Gitmelere Doyamadık: Karaköy’ün En İyi Mekanları

karaköy fransız geçidi
Bir Karaköy dosyası hazırlamak için geç kaldığımızı düşünebilirsiniz. Lakin bölgeye akın etmeye başlamamızın geçmişi son 2 seneden geriye gidemediği, hatta öncesinde “Karaköy’e mi gitsek?” sorusunun altında başka niyetler arandığı düşünülürse aslında zamanlama açısından çok da fena sayılmayız. Bizi özellikle Instagram ve Facebook’tan takip edenler de biliyordur, Karaköy’de o kadar çok zaman geçiriyoruz ki, birimiz muhtar adayı olmayı değerlendirmek üzereyiz. Bunu tabi ki “Allahım sürekli Karaköy’deyiz ne kadar da havalı ve hipsterız” diye değil, günlük yaşantımızın bir parçası olduğu için söylüyoruz. Biz müdavimcilik yapmayı severiz. Bir yere tutulduk mu aylarca oraya gider, mekandaki herkesle enseye şaplak hale gelir, başka yerler keşfetmeye devam etsek de bir şekilde tekrar o yer geri döneriz. Bizi de böyle seveceksiniz artık. (Tanısanız seversiniz)

Karaköy’de mekan da seçenek de çok ve büyük ihtimalle şu an zirve noktasını bile yaşamıyor. Belli ki önümüzdeki seneler içinde bölgeye yapılan yatırım nedeniyle işler iyice çılgınlaşacak. Biz de hazır büyük resme baktığımızda olayın henüz başında sayılırken, nerede ne yemeyi, hangi mekanın hangi özelliğini seviyoruz şöyle bir özet geçelim dedik. Listede aradığınız her mekanı bulamayabilirsiniz, çünkü bize göre en iyi olanlarını yazdık. Sadece lokasyonundan dolayı popüler olan, insanın enerjisini alan, kasım kasım kasılan insanlarla dolup taşan Karaköy mekanlarını sevmedik sevmeyeceğiz efenim. Özellikle de çalışanları/mekan sahibi bir karışık surat ortalıkta dolanıyor ve müşterilerine “bunlar nasıl olsa ne yapsak geliyor” muamelesi yapıyorsa hiç ihtimal yok. Bu listede aradığınızı bulamadıysanız çok yüksek ihtimalle sebebi budur. (henüz denemediğimiz yerler hariç tabi ki) Buyursunlar, karşınızda en iyi kahvaltısından, en iyi kafelerine, en güzel kahvesinden en başarılı akşam yemeğine Karaköy’ün en iyi mekanları.

Muhit Karaköy
*Muhit

Tophane nargilecilerinin hemen karşısında, Fasuli’nin yanından girdiğinizde karşınıza çıkacak Kılıç Ali Paşa Mescidi Sokak Karaköy’ün en kalabalık, en popüler sokağı olabilir. Karşılıklı olarak dizilmiş mekanlar sayesinde özellikle hafta sonları durumun kaotik bir hal aldığı, yer yer sokağın iş çıkışı metrobüsüne döndüğü bile söylenebilir. İşte Muhit de bu sokağın hemen başında bulunuyor. Böyle anlatınca ne edeyim öyle kalabalığı diyebilirsiniz. Ancak özellikle hafta içi insanların öğle arasına denk gelmeyen bir saatte gitmeyi başarabilirseniz aslında Karaköy’deki en huzurlu mekanlardan biri olduğunun garantisini verebiliriz. Yaz sıcağında asma yapraklarının altında, hafif bir rüzgar eşliğinde oturmak pek şahane oluyor. Sağa sola iyi bakın, çok yüksek ihtimalle biz de oralarda bir yerdeyizdir.

Muhit’e Nasıl Gidilir? Tophane nargilecilerin (sanırım artık eski nargileciler demeliyiz) karşısından, Fasuli’nin yanından girin, solunuzda kalacak. Ayrıca tartışmasız bir şekilde Karaköy’ün en iyi dış mekanına sahip.

Favorimiz: Limonataları ve tostları.

Dem Karaköy
*Dem Karaköy

Türk halkı olarak çay meselesinde hassasız. Güzel çok bulduk mu vazgeçmeyiz, kötü çaya denk geldik mi affetmeyiz! Fakat buna rağmen şundan kısa bir süre öncesine kadar İstanbul’da özellikle çaya odaklanan 1-2 yerden fazlası yoktu.  Sonra Dem geldi, arasından sisleriiin (engel olamadık) ve çay konusundaki büyük bir açığı kapattığı gibi, benzeri mekanların da öncüsü olmayı başardı. Dem’i kesinlikle boş yere övmüyoruz, çünkü hem çay konusundaki merakınızı gidermek ve 60 çeşit çaylarının içinden hangisini seçeceğinize karar verebilmeniz için size sonuna kadar yardımcı olan güleryüzlü çalışanları var, hem de şu ana dek denediğimiz tüm çayları gerçekten çok lezzetliydi.

Dem’e Nasıl Gidilir? Fransız Geçidi’nin karşısındaki Kara Tavuk Sokak’tan girip sola dönün.

Favorimiz: Çay olarak Tirebolu Çayı, Huckleberry Friend ve White Melon. Ayrıca Karaköy’deki en iyi kahvaltı alternatiflerinden birinin kesinlikle Dem olduğunu düşünüyoruz, özellikle Peynir tabakları sürprizli ve içinde uyuma isteği uyandıracak kadar lezzetli!

Dandin Karaköy
Dandin Bakery

Dandin’i dışarıdan görüp de içeri girmeden durabilmeniz mümkün müdür bilemiyoruz, zira kendisi Paris’teki kafeleri hatırlatan aşırı şirin görüntüsüyle insanı resmen içine çekiyor. Oturduktan sonra ise yapmanız gereken günlük olarak hazırladıkları tatlılarından birini mutlaka denemek. Bizim en son denediğimiz blueberry’li tartları Karaköy’de yediğimiz en iyi tatlılar listesine 2 numaradan iddialı bir giriş yaptı, birinciyi aşağıda açıklayacağız. Burası bir “bakery” olduğu için çoğunlukla hamur işi vb. ürünlere odaklansa da, aynı zamanda oldukça lezzetli atıştırmalık ve sandviçler bulabilmeniz de mümkün. Öğlen geçiştirmesi için ideal olabilir.

Dandin’e Nasıl Gidilir? Aynen yukarıda tarif ettiğimiz gibi Muhit’in bulunduğu sokaktan girip dümdüz devam ettiğinizde solunuzda kalacak.


İstikamet Karaköy

Doğruya doğru, nedenini bilmediğimiz bir şekilde İstikamet Karaköy’e çok uzun süre hiç oturmadık. Lakin bir gün denemeye karar verdik ve karşımıza henüz yeni denemekte oldukları “passion fruit”lu tatlıları çıktı ve o günden beri resmen müdavimleri olduk. Üstelik hem kahveleri lezzetli, hem çalışanları güler yüzlü hem de konum olarak geleni geçeni gözlemleyip Karaköy’ün nabzını tutmalık bir noktada bulunuyor. Özetle tanısanız seversiniz.

İstikamet Karaköy’e Nasıl Gidilir? Fransız Geçidi’nde, Paps Italian ve Mums’ın hemen yanında yer alıyor.

Favorimiz: Tabi ki passion fruit’lu tatlıları. (Yukarıda söz ettiğimiz Karaköy’ün en iyi tatlısı tam olarak bu oluyor)

sahi karaköySahi Karaköy

Sahi ile tanışmamız aslında bu sene gerçekleşen 101 Lezzet Festivali sayesinde oldu. 5-6 kişi etkinlik mekanının farklı noktalarına dağılmış çılgınlar gibi yemek yerken (o sırada normal insanlar tadım yapıyordu) Sait Halim Paşa Yalısı’nın duvarlarında bir ses yankılandı: “Arkadaşlar, burada inanılmaz bir şey var, koşun!” Şimdi bu olayı niye kahramanlık öyküsü gibi anlatıyor bunlar diyeceksiniz tabi, ama demeyin, önce Sahi’nin lokumlarının tadına bakın, sonra konuşalım. İNANILMAZ LEZZETLİ!

Sahi Karaköy’e Nasıl Gidilir? Nargilecilerin karşısında, Fasuli’nin yanı.

Favorimiz: Tüüüm lokumları. Ayrıca içeride orijinal tasarım ürünler bulabilmeniz de mümkün, yalnızca yeme içmeye odaklanmayın.

Karaköy Lokantası

Her popüler bölgenin bir demirbaşı, bir herkesin saygı duyduğu laf söyletilmeyen mekanı vardır ya hani, bizim ve çoğu insan için Karaköy’ün vazgeçilmesi de kesinlikle Karaköy Lokantası. Öğlen saatleri yemeklerin kapış kapış gittiği, akşamları rezervasyon yaptırmadan oturmanın zorlu bir süreç olduğu ve yıllardır hiç bozmadığı kalitesi ile bunu sonuna kadar hak eden bir mekan burası. Üstelik Karaköy’de Türk mutfağının en şahane örneklerini burada yiyebileceğinize eminiz. Şu ana kadar denememiş olma ihtimaliniz var mıdır bilmiyoruz, ancak geç olsun güç olmasın, en azından bir öğlen yemeğinde kendinizi acil buraya atın. Öğlen giderseniz beyaz yakalı çalışan popülasyonundan biz sorumlu değiliz, ona göre.

Karaköy Lokantası’na Nasıl Gidilir? Kemankeş Caddesi üzerinde.

Favorimiz: Bunun bir cevabı yok, çünkü her şeyi şahane.

Karaköy Lokantası
Dof Coffee

Şu ana dek türlü türlü yer önerdik ve hepsinin tek bir ortak özelliği vardı; Her daim kalabalık ve gürültülü olmaları. Fakat belki de siz Karaköy’e gitmek ancak sakin takılmak, efendi gibi kitabınıza gömülüp kahvenizi içmek istiyorsunuz. Üzülmeyin, o da var. Biz DOF’u geç keşfettik, ancak evden çıkıp daha güzel kahveler yapan bir başka evimize gidiyormuş gibi hissettirdiği için kendisini pek seviyoruz. Özellikle dışarıda çalışmak istediğiniz zaman üst kasında size harika bir çalışma ortamı sunduğunu da ekleyelim.

DOF Karaköy’e Nasıl Gidilir? Necatibey Caddesi üzerinde yer alıyor.

Kağıthane Karaköy
Kağıthane

Kağıthane’nin kendini çok iyi özetleyen bir cümlesi var; “Buradaki hiçbir şeye gereksiniminiz yok, ama gördüğünüzde hepsini birden almak isteyeceksiniz” Evet kulağa biraz fazla kapitalist bir cümle gibi geliyor olabilir, ancak özellikle kırtasiye malzemesi tutkunuysanız, burada kağıt ve kağıda dair her şeyi bulabileceğiniz için çok yüksek ihtimalle her Karaköy’e gidişinizde şöyle bir bakıverecek, “of yine defter aldım ya” diyerek de çıkacaksınız.

Kağıthane’ye nasıl gidilir? Fransız Geçidi’nin içinde yer alıyor.

karaköy'ün en iyi mekanları
Selda Okutan Gallery

Selda Okutan Galeri, daha Karaköy’de kimsecikler yokken, sokaklar tam anlamıyla virane haldeyken, henüz Karabatak insanlara “hayır koltuğu öyle yapamazsınız, yok efendim onu öyle edemezsiniz” demeye başlamadan, daha sempatik ve küçük bir kafe hallerindeyken oradaydı. Daha dışarıdan gördüğünüz anda “Bu kadar güzel bir yerin burada ne işi var?” deyip sırf bu sebepten içeri dalanı çoktu. Henüz duymayanlar için burası bir takı tasarım dükkanı aynı zamanda da atölye. İçeride Selda Okutan’a ait her birinin ayrı hikayesi olan inanılmaz yaratıcı ve orijinal ürünler bulabilmeniz mümkün. Öyle ki Steven Tyler bile Türkiye’ye geldiğinde buraya uğradığına göre, demek bir şeyler olmalı deyip gideni bile çok oldu. Lakin bizce tasarımların güzelliğinin tescillenmesi için buna bile gerek yoktu.

Selda Okutan Gallery’e Nasıl Gidilir? Ali Paşa Değirmeni Sokak üzerinde, Karabatak’ın hemen yanında yer alıyor.

Paps Italian
Paps Italian

Paps Italian kendisi küçük, işlevi büyük bir mekan. Biz İtalyan mutfağı aşığı olduğumuz için buraya ilk gidişimizde kendimizi Vedat Milor zannederek, of biz bu işlerden çok iyi anlıyoruz diye gittik ve inanılmaz mutlu bir şekilde ayrıldıktan sonra Karaköy’e her gidişimizi bilinçli olarak aç olduğumuz bir zamana denk getirip kendimizi buraya atmaya başladık. Eğer İstanbul’da başarılı İtalyan yemekleri yapar yer arayışındaysanız iyi yere kapak attınız, mutlaka deneyin deriz. Ayrıca çalışanlarının aşırı kibarlığı için kendilerine teşekkürü bir borç biliriz.

Paps Italian’a Nasıl Gidilir? Fransız Geçidi girişinde, Mums Karaköy ve İstikamet Karaköy’ün hemen arasında kalıyor.

Denemeden dönmeyin: Carpaccio!

Fil Books
Kısa Kısa…

Kitap, kafe, atölye üçlüsü için: Fil Books

Karaköy’de içki içecek, alkollü mekan bulamadıysanız çözümünüz: Ops Pasaj

Vegan/vejeteryan mutfağı arayışındaysanız: Bi’ nevi Karaköy

Tasarım, orijinal, vintage ürünler isterseniz adresiniz: Mae Zae Karaköy

İddialı bir akşam yemeği, hatta mezeli bir akşam yemeği için: Naif Karaköy

Üçüncü dalga kahveci bağımlısı olduysanız: Coffee Sapiens

21 Comments

  • Ben de sizle enseye şaplak olmak istiyorum ya. Yazılarınız aşırı derecede içten. Hiçbir şeyi allayıp pullamıyorsunuz. Ne düşünüyorsanız direkt söylüyorsunuz. Diğer bloggerlar gibi sıkıldığınız zaman çok eğleniyormuş gibi bahsetmiyorsunuz.

    Sizi seviyorum genşler! Olduğunuz gibi kalın!
    Her yazınıza yorum yazmaya başladım artık galiba ben 🙂

    • hahaha samimiyetsiz görünmek istemeyiz, başarabildiysek ne mutlu bize! biz de sizi seviyoruz, diğer yazıların altına da bekleriz 🙂

  • Yazının başında da tanımladığınız üzere kafamdaki “Karaköy=hipster cenneti” denkleminden dolayı hemen hemen hiç tercih etmediğim bir semt olan Karaköy’e bu yazınız sayesinde yolumuz düşecek gibi 🙂 Özellikle Dem, Dandin Bakery ve Kağıthane foursquare’de yapılacaklar listeme eklendi bile 🙂 Lafı açılmışken sanırım oitheblog olarak bir foursquare hesabınız yok, varsa da ben bulamadım. Gittiğiniz yerlerdeki favori mekanlardan listeler oluştursanız ne güzel olurdu! (sanırım çok şey istedim :))

    P.S. Yazıyı okumaya başlamadan hızlıca aşağı kaydırdım ve spesifik bir mekanın ismini aradım, eğer orayı yazmış olsaydınız vallahi darılırdım size ama sonra ikinci paragrafta durumu zaten yeterince özetlemişsiniz! (oitheblog yine şaşırtmadı :))

      • Biraz konu dışı olacak ama, inanır mısınız size üstteki yorumu yaptıktan 10-15 dakika sonra terfi haberi aldım 🙂 Siz valla uğurlu geliyorsunuz bana! Bunun şerefine foursquarede size bir güzellik yapabilirim, takipte kalın ;*

  • Selamum Aleykum yüreği güzel insanlar! Şu anda SAW’dan (ukalik yapma ışte Sabiha Gökçen oluyor) Kadıköy otobüsune binmiş ofise gitmekten vazgeçip içimde kabaran güzel bir kahvaltı aşkı ile spontane aklıma gelenK arakoye gideyim deyip karakoyde kahvati mekanları yazıp karşıma çıkan bannera dıklayan adam olarak yazıyorum.Normalde bloglara hayatta yorum da yazmam kullanır atarım:)).Ama samimiyetinizden valla yazasim geldi. Büyük bir keyifle okudum zira salaş mekan hareketi üyesiyim.(Yeni bir gençlik hareketi doğuyor galiba :)) Gerçi yasimiz da 43 kıllar hafif beyazlamis ama neyse).Mekanları okuyunca kıpır kıpır oldu içim. İlk etapta bir “DEM” leneyim diyorum.gidince.Hele bir varayim devam ederim.İnşallah dedidiginiz gibidir yoksa fena yaparım:)) Kadikoy iskelesine geldim bile…Haa kim ulan bu manyak derseniz 2-3 gün ıstanbul ,geri kalan günlerde İzmirde yaşayan,1.5 sene önce Hanımın isteği ile ( kendisi de benim gibi Izmirli) 20 sene Istanbul seruveninden sonra İzmire taşınan lakin her hafta sürekli Izmir-Istanbul arası mekik dokuyan, ofis olsa da içeri kapanacagina dışarıda sizin gibi mekan tavsiyesi yazan arkadaşların tavsiyelerine kulak verip bazen gezgin modunda dolaşan sonra ciddilesip toplantılara giden bir ZAT.Artık seceremi çıkarırsınız.Bu ne yaa yorum yazmayan bana bakar misiniz destan yazicam daha devam edersem, kendime şaştım kaldım.Biri beni durdursun. Samimiyetinizden olsa gerek. To be continued olabilir…Karaköy Vapuruna bindim bile:)))

    • damak tadımız uyuşmadığı için bize sinirlenmek üzere siteye geri mi geldiniz, yoksa bize mi öyle geldi 🙂

  • Merhabalar , ben mimarlıkta yüksek lisans yapıyorum.Ve şu anda kafelerde çalışan insanların mekanları kullanım şekilleri ve genel ihtiyaçları üzerine bir tez yazıyorum.Sizin de bu anlamda mekanları iyi tanıdığınızı gördüm ve fikirlerinizin değerli olduğunu düşünüyorum.Çok kısa vaktinizi ayırıp yolladığım linkteki anketi doldurursanız çok sevinirim.İsteyen herkes doldurabilir.Daha da memnun olurum.:) https://goo.gl/forms/pez5TpkKpZkbnky72

    ŞİMDİDEN ÇOK TEŞEKKÜRLER….

  • Öğle yemeğini Karaköy çalışanı olarak hep bu mekanlarda geçiren biri olarak Wom da denecek listelere alınsın bence 🙂 Artı ne zaman Muhite gitsem tostu tek geçerim 🙂 Sizde Tost ve Limonata yazınca evet gerçekten bu blogerler bizden güvenilesi dedim :))) Bol şanslar, keyifli gezmeler :))

  • Eskişehir’de yaşıyorum ve haftasonu için İstnabul’a geleceğim. Aslında gelme konusunda istekli değildim ama arkadaşımı kıramadım. Gezmek için liste yapmamı istediğinde ”evde otursak?” demiştim. Normalde gezmeyi seven biriyimdir ama cuma iş çıkışı İstanbul’a gelmek ve tekrar Eskişehir’e dönüp pazartesi iş başı yapmak gezip görme isteğimi öldürdü. Fakaattt sonra Oitheblog beni kendime getirir dedim ve hemen yazılarınızı okudum. Gerekli notlar alındı. Plan yapıldı. Listeler oluşturuldu. Şuan heyecan içinde mesai bitimini bekliyorum!!!!!! Harikasınız!!! İnstagramda da sıkı takipçinizim storylerinizi izlemeye bayılıyorum. Hep böyle kalın, seviliyorsunuz..

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir