Vilnius Gezi Rehberi: Biraz Sosyalizm, Biraz Frank Zappa ve Bol Bol Pancar

vilnius old town

Tam bir çok gezen insan klişesi olan “Avrupa’nın her yeri aynı yeaaaeaa, Avrupa sıktı yeaaaeaa, değişik yerlere gitsenize yeeeaaea”ya maruz kalmalarımızın zirve yaptığı bir dönemde hangi çılgının bize zincir vuracağına şaşa şaşa yine bir Avrupa şehrine doğru yola çıktık: Vilnius. Tabii ki Avrupa’nın her yeri aynı değil arkadaşlar öyle saçma şey mi olur? Evet çoğunda bir Old Town bölgesi, birkaç ana müze ve kıskanılası mimari mevcut onda anlaşabiliriz. Bundan yola çıkarak olsa olsa “Avrupa şehirleri genel olarak aynı tarzda gezilebiliyor” gibi bir genelleme yapılabilir. O da belki.  Bambaşka kültürler, bambaşka tarihlerden bahsediyoruz, nasıl olur da Avrupa’ya yakın yaşıyoruz diye her Avrupa şehrine aynı muamelesi yapabilirler biz hakikaten anlayamıyoruz. Neyse, fazla çemkirmeyelim ve bu saçma tezi çürütmek üzere size biraz Vilnius anlatalım.

Yazının başlığını okuyunca yine ne diyor bunlar diye düşünmüş olabilirsiniz, konu muhtemelen yazıyı okudukça kafanıza netleşecek. Şimdilik başlık kafanıza “potansiyel uzaklara bakmalı 8 ödüllü sanat filmi adı” gibi kalsın. Özet geçecek olursak Vilnius tam olarak “utanır insan böyle güzel olunur mu” konseptli şehirlerden. (bu ara kalitesiz pop referanslarımızla göz dolduruyoruz di mi?) Litvanya ise ülkemizde hakkında çok şey bilinmemesine rağmen aslında 2. Dünya Savaşı’nın göbeğinde kalmış ve hatta yıllarca Sovyetler Birliği’nin bir parçası olarak varlığını sürdürmüş, çok ciddi süreçlerden geçmiş bir ülke. Dolayısıyla başkent Vilnius’un güzelliği ve şirinliği bir yana, burada öğreneceğiniz çok şey var. Üstelik belki şimdi sosyalizmin s’si geçmiyor ama, aslında vakit geçirdikçe şehirde SSCB’nin etkilerini görebilmeniz mümkün. Aşağıda anlatacağımız KGB Müzesi‘ne ve Uzupis‘in oluşumuna bu dönemin etkileri büyük. Gönül isterdi ki o günlerden bu zamana şöyle heykeller, böyle eserler kalmış diyelim ama, hepsi kaldırılmış tabii . Burası öğrencisi bol, İngilizce konuşabilenle sık karşılaşılabilir bir şehir olduğu için her şeyi kendi kendinize çözmeniz gerekmiyor, insanlarla kolaylıkla yakınlık kurabiliyorsunuz. Ayrıca bir başka yazıda detaylıca söz edeceğimiz ama aşağıda şöyle bir özet geçtiğimiz Uzupis Cumhuriyeti gibi çok acayip bir oluşumu da içinde barındırıyor ki, Vilnius’a ayak basmayıp buradan haberdar olmasaydık kendimizi bayağı eksik hissederdik! Buyursunlar efenim, karşınızda Vilnius Gezi Rehberi!

*Efenim buradan sevgili Vilnius Turizm Ofisi’ne, sevgili George East’e ve bizi ağırlayan Comfort Hotel’e teşekkürlerimizi sunuyoruz. Bu şahane geziyi ve sayfa sayfa yazdığımız Vilnius Gezi Rehberi ‘mizi onlara borçluyuz.

*Vilnius’a yaklaşık 25 km uzaklıkta ve Karay Türklerinin yaşadığı yer olan Trakai ile ilgili de şöyle bir yazımız var. Ayrıca yukarıda da söz ettiğimiz KGB Müzesi ve Uzupis Cumhuriyeti o kadar ilgimizi çekti ki onlarla ilgili de daha detaylı yazı yazmadan duramadık.

vilnius litvanya
Vilnius Gezi Rehberi: Vilnius’a Ne Zaman Gidilir & Vilnius’ta Ne Kadar Kalınır? 

Vilnius’a ne zaman gidilir sorusuna hiç kafanızı karıştırmadan net bir şekilde cevap verelim; mümkünse yaz aylarında. Temmuz-Ağustos hava durumu ortalamasının bile 22 derece civarında olduğu bir şehre bir çılgınlık yapıp havanın eksi bilmem kaç derece olduğu kış aylarında gitmeye kalkışırsanız sizi ne aşırı bir miktarda votka tüketmek kurtarabilir ne de en kalın kıyafetleriniz. Tabii ki bir şekilde hayatta kalmayı başaracağınıza eminiz, biz yine birazcık abartıyoruz. Ama şehri en iyi şekilde keşfetmek istiyorsanız ve zatürreye hoşgeldin partisinin VIP misafiri olmak niyetinde değilseniz kış aylarını es geçin deriz. Biz çok zeki olduğumuzu düşünerek yaz ve kış döneminin arasında kalan bir dönemde, Eylül ayının ortasında gitmeye karar verdik ve en kalın kış kıyafetlerimiz ve montlarımızla bile tutunmakta güçlük çektik. Lakin tüm bunları bir kenara bırakıp gaza gelerek kış aylarında gidecek olursanız göğüs gereceğiniz zorluklara karşılık bir bonus geliyor: Vilnius’un inanılmaz güzel görünen karlı hali!

Evet biraz gözünüzü korkutmayı başardığımızı varsayarak diğer sorumuza geçebiliriz. Bunlar hep sizin iyiliğiniz için….. Aslında bu soruyu cevaplamak pek de huyumuz değil, normalde size bir şehirde ne kadar kalınması gerektiğini söylemeyi hiç sevmiyoruz. Çünkü bize “orada 1 gün kalsanız yeter, hiçbir şey yok” gibi önerilerle gelindiğinde ve durumun aslında hiç de öyle olmadığını fark ettiğimizde o kişinin arkasından DEV dedikodu yapıyoruz….. Tabii ki herkesin gezme anlayışı ve ilgi alanları çok farklı. Ama size bir fikir olması açısından şunu söyleyebiliriz: Müzeleri detaylı bir şekilde gezmek, bol bol mekan denemek, Trakai’ye geçmek ve şehri aklınızı yitirmeden sakin bir biçimde keşfetmek niyetindeyseniz Vilnius’a en az 3 gün ayırmanızı önerebiliriz. Ama şöyle hızlıdan bir gezi yapmak ve sadece turistik yerleri gezmek sizi tatmin edecekse amacınıza 1-2 gün içerisinde de ulaşabilirsiniz.

vilnius old town
Vilnius Gezi Rehberi: Vilnius’ta Ulaşım Meselesi

Güzel haber: Vilnius’a İstanbul’dan direkt uçuş mevcut. Üstelik uçuş yaklaşık 2 saat sürüyor, dolayısıyla İstanbul’dan Vilnius’a ulaşım kısmı aslında çok kolay. Gelelim sizi ilgilendirebilecek başka ulaşım konularına.

Vilnius Havaalanı’ndan şehir merkezi yaklaşık 5km uzaklıkta ve ulaşmak için birçok seçeneğiniz olsa da en pratik yolu tren ya da taksi. Taksi 15 Euro civarı tutuyor ve özellikle birkaç kişilik bir grupsanız en mantıklı seçenek olabilir. Ya da Vilnius Havaalanı’ndan şehirdeki ana tren istasyonuna giden treni de kullanabilirsiniz, tren bileti yaklaşık 1 Euro.

vilnius ulaşım
Şehir içinde ulaşım için ise yürümekten bacaklarınızın 3cm kaldığı noktada otobüs veya troleybüs kullanabilirsiniz. Şahsen bizim tekniğimiz bu. Vilnius haritada göründüğü kadar küçük bir şehir değil ve bizim gibi günde 25km yürüyen insanlar için bile yer yer toplu taşıma kullanma ihtiyacı uyandırabiliyor. Otobüs ve troleybüs şehrin birçok noktasına ulaşıyor ama taksi kullanmaya da çekinmenize gerek yok, ücreti birçok Avrupa şehrine kıyasla daha makul. Örneğin bizim şehir içinde gittiğimiz en uzak nokta 5 Euro tuttu. Bu noktada yaşayabileceğiniz tek sorun taksinin kendisini bulmak olabilir, çünkü yolda taksi durdurmak pek yaygın bir durum değil. Tren istasyonu, ana meydanlar gibi noktalarda taksi durağı oluyor ama genel anlamda bu işi taksi çağırarak halletmeniz gerekecek. Restoranlar, barlar, hatta müzeler bile bu duruma gayet alışık, dolayısıyla hiç çekinmeden birinden taksi çağırmasını rica edebilirsiniz. Son çare bizim gibi Türk stili yola atlayıp aniden araçlarına binme tekniği var, kafaları karışıyor ve bir şey diyemiyorlar. Yüzde yüz çalışıyor.

Eğer Vilnius’tan Trakai’ye ya da civardaki diğer şehirlere geçmek gibi bir niyetiniz varsa otobüs terminalinin ve tren istasyonun nerede olduğunu bilmek isteyebilirsiniz. Terminalin ve istasyon Gelezinkelio Caddesi üzerinde karşı karşıya bulunuyor. Biz treni Minsk’ten Vilnius’a geçerken, otobüsü de Trakai’ye geçerken kullanmıştık. Otobüs saatleri için şu siteye, tren saatleri ve biletleri için de şu siteye göz atabilirsiniz.

comfort hotel vilnius
Vilnius Gezi Rehberi: Vilnius’ta Konaklama

Vilnius’ta gezilecek yerler ve önereceğimiz mekanlar şehrin birkaç farklı yerine dağılmış durumda. Gezeceğiniz turistik noktaların çoğu Old Town civarında bulunuyor ve yakınında bir noktada konaklamanız işinizi kolaylaştırabilir. Ancak şöyle bir sorun var, Old Town aslında pek de küçük bir bölge sayılmaz ve önereceğimiz müzeler, akşam yemeği ve içki içmek için gitmek isteyebileceğiniz mekanlar birbirinden yürümeye üşeneceğiniz bir mesafede olabilir. Dolayısıyla her halükarda çareyi taksiye binmekte veya toplu taşıma kullanmakta bulabilirsiniz ve ne noktada konaklayacağınız konusuna pek de takılmanıza gerek yok.

Biz Old Town’un dışında bir noktada kalan Comfort Hotelde konakladık ve gayet memnun kaldığımızı söyleyebiliriz. Çalışanları oldukça sempatik ve yardımseverdi ve odaların temizliği ve ebatı gayet iyiydi. Hatta odanın büyüklüğü konusunda şaşkına uğradık diyebiliriz, zira genelde bu tip otellerin odalarında kendi eksenimizde dönmekte zorluk çekmeye alışkınız. Ayrıca otelde bir “Rock n Roll” teması hakim ve güzel görseller var, genel olarak oldukça modern ve eğlenceli bir ortama sahip. Tek sorunu birçok noktaya yürüme mesafesinde olmaması, ama dediğimiz gibi bunu da taksi veya toplu taşıma ile kolaylıkla halledebilirsiniz.

vilnius street art
Vilnius Pahalı Mı?

Vilnius birçok Avrupa şehrine göre daha uygun denilebilir ama çok ucuz da sayılmaz. Ne kadar güzel açıkladık di mi? Şimdi size birkaç örnekle geliyoruz;

Su: Musluktan içilebiliyor ve her restoranda şişe su bulunmuyor ama denk gelirseniz fiyatı 1.80-2.20Euro civarında.

Kokteyl: 4.50-7 Euro

Bir kadeh şarap: 3-3.50 Euro

Kahve: 1.90-2.50 Euro

Bira: 2.10-3 Euro

Popüler bir restoranda ana yemek: 7-15 Euro (et vb. 12-15 euro civarında)

Eğer Vilnius’ta bol bol müze gezmek ve toplu taşımayı kullanmak niyetindeyseniz bir adet Vilnius City Card almanız mantıklı olabilir. Bu kartla şehirdeki birçok müzeye ücretsiz girebiliyorsunuz ve toplu taşımayı sınırsız kullanabiliyorsunuz. Ayrıca bazı restoran ve cafelerde indirim de sağlıyor. 3 farklı kart seçeneği var; toplu taşımanın dahil olmadığı 24 saatlik kart 15 Euro, toplu taşımanın dahil olduğu 24 saatlik kart 20 Euro ve toplu taşımanın dahil olduğu 72 saatlik kart 30 Euro. Bu kartı satın almanın mantıklı olup olmadığını ziyaret etmeyi düşündüğünüz müzelere göre değerlendirebilirsiniz. Şuradaki sitede hangi noktalara ücretsiz giriş yapabileceğinize ve kartın nerede satıldığına dair bazı bilgiler var, satın almadan önce oraya bir göz atın deriz.

*Eğer Vilnius City Card alacak olursaniz size kart ile birlikte verilen broşürü yanınızda bulundurun. Müzeler ücretsiz giriş için broşürün içindeki “Free Admission” kağıdını kopartıyor.

vilnius gezilecek yerler
Vilnius Gezi Rehberi: Vilnius’ta Gezilecek Yerler

Vilnius keşfine başlamak için en mantıklı nokta Old Town, yani eski şehir bölgesi. Bu bölge hem görmek isteyebileceğiniz birçok turistik noktayı, hem de dolaşıp fotoğrafını çekmek isteyeceğiniz aşırı sevimli sokakları barındırıyor. Hatta aşağıda önereceğimiz birçok noktayı ve mekanı da bu bölgenin kapsadığını söyleyebiliriz. Yukarıda söz ettiğimiz gibi, aslında bu bölge oldukça büyük ve hangi noktasından başladığınızın çok da bir önemi yok. Eminiz gezinizin sonunda zaten çok büyük bir kısmını dolaşacak ve “ya burdan 58. geçişimiz galiba” şüpheleri içinde olacaksınız. Ama biz size yine de es geçmemeniz gereken noktaları paylaşacağız tabii. Vilnius Gezi Rehberi yazıyoruz dedikten sonra yazıyı burada bitiremezdik, siz de haklısınız.

vilnius katedrali
*Katedral Meydanı

Gezilecek yerlere Vilnius’un ana meydanlarından biriyle başlıyoruz, Katedral Meydanı. Hayal gücünüzü biraz zorlayacağız belki ama bilin bakalım bu meydanda ne var? Evet doğru bildiniz, Vilnius Katedrali. Burası ülkenin en önemli Katolik kilisesi. Birçok yangına ve savaşa maruz kaldığı için bayağı tadilat görmek zorunda kalmış. Tarihi biraz muallakta ama bazı kalıntılar tam bu noktada 13.yüzyılda bir Pagan tapınağı yer aldığını işaret ediyor. Sovyet döneminde ise kapatılmış ve resim galerisi olarak kullanılmaya başlanmış. Hatta bir ara oto tamir alanı olarak kullanıldığı bile söyleniyor!? Şakalar şakalar. Neyse, sonuç olarak 1988’de tekrar kilise statüsünü kazanmış ve günümüzdeki halini almış.

-Katedralin önündeki karelerden bir tanesinin farklı olduğunu göreceksiniz, o “Miracle Tile” dediklerinin ta kendisi. Eğer bir dilek dileyip üstünde 3 kere dönerseniz, dileğiniz gerçek oluyormuş efenim. Biz dönemedik, dengemizi kaybettik, belli ki Brad Pitt-Angelina Jolie ayrılığının bizden yana bir faydası olmayacak…Kısmet…

pilies street vilnius

*Pilies Sokağı

Katedral Meydanı’ndan birazcık yürüdüğünüzde Old Town bölgesinin ana sokaklarından biri olan Pilies’e varıyorsunuz. Burası Vilnius’un en eski sokağı olarak da biliniyor. Eskiden (bayağı eski bir dönemden bahsediyoruz) Vilnius Kalesi’ne ulaşmak için bu yolun kullanılması gerekiyormuş ve zengin, soylu ailelerin yaşadığı bir yermiş. Günümüzde bu kadar büyük bir önem taşıyor olmasa da Vilnius’un en bilinen sokaklarından biri. Kafeler, hediyelik eşya ve obje satan mağazalar ve restoranlar var. Bu civarda bolca kehribardan yapılmış (ingilizcede Amber olarak geçiyor) takı ve objel de görebilirsiniz. Litvanya civarında, özellikle Rusya ve Baltık Denizi’nde çıktığı için bayağı popüler. Pilies’teki mekanlar biraz daha turistik, ama Vilnius gibi turist sayısı nispeten az olan bir şehirde turistik bir aktiviteden kaçınmanıza pek de gerek olmadığını düşünüyoruz. Hem zaten siz turistsiniz kardeşim, onca sarı insanın arasında ne kadar gizlenebilirsiniz ki?

literatu gatve vilnius

-Hazır Pilies’e gitmişken bu sokak ile kesişen Literatu Gatve’ye de göz atmayı unutmayın. Burası Litvanyalı edebiyatçılara adanmış ve duvarlarında edebiyat tarihinde önemi olan kişilerin çalışmalarına dair görseller var.

gediminas tower

*Gediminas Kulesi

Burası Vilnius Kalesi’nden arda kalan tek yapı. Katedral Meydanı ve civarındaki birçok noktadan tepeye baktığınızda görüyor olacaksınız, pek kaçarınız yok. Aşağıdan görmek sizi tatmin etmediyse tepesine de çıkabilirsiniz. Burada hem şehrin panoramik manzarasını görebileceğiniz bir nokta, hem de Litvanya Ulusal Müzesi kapsamındaki sergi alanlarından biri var. (Litvanya Ulusal Müzesi adı altında birkaç farklı müze var)

Tepeye Katedral Meydanından yürüyerek ya da Arsenalo Sokağı üzerinde bulunan füniküler ile çıkabilirsiniz.

Giriş 4 Euro, Vilnius City Card’a dahil, füniküler gidiş dönüş 2 Euro

vilnius gezi rehberi

*St. Anne Kilisesi

Vilnius’taki en güzel kiliselerden biri kesinlikle St. Anne Kilisesi. Gotik mimarisi bu kiliseyi şehirdeki diğer kiliselerden çok farklı kılıyor ve bizce kesinlikle görülmesi gereken yerlerden. Kilisenin son halini Prag Kalesi’nde de parmağı olan mimar Benedikt Rejt’in tasarladığı söyleniyor. Bir de 1812 yılında kiliseyi ziyaret eden Napoleon binayı o kadar beğenmiş ki, Paris’e götürmek istediğini söylemiş. Her şeyi abart Napoleon tamam mı? Her şeye bir diyecek lafın var. Beğendim de geç işte niye insanların kilisesine dadanıyorsun ya?

-Bu civardayken Litvanya’nın ana Ortodoks Kilisesi olan Theotokos Katedrali’ni de görebilirsiniz.

gates of dawn vilnius

*Şafak Kapısı (Gates of Dawn)

Şafak Kapısı 1500’lü yılların başında inşa edilen ve zamanında Vilnius’ta bulunan 5 şehir kapısından tek ayakta kalanı. Bu kapıların tepesine şehri saldırılara karşı koruyacağına inanarak Meryem Ana görselleri yerleştiriliyormuş. Şafak Kapısı’nın tepesinde bulunan şapelde de en önemli Meryem Ana resimlerinden birini görebilirsiniz. Burası hem Ortodoks hem de Katolik Hristiyanların ibadet ettiği bir şapel ve şehrin en önemli noktalarından biri olduğu için Sovyet döneminde de açık kalmayı başarmış.

Adres: Ausros Vartu 14

vilnius müze

*Ulusal Sanat Galerisi

Litvanya Sanat Müzesi kapsamında birkaç farklı sanat müzesi bulunuyor ve bunlardan en büyük ve en önemli koleksiyona sahip olanı Ulusal Sanat Galerisi. Özellikle Vilnius’ta kısıtlı bir zamanınız varsa direkt bu müzeyi hedef alabilirsiniz. Müzedeki koleksiyon 20. yüzyıldan günümüze kadar olan modern dönemdeki Litvanyalı sanatçıların en önemli eserlerini barındırıyor. Ayrıca geçici sergiler de oluyor, programa göz atmayı unutmayın.

Giriş ücreti 1,80. Vilnius Card’a dahil

-Pazartesi günleri kapalı 

-Adres: Konstitucijos pr. 22 (burası Old Town bölgesinin dışında kalıyor, toplu taşıma veya taksi şiddetle önerilir)  

frank zappa vilnius
*Frank Zappa Anıtı

Litvanya Sovyetler Birliği’nden ayrıldığında şehirden kaldırılan Lenin, Marx gibi kişilierin heykellerin boşluğunu doldurmak için bir takım fikirler öne sürülmüş. Bunların arasında özellikle bir tanesinin oldukça enteresan bir hikayesi var; Frank Zappa Anıtı.

Aslında her şey “bohem kesimden” olduğu vurgulanıp duran bir devlet memurunun (Evet bu kombinasyon kulağa biraz garip geliyor, bohem devlet memuru) hayranı olduğu Frank Zappa için bir fan kulübü kurmasıyla başlıyor. O dönemde halk komünizm döneminin bitişini sembolize edecek bir şey arayışını giriyor ve bu devlet memurunun bir takım çabaları sonucu o sembolün sistemsel ve politik eleştiri yapmakla meşhur olan Frank Zappa olmasını uygun görüyorlar ve şehre heykelini koyuyorlar. İlk başlarda, “ne alaka yahu” gibi tepkiler de doğuyor tabii. Kim lan bu herif böyle Tintin’in köpeki kılıklı, şehrimize heykelini diktiniz tepkileri falan havada uçuşuyor. (nasıl güzel anlatıyoruz di mi) Bu noktada heykeli yapmak için yetkilileri Frank Zappa’nın Yahudi olduğuna ikna ettikleri bile söyleniyor. Yahudilerin yaşanan soykırım sebebiyle Litvanya’nın tarihinde önemli bir yeri olduğu için Frank Zappa’nın Yahudi olmasının artı puan olacağı düşünülmüş. Hikayenin bu kısmı ne kadar doğru bilemiyoruz ama görmek isterseniz heykel hala Vilnius’ta.

Adres:  Kalinausko g. 1

kgb prison

*Museum of Genocide Victims (Soykırım Kurbanları Müzesi)

Vilnius’ta mutlaka görülmesi gereken 3 yer listesi yapmak zorunda olsak dahil edeceğimiz yerlerden biri kesin olarak burası olurdu. KGB Müzesi olarak da bilinen bu müze tahmin edebileceğiniz üzere eski KGB binasının içinde yer alıyor. Müze Sovyetler Birliği’nin Litvanya’daki 50 yıllık işgali, Litvanyalıların bu dönemdekini direnişi ve Nazilerin işgali ve tüm bu dönemlerde yaşanan insan hakları ihlalleri, idamlar, tutuklanmalar hakkında bilgi vermek üzerine kurulmuş. Müzenin en ilgi çekici kısmı binanın bodrum katındaki hapishane bölümünde  yer alıyor. Hapishane hem Sovyetler hem de Naziler tarafından kullanılmış ve KGB’nin 1991’de bıraktığı haliyle duruyor. Burası ile ilgili inanılmaz bilgiler edindik ve eminiz sizin de ilginizi çekecektir. Dolayısıyla konuyu burada yarım bırakarak bu müze ile ilgili ayrı bir yazı yazmaya karar verdik, şuradan ulaşabilirsiniz.

-Müzeye mutlaka geniş bir zaman diliminde gitmenizi öneririz, müze inanılmaz detaylı ve eminiz uzun bir zaman geçirmek isteyeceksiniz.

Adres: Auku g. 2

-Pazartesi Salı kapalı

-Giriş 4 Euro, Vilnius Card’a dahil

uzupis vilnius

*Uzupis

Geldik Vilnius’un en değişik yerlerinden birine, “Uzupis Cumhuriyeti”. Aslında burası Vilnius’un içinde bir bölge. Kendi marşları, kendi anayasaları, kendi başkanları ve hatta mevsime göre değişen 4 tane bayrakları ve 12 kişilik bir orduları bile var. Litvanya Sovyetlerden ayrıldıktan sonra Uzupis, devlet tarafından ötelenen, önemsenmeyen, hatta çoğunlukla evsizlerin yaşadığı bir bölgeymiş. Bunun sonucunda sanatçı kesim tarafından bir nevi “işgal edilmiş” ve zamanla bu noktaya gelmiş. Resmi olarak ayrı bir devlet şeklinde kabul edilmiyor ama, girişinde tabelası bile mevcut. Tabii ki elinizi kolunuzu sallaya sallaya girebiliyorsunuz ve olumsuz bir durum söz konusu değil. Devlet Uzupis’in varlığından rahatsız olmamakla birlikte, destekliyor bile diyebiliriz. Aslında burası da Ljubljana’da bulunan Metelkova ve Kopenhag’da bulunan Christiania bölgesi gibi düşünülebilir. Uzupis ile igili şurada daha detaylı bir yazımız var.

-Uzupis bölgesinin ana girişi Uzupio Undinele Köprüsü. (Uzupis tabelası da burada bulunuyor)

-Yukarıda bahsettiğimiz anayasanın birçok farklı dilde yazılmış halini Pauipo caddesi’nde okuyabilirsiniz. Türkçesi de var..

-Uzupio caddesi üzerinde Uzupis’in simgesi olan melek heykelini görebilirsiniz.

litvanya mutfağı

Vilnius Gezi Rehberi: Vilnius Yeme İçme Notları

Beyaz Rusya yazımızda da biraz bahsetmiştik, Litvanya ve civarındaki ülkelerin mutfağı aslında birbirine çok benziyor ve Rus mutfağından hallice diyebiliriz. Türlü türlü patates yemeği ve mantı benzeri dumpginler havada uçuşuyor. Ayrıca pancar aşırı popüler. Soğuk pancar çorbası, pancar salatası, pancar pancar pancar…TAMAM ANLADIK PANCAR ULAN PANCAR. Pancar ve patates yemekten kaçarınız yok arkadaşlar. Evet sığlık seviyemizi daha fazla düşürmeden sadade gelelim. Patates yemekten şikayet edecek değiliz, kaldı ki kumpir ve türlü türlü patates yemeğinin kökeni olan bir ülkede yaşıyoruz. Ama buradaki yemeklerin pek de bizim damak tadımıza uygun olduğunu söyleyemeyeceğiz. Belki de bizim talihsizliğimizden, yanlış yerlere gitmemizden kaynaklanmış olabilir tabii. Onu da sizin denemenize ve yorumunuza bırakıyoruz. Zaten nasıl Türkiye’desiniz diye sabahtan akşama kadar şiş kebaaab ve rakiiii tüketmeniz gerekmiyorsa Vilnius’ta da dünya mutfağından gayet güzel örnekler bulabiliyorsunuz, o yemeklere mahkum değilsiniz yani. Buna dayanarak size Vilnius’tan bir takım mekan önerileriyle geliyoruz.

strange love vilnius

*Strange Love: Şehrin en popüler kahvecilerinden biri. Kahveleri güzel, tatlıları baya başarılı. Mekan şehrin en büyük parklarından biri olan Bernardinai Parkı’nın hemen yanında bulunuyor. Bir kahve ve atıştırmalık kapıp parka bayılmak için ideal olabileceği  gibi, karlı zamanda giderseniz bu çok kötü bir fikir olabilir. Uyursanız ölürsünüz arkadaşlar. (B. Radvilaites g. 6B)

*Mint Vinetu: Hem cafe hem de kitapçı olan sevimli mekan. Lokallerin takılmayı sevdiği favori mekanlardan. İçinde İngilizce kitaplar da var, plak satılan bir bölüm de. Uzun uzun vakit geçirmeye vaktiniz olur mu bilmiyoruz ama bir göz atabilirsiniz. Ayrıca ufak tefek hediyelik eşyalar da satıyorlar. (Sv. Ignoto g. 16)

vilnius en iyi kahveciler

*Crooked Nose & Coffee Stories: Şehrin en favori kahvecilerinden. Buranın diğer 3. dalga kahvecilere kıyasla biraz daha farklı bir tarzı var. İçmek istediğiniz kahve çekirdeğini koklayarak, hatta tadarak seçiyorsunuz ve sonrasında kendilerine özgü teknikleri ile kahveyi demliyorlar. Mekan da sahibi de acayip sempatik, tam bir canısı, mutlaka uğrayın deriz. Kendisi siz oralara gittiğinizde büyük ihtimalle İstanbul’u gezip gelmiş olacak, alın size muhabbet konusu. (Saltiniu g. 20) 

*Taste Map coffee Roasters: Şehirdeki en iyi kahvecileri tespit etmeye kendini adamış bir ikiliden bir kahveci önerisi daha geliyor. Burası da sevdiğimiz kahvecilerden biri oldu. Lokallerin bir bildiği varmış. İsterseniz eve de alabilirsiniz. (Gyneju g. 14C)

*Pinavija Cafe: Şehrin en popüler pastanelerinden. Biz şampanya, yaban çilekli ve fıstıklı pastasını denemiş bulunduk ve çok beğendik. Başka bir sürü tatlı çeşidi de var, eminiz hoşunuza giden bir şey bulursunuz. Bu arada pasta seçerken tüm pastayı önünüze koyuyorlar, diliminizin boyutunu kendiniz seçiyorsunuz, pek tatlı. (Vilniaus g. 21)

kitchen vilnius

*Kitchen: Buraya geldiğinizde yanlışlıkla birinin evine geldiğinizden şüphelenebilirsiniz çünkü mekan şehrin orta yerinde bulunan bir binanın üst katında yer alıyor. Minimal ve şık bir tasarımı var ve yemekleri oldukça başarılı. Bizi Litvanya’ya özgü tatları sevdiren yer oldu diyebiliriz. Özellikle pancarlı ve peynirli salatasını önerebiliriz, biz hastası olduk, hala onu konuşuyoruz. (Didzioji g. 11)

*Chaika: Birçok farklı çay çeşidi olan kafe. Açıkçası biz çaylarının herhangi bir olayı olduğunu düşünmüyoruz ama mekan oldukça tatlı ve bir mola için uğranabilir. PS. Eğer size “bi’ tane değişik çayımız var kokusu garip ama çok seviliyor” diye başlayan bir cümle ile yanaşırlarsa o çayı kesinlikle reddedin. Hakikaten çok kötü. (Totoriu g. 7)

*Cat Cafe: İtiraf ediyoruz burayı sadece kafenin içinde bir sürü kedi olduğu için merak etmiş bulunduk. Kafenin başka herhangi bir olayı oluğu söylenemez ama kedi severlerden Vilnius’ta böyle bir kafe olduğu bilgisini esirgemek istemedik. Hayat gayesi şişman ve kedili kadın olmak olan bir ikiliyiz, bu bilgiyi nasıl es geçebilirdik? (J. Jasinskio g.1)

huracan coffee

*Huracan Coffee: Birkaç farklı lokasyonda karşılaşabileceğiniz bir diğer 3. dalga kahveci. Kahvesi oldukça güzel, isterseniz eve de alabiliyorsunuz. Konsept olarak en çok beğendiğimiz lokasyonunun adresi ile geliyoruz. (Vokieciu g. 15)

*Sugamour: Avrupa’daki leş kahvaltılar sebebiyle hayat kurtarabilen nitelikte olan Eggs Beneddict’li kahvaltı için önerebileceğimiz mekan. Ayrıca tatlı konusunda oldukça popüler olan bir pastane. (Vokieciu g. 11)

*Forto dvaras: Yukarıda da söz ettiğimiz, Litvanya’nın mutfağı ile talihsiz bir gece geçirdiğimiz, ama lokal yemek için en çok önerilen mekan. Lokaller tarafından da bayağı seviliyor ve masa için uzunca bir sıra beklemeniz gerekebiliyor. Ayrıca servisleri inanılmaz yavaş, eğer Litvanya mutfağına özgü bir şeyler denemek niyetindeyseniz biraz tok gitmek mantıklı bir karar olabilir.Şu meşhur soğuk pancar çorbasını deneyecek olursanız bize de yorumunuzu iletin, merak ediyoruz. Biz sevdik ama bir sürü sevmeyenle de karşılaştık. (Pilies g. 16)

boom burgers vilnius

*Boom Burgers: Hayatımızda yediğimiz en iyi burger listesinde ilk 3’e girmeyi başaran mekan. Biz boom burger denemiş bulunduk ama menüde birçok farklı seçenek var, eminiz diğerleri de oldukça lezzetlidir. (Gedimino pr. 1)

*Gaspar’s: Orada tanıştığımız birkaç farklı lokalden “akşam yemeği için nereye gidilir” sorusuna cevap olarak duyduğumuz restoranlardan biri. Mekana adını veren şef Gaspar Hint mutfağından esinlenerek dünya mutfağına kendi yorumunu katmış, oldukça güzel bir mekana benziyor. Deneme şansımız olmadı ve aklımızda kalan yerlerden biri oldu. (Pylimo g. 23)

*Alaus Biblioteka: Lokaller tarafından sevilen ama deneme şansımızın olmadığı bir başka bar. Şehirdeki birçok bar gibi Pazar ve Pazartesi günleri kapalı. (bu bir isyan cümlesidir) (İslandijos g. 1)

*Kavos Virejai: Hayatımızda yediğimiz en iyi brownielerden birini ve iyi kahve kombinasyonunu yakalayarak kalbimizi çalan tatlış mekan. (Pylimo g. 19)

*Who Hit John:  Şehrin en turistik noktalarından birinde olmasından mıdır, yoksa internette her listede önerilmesinden midir, burası bize biraz antipatik geldi. Ama kokteyllerini bayağı öneriyorlar, allah aşkına biri şurayı denesin bize de haber versin. (Rotuses a. 21)

*King & Mouse: Burası birçok çeşit viskiyi barından bir bar. Viski seviyorsanız burayı kaçırmayın deriz ama viski sevmiyorsanız da sorun yok, çünkü barlarında birçok seçenek var.  (Traku g. 2)

rhum room vilnius

*Rhum Room: Onlarca farklı rom seçeneği bulunan ve oldukça lezzetli kokteylleri olan bar. Barmenleri oldukça sempatik ve ne tarzda bir kokteyl istediğinizi söylerseniz sizi küçük sürprizlerle şaşırtabiliyorlar. Ayrıca isterseniz romları şişe olarak da satın alabiliyorsunuz. (Vilniaus g. 39)

*Mojito Nights: Lokaller tarafından en sevilen barlardan biri. Biz gittiğimizde lokasyon değiştirdikleri için kapalıydı, denk gelirseniz deneyip bize de haber verirsiniz. (Vilniaus g. 28)

*Rise Sushi: Şehirdeki en popüler sushicilerden ama bizce aşırı abartılmış ve hiçbir olayı yok. Buradaki sushileri denedikten sonra Sushico’ya plaket yollamak istedik, adamlar gerçekten bu işi biliyor arkadaşlar. (Gedimino pr. 43)

*Beigelistai: Birkaç farklı lokasyonu olan bagelcı. Hızlıdan bir kahvaltı yapmak için ideal. (Rusu g. 1)

vilnius melekler

Vilnius İle İlgili Bir Takım İpuçları

-Vilnius’un lokal biralarından biri Vilniaus ve bizce oldukça başarılı bir bira, denemenizi tavsiye ederiz.

-Vilnius’ta çoğu insan iyi derecede İngilizce biliyor, bu konuyla ilgili herhangi bir sorun yaşayacağınızı sanmıyoruz.

-Litvanya’ya girmek için Schengen vizesi almanız gerekiyor ve para birimi Euro, bunu da hatırlatalım.

-Özellikle Old Town civarındayken bir binanın tepesinde veya rastgele bir noktada bir melek heykeli görme ihtimaliniz yüksek. Ay bu ne şirinmiş diyerek geçip gitmeyin, onlar aslında oldukça popüler. Heykeltraş Vaidotas Ramoska her ay 1 tane melek heykeli yapıyor ve bu melekler şehirde bir noktadan başka bir noktaya taşınıp duruyor. Amacı, insanlara mutluluk, güven vermesi ve en çok ihtiyaç duyulabilecek noktada karşılarına çıkması. Kolay taşınabilir olması için de oldukça hafif bir heykelmiş.

7 Comments

  • Çok güzel yazı ! Artık seneye yaza kadar bekleriz bi şekilde :/

    p.s. Cat cafeler candır <3 (Hayat gayesi şişman ve kedili kadın olmak +1)

  • 5 senedir gidip geldiğim(artık gitmiyorum o ayrı) Litvanya hakkında Oi’nin yazı yazması süper olmuş,okurken duygulandım.
    Lakin Kaunas+Klaipeda’ya gidilmemiş.Vilnius karışık bir şehirdir Polak+Rus+Litvan şeklinde.Kaunas safkan litvandır(bu ayrımı çok kesin bir şekilde yaparlar litvanyada),litvan kültürüyle çok rahat haşır neşir olunabilir bu yüzden.Rumsiskes’e de gitseydiniz keşke(açık hava müzesi,eski evler vs).
    Yemek konusuna katılmıyorum.Patates ve pancar ağırlığı var doğrudur lakin koldunai(bir çeşit mantı,dumplings diye geçer),cepelinai(içli köftenin patates hali),Ceburekai(bildiğiniz gözleme) güzel yemeklerdir.
    Ha buna rağmen inanılmaz rezil şeyler de çıkabiliyor.Beetroot çorbası gibi.
    Güzel ve bilgilendirici bir yazı olmuş,beğendim.

  • Tebrikler, çok güzel bir yazı olmuş.
    Yazının başında kendimi kaybederek “önümüzdeki ay bir kaç günlüğüne gitsem mi acaba?” düşüncesi ancak bir kaç saniye sürdü ve programımı 10 ay erteleyerek rafa kaldırdım sayenizde.

  • MErhaba sayin bloger ,

    Suan litvanya / uzupis deyiz .. Guzel yazinizi okuduk , insallah yarin sabaha uzupis ve vilnusu doya doya gezebilicez .. Cunku buraya geleli henuz bir saat filan oldu .. Sevgiler bizden

  • Vilnius gatve’de, Pink Milkshake Bar diye bir mekan vardı, çılgınlar gibi lezzetli milkshakeler yaparlar. Çok tatlı müzik seçimleri vardı (Jamie Cullum ile orda tanışmıştım, ARO).. gidenlere tavsiye edilir.

  • Yazınıza balmak malesef buraya geldikten sonra aklıma geldi. Ama gördüm ki, oradan buradan toplayıp bir araya getirdiğim şeylerin çok büyük çoğunluğunu yazmışsınız siz 🙂 Leşkw ilk buraya baksaymışım ? Neyse, iki tane şey söylemek için yazdım aslında: Evet pazartesi olayına kesinlikle katılıyorum. Lanet olsun, pis federaller! İkincisi de; bence soğuk çorba gayet güzel ? Vilnius’tan sevgiler!

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir