim şu ana kadar. gerçi bütün yazılarınız için geçerli bu. teşekkür ediyorum şimdiden, çok faydası olacak burada okuduklarımın bana.

  • Merhaba, yazınız için çok teşekkürler. Prag gezimizi belirttiğiniz rotayı takip ederek yaptık. Ayrıntılı ve bilgilendirici yazılarınız bize çok yardımcı oldu. Seyahatlerimiz için ilk durak Oİ! 🙂

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir