Oturmaya mı Geldik: 2017’de Kaçırmamanız Gereken 5 Popüler Etkinlik

Yeni bir sene geliyor ve yeni etkinlikler, yeni konserler de yavaş yavaş piyasaya düşmeye başladı. Bu sefer gaza gelip biletleri önceden kapmaya kararlıyız, çünkü aksi takdirde hiçbir şeyin bileti kalmıyor ve biz de televizyondan çaresizce izlediğimizle kalıyoruz. Yurtiçi ya da yurtdışı fark etmeden neye hevesleniyorsak hepsinin önceden küçük çaplı bir listesini çıkararak olaya girizgahı yapalım dedik ve senenin en baba etkinliklerinden birkaçını aşağıda derledik. Aşağıda göreceğiniz tüm etkinlikler için Pop Event üzerinden bilet alabilir ve özellikle yurtdışında gerçekleşecek olanlar için “ay yanlış bir şey mi yaparım” ya da “sahte bilet mi alırım” paniği yaşamadan sakince biletinizi kapabilirsiniz.


Roland Garros Paris

Roland Garros – Paris  

Dünya çapında en çok takip edilen ve en önemlilerden kabul edilen tenis turnuvalarından biri olan Roland Garros ya da birçoğumuzun aşina olduğu ismiyle French Open için bilet kapmak istiyorsanız bir süre önceden olaya girişmeniz gerekiyor. 2017’de Rolan Garros Turnuvası 22 Mayıs – 11 Haziran tarihleri arasında Paris’te gerçekleşecek. Bu arada siz de bizim gibi turnuvanın ismine tutulduysanız açıklayalım, Roland Garros 1. Dünya Savaşı’nda görev almış ve kahraman olarak kabul edilen bir havacının adı. Turnuvanın kökeni ise 1800’lü yılların sonlarına kadar dayanıyor.


Şampiyonlar Ligi Finali

Şampiyonlar Ligi Finali – Cardiff  

Hadi çabuk, girin Youtube’a, yazın Champions League theme song, verin sesi, bu satırları onun eşliğinde okuyun. Bakın doğruyu söyleyelim, biz bu futbol işine çok hakim olmadığımız için dedik ki futbola gönül vermiş arkadaşlarımızı bi’ arayıp danışalım, bakalım bu konuyla ilgili ne düşünüyorlar. Aradığımız ve “Şampiyonlar Ligi finaline gitmek ister miydin?” sorusunu sorduğumuz her erkekten şu tepkiyi aldık: HEELÖLLÖLÖL. Bu evet, gitmek için çıldırırım anlamına geliyor. Yani? 2017 yılı için Avrupa’nın en büyük futbol olayını izleyebilmiş olmanın vereceği hazzı biz bile anladık, size övmemize gerek yok diye düşünüyoruz.

Ronaldo Messi El Clasico

Real Madrid v FC Barcelona – Madrid

“Öff yeter artk Barkın maç izlmk istmyrm” diye trip atan kız arkadaşınızı ya da “abi ben eskrim seviyorum ya futbol çağımızın hastalığı…” diyen dostunuzu bile bir şekilde gitmeye ikna edebileceğiniz El Clasico’yu yerinde izlemekten daha güzel bir şey olabilir mi? Biz bile futbolla pek ilgili insanlar olmamamıza rağmen Madrid gezimizde gidip bir maç izlemek, o atmosferi görmek lazım diyerek kendimizi tezahüratlar yaparken bulmuşken sizin kaçırmanıza gönlümüz el verir mi? Arda Turan’ın varlığı sizi yeterince gaza getirmiyorsa Ronaldo vs Messi diyerek son noktayı koyalım, 2017’de kaçırılmaması gereken etkinlikler listesine tartışmasız bir şekilde adını yazdırır, affetmeyin.

Euroleague Final Four İstanbul

Euroleague Final Four – İstanbul

2017 yılında Eurolague Final Four’a İstanbul’un ev sahipliği yapacağı netleştiğine göre hep beraber heyecanlı bir basketbol aşkı sürecine girebiliriz. Üstelik kalkıp Türkiye’den başka bir yere gitmeyi gerektirmediği için üşenmece, sıkılmaca yok. Her sene “bu sene daha aktif olalım abi, şöyle bol bol etkinliğe gidelim” demelerinizi bir kenara bırakıp buna burnunuzun dibindeki bir spor olayından başlamak için süper fırsat!

Andrea Bocelli

Andrea Bocelli – Toskana

Melek sesli Andrea Bocelli’nin herhangi bir konserini izlemekten daha güzel bir şey varsa o da kendisini anavatanı İtalya’da izlemektir! Bocelli’yi bilmeyen, sevmeyen, arada bir de olsa açıp dinlemeyen var mıdır bilemiyoruz ama, şayet kendisiyle tanışmıyorsanız önce bir açıp dinleyin, sonra ne demek istediğimizi çok daha iyi anlayacaksınız. Konuyla hiç alakanız olmasa dahi Bocelli popüler kültür aleminin en tanınan hobbit’i Ariana Grande ile bile düet yapmış arkadaşlar, nasıl bilmeyebilirsiniz? Neyse, tamam çemkirmiyoruz, ama hem Toscana’yı keşfetmek, hem de Bocelli’yi İtalya’da dinlemek inanılmaz bir deneyim, kaçmaz.

Bonus!

Formula 1 Monaco

Formula 1 – Monaco

Bizi az biraz tanıyanlar bilir, Monaco ile pek iyi anlaşamamak, kendisini pek de sevememek gibi bir problemimiz var. Ama oraları dolaşırken aklımızdan geçen şey tam olarak şuydu: Buraya Formula 1 zamanı gelmek lazım, o zaman şehrin bütün atmosferi çok daha farklı oluyordur. Nitekim hala öyle düşünüyoruz, zira konuyla en ilgisi olmayan insan bile bir şehrin sokaklarının yarış pistine dönüştüğü görmek ister herhalde di mi?

Yukarıda da söz ettiğimiz gibi, tüm bu etkinliklerin biletlerini Pop Event üzerinden edinebilirsiniz. Daha önce başka bir site aracılığıyla yurtdışında gerçekleşen bir etkinlik için kandırılarak sahte bilet alıp büyük bir karmaşaya sürüklenen kişiler olarak biz bir etkinliğe tutulduk mu artık direkt Pop Event’e dadanıyoruz, kendilerine güvenimiz tam.

*Bu bir reklam içeriğidir.

1 Comment

  • Oitheblog keeps you up-to-date. Nice to know what’s going on around. 🙂

    Memleketin gündemi öyle yoğun ki, dünyada neler olup bittiğini takip edecek kafa kalmadı. Sayenizde biraz haberdar olduk. Bocelli konserine de gidilirdi aslında… Eminim muhteşem olacaktır.

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir