Sendrom Esprisiz Bir Stockholm Mümkün: Gezilecek Yerler ve Şehir Rehberi

İskandinav ülkelerinin en sevilen, hatta en çok ziyaret edilen şehirlerinden biri olan Stockholm’e de sonunda ayak bastık. Halk olarak daha S harfini duyduğumuzda Stockholm Sendromu esprisi yapmaya programlandığımız için, henüz yola çıkmadan yaklaşık 800 kere bu iki sözcüğü yan yana duymuş, ve travmasını atlatmıştık. Düzenin dibine vurduğumuz, soğuktan beyin hücrelerimizi kaybettiğimiz, gri havaya ve Neutrogena kullandığı için elleri yumuşacık olan balıkçıların denizden taze taze çıkardığı balıklara (reklam değil espri) doyduktan sonra sıra geldi işin rehber hazırlama kısmına. Karşınızda, bildiğimiz tüm detaylarıyla Stockholm.

Stockholm Gezilecek Yerler ve İpuçları dosyamızı aralamadan önce aklınızda bulunsun, aşağıda yeme içme meselesini özetlemiş bulunsak da, şurada Stockholm’de yeme içme ile ilgili çok daha detaylı bir rehberimiz mevcut.

stockholm
Stockholm’e Ne Zaman Gidilir?

Stockholm’e ne zaman gideceğiniz konusu gerçekten önemli, ve soğuğa dayanabilme eşiğinizde doğrudan ilişkili. Çünkü oraların soğuğu bizim bildiğimiz soğuklardan değilmiş Altan. Adeta buzdolabının içinde dolaşmak, bitmek bilmeyen bir Ice Bucket Challange’ın içinde sıkışıp kalmak gibi olduğu söylenebilir. Biz Stockholm ziyaretimizi Ekim ayında gerçekleştirdik ve hava sıcaklığı 9-15 derece arasında değişti. Tabi 15 deyince “Oo şahaneymiş, amma abarttınız soğuk işini” demeyin. Çünkü hava sıcaklığı 15 görünse de hissedilen gerçekten çok daha farklı oluyor. Yine de mevsimlere göre ayırıp biraz daha detaylandıracak olursak:

Stockholm’de Kış: Bu şehri ziyaret edebileceğiniz en iddialı, en kritik, en soğuktan poponuz uyuşmalı dönem tabi ki kış. Ancak soğuk hava koşullarına dayanıklı olduğunu düşünüyorsanız aslında şehrin en güzel günlerini görebileceğiniz iddiasında da bulunabiliriz. Çünkü karlar altında kalmış bir Stockholm, gerçekten de masalsı bir havaya bürünüyor. Üstelik Normalm’da bulunan Vasaparken’de buz pateni yapıp baya eğlenceli dakikalar geçirebilirsiniz!

A woman walk her dog on a snow covered street in central Stockholm
Stockholm’de Yaz:
Eğer soğuk hava koşullarından hoşlanmıyorsanız Stockholm’e gitmek için en iyi dönem kesinlikle yaz. Hava sıcaklığı 20’li derecelere ulaştığı gibi, günde 18 saate yakın bir süre aydınlık olduğu için, gün ışığına doyuyorsunuz. Tabi durum böyle olunca turistik açıdan şehrin en yoğun dönemine denk gelmiş olacağınız gerçeğini de göz önünde bulundurmalısınız.

Stockholm’de İlkbahar-Sonbahar: Lokallere göre Stockholm’ü ziyaret etmek için en ideal dönemler kesinlikle bahar ayları. Gezinizi özellikle Eylül-Ekim ya da Nisan-Mayıs aylarına denk getirebildiğiniz takdirde, 15-16 derece dolaylarında dolaşan hava sıcaklığı, koşullarınızı oldukça kolaylaştıracaktır. Bizce de olması gerektiği gibi giyindiğiniz takdirde gezmek için gayet elverişli bir hava.

stockholm bicycle
Stockholm Pahalı Mı?

İsveç ile ilgili en panik olunan konulardan biri hava durumu ise, diğeri de tabi ki bütçe konusu. Neden? Çünkü genel olarak İskandinav ülkeleri ile ilgili ortalıkta dolaşan bir “Abi çok pahalıymış, su bile 10 euro’ymuş” efsanesi mevcut. Yalan mı? Su ile ilgili kısmı kesinlikle yalan olsa da, pahalı olduğu konusunda itiraz edemeyeceğiz. En azından diğer Avrupa şehirlerine kıyasla.

Konunun kafanızda biraz daha netleşmesi açısından birkaç örnek vermek gerekirse:

24 saat geçerli metro bileti: 130 Kron

Ortalama bir restoran/cafede bira: 60-90 Kron

İsveç Köfte: 190-200 Kron arası

Ortalama bir kafe/restoranda kahve: 30-50 Kron

Tabi bir de şu konu var; para birimi farklı oluğu için (Euro değil İsveç Kronu kullanılıyor) burada biraz kafanız karışabilir. Bu noktada son derece sığ bir yaklaşım ile, kendimize işleri kolaylaştırmak adına bir “hızlıdan hesaplama” mantığı kurduk, sizin de işinize yarayabilir. Günümüz itibariyle, 1 Kron yaklaşık 30 kuruşa denk geliyor. Dolayısıyla, oradaki harcamalarınızı kontrol altına alabilmek adına, TL ile kıyaslamak istiyorsanız, tutar kaç kron ise, onu 3’e bölmeniz, yaklaşık olarak yaptığınız ödemenin TL karşılığı verecektir. Ama TL ile kıyaslayınca yemek bile yiyemez hale gelebileceğiniz gerçeğini göz önünde bulundurursak, Euro ile kıyaslamak isterseniz, kron miktarını 10’a bölmeniz işe yarıyor.

Benim gibi kafası geç basanlar için konuyu örneklendiriyorum;

Diyelim ki aldığınız ürün 1000 kron tuttu.

1000 kron= Yaklaşık 100 Euro (Resmi hesapla 109 Euro)

1000 kron= Yaklaşık 300 TL (Resmi hesapla 314 TL)

Gördüğünüz gibi muhteşemiz.

Şimdi gelelim bütçemizi biraz olsun rahatlatma meselesine. Özellikle müze gezmeye meraklıysanız, Stockholm gezinizde vereceğiniz en mantıklı kararlardan biri Stockholm Pass almak. (Stockholm Card da vardı ancak 2016 itibarıyla kullanımdan kalkmış) İlk etapta ücreti yüksek görüneceği için alsam mı almasam mı ikileminde kalacağınızı tahmin edebiliyoruz. Ancak ulaşımın ve gireceğiniz müzelerin neredeyse hepsinin bu karta dahil olduğunu fark edince, bunun ne kadar mantıklı bir karar olacağını siz de anlayacaksınız. Birçok şehirde pass almanın gereksiz olduğu sonucuna varmış insanlar olarak, Stockholm için kesinlikle aksini önerebiliriz.

Stockholm Pass fiyatları, 2016 itibariyle, 535 kron (1 günlük) ile 1165 kron (5 günlük) arasında değişiyor. Ulaşımın içine dahil olduğu versiyonunu alırsanız bir tık daha pahalı, ama battı balık yan gider, bu kadarını veren o kadarını da verdi….İnternetten indirim kodu kovalamayı unutmuyoruz. Konuyla ilgili daha detaylı bilgi için tık tık.

stockholm metro map
Stockholm’de Ulaşım

Stockholm toplu taşıma sisteminde otobüs, metro, tramvay, feribot ne ararsanız mevcut. Bunların içinden en sık kullanacağınız büyük ihtimalle metro olacaktır. Konuyla ilgili birkaç ipucu vermek gerekirse;

-Metro sisteminde şehir, işleri kolaylaştırmak adına A, B ve C Zone olarak üç bölgeye ayrılmış. Eğer turistliğinizi bilip efendi efendi gezmek niyetindeyseniz çok yüksek ihtimalle A zone’u kapsayan bir bilet sizin için yeterli olacaktır.

-Her metro durağının ayrı bir sanat eseri niteliğinde oluşunu keşfettiğinizde tuvalete bile metroyla gitmek isteyebilirsiniz. Stockholm metrosu için “dünyanın en uzun sanat galerisi” diyorlar, boşa demiyorlar.

-Arlanda Havaalanı’ndan şehre ulaşım oldukça kolay. Havaalanından merkeze yalnızca 20 dakika süren ve içinde turistlerin sevgilisi wi-fi’ı da buluduran Arlanda Express’e biniyorsunuz ve şehrin orta yeri Central Station’da iniyorsunuz. 26 yaş üstü 260, 26 yaş altı 130 kron. (Kimlik sormadıkları oluyor, ne demek istediğimizi anladınız…….)

-Yukarıda da söz ettiğim gibi, metrolarda bulunan makinalardan nakit para ile bilet alamıyorsunuz. Orada duran görevli teyzelerden amcalardan alabilirsiniz ancak kredi kartınız ile aldığınızda daha ucuza geliyor.

-Feribotu ne sıklıkta kullanırsınız bilemiyorum, ancak şehre bir de suyun üzerinden bakınmak isterseniz Djurgarden’a giden feribotu kullanabilirsiniz.

-Şehirde bisiklet kullanımı gayet yaygın. Güvenli bir şekilde, Türkiye’deki gibi ölme ihtimaliniz olmadan bisiklet kullanabilirsiniz. Bisiklet kiralamak için Bike Sweden ya da Stockholm City Bike’ı kullanabilirsiniz. Eğer Stockholm Pass aldıysanız Bike Sweden’dan bisiklet kiralamak ücretsiz.

-Metro işaretinin T (Tunnelbana’nın kısaltması) olduğu da aklınızda bulunsun.

stockholm metro
Stockholm’de Konaklama

Şehirde konaklamak için birçok bölgeyi seçebilirsiniz. Bize kalırsa metroya yakın bir yerde olduğu sürece şehrin herhangi bir noktasında kalabilirsiniz. Yalnızca Gamla Stan’ın biraz fazla turistik ve bu nedenle gereksiz derecede pahalı/kalabalık olabildiğini bilmenizde fayda var. İstanbul’a gelip Sultanahmet’in göbeğinde kalmak gibi düşünün.

Biz bir çılgınlık yapıp normalde yurtdışında pek gerçekleştirmediğimiz bir girişimde bulunarak Sheraton’da kaldık. Ama size tavsiye etmeli miyiz bilmiyoruz, çünkü biz aramızdan birinin kişisel sebeplerle çılgın bir promosyonu olduğu için orayı tercih ettik. Evet normalde de pek fazla hostel vs. tercih ettiğimiz söylenemez, ancak genellikle gidip “aa hadi bi Sheraton’da kalalım” demiyorduk tabi.

Her neyse, olur da siz de bir promosyona falan denk gelirseniz, otelin konumu şahane. Camınızdan Gamla Stan’a bakarak uyuyakalmak ayrıca şahane. Otel Central Station’a ve Gamla Stan’a iki adım, alt katında Stockholm’de bir kahve zinciri olan Espresso House da bulunuyor, ki bu bizim için sabahları baya altın değerindeydi.

Fakat bir şekilde burada konaklamamış olsaydık, %99 ihtimalle Södermalm bölgesini tercih edecektik. Aşağıda daha detaylı biçimde anlatacağımız Södermalm, Gamla Stan’ın hemen aşağısında kalan ve hem her yere yakın, hem ulaşımın kolay olduğu, hem de kendi içinde şehrin en güzel bölgelerinden biri olduğundan, aslında konaklama için öncelikli olarak burayı araştırabilirsiniz.

Stockholm’de Gezilecek Yerler

Stockholm’u gezerken işleri biraz daha kolaylaştırabilmek adına, adalardan oluşan bu şehri bölgelerine göre ayırıp anlatma kararı aldık. Bu şekilde hangi gün nereyi gezeceğinize dair kafanızda daha net bir plan da oluşturabilirsiniz.

Stortorget square architecture, Gamla stan, Stockholm, Sweden, Northern Europe.

Gamla Stan-Riddarholmen

Şehrin en turistik, en Sultanahmet’e çalan eski şehir bölgesi Gamla Stan ve Gamla Stan’ın parçası sayılabilecek küçük Riddarholmen, şehre ilk kez geliyor ve turistik noktaları kaçırmak istemiyorsanız ziyaret etmeniz gereken ilk nokta olarak varsayılabilir.

Şimdiden söylemekte fayda var, burası en turistik bölgelerden biri olduğu için alacağınız çoğu şey, ya da yiyeceğiniz çoğu yemek, şehrin diğer bölgelerindeki deneyimlerinize göre çok daha maliyetli olacaktır. Her şehir için uygulanabilecek bu prensip tabi ki Stockholm için de geçerli; turistik bölgelerden ne kadar uzak, o kadar ucuz.

riddarholmen church
Riddarholmen Church

Bu kilise şehrin mimari açıdan en ikonik ve en eski ögelerinden biri. Eski deyip geçmemek lazım, çünkü 1200’lü yıllarda inşa edilmiş. İçine girip görmek ister misiniz bilemiyoruz, ancak en azından şehir silüetinde ayırt edebilmeniz adına aklınızın bir köşesinde bulunsun.

Giriş: 50 Kron

Vasterlanggatan ve Österlanggatan Caddeleri

Gamla Stan’ın bu iki ana caddesi, özellikle yaz aylarında turist kalabalığına şahit olmanızın en garanti olduğu yerlerden. Her türlü hediyelik eşyayı, Lübnan restoranından dönerciye, İsveç mutfağından fast food’a her türlü restoranı ve türlü türlü mağazayı burada bulabilirsiniz, ancak yukarıda da belirttiğimiz gibi çok yüksek ihtimalle size turist fiyatı çekecekler.

-Bize kalırsa hediyelik eşya almak niyetindeyseniz bu bölge dışında denk geldiğiniz herhangi bir yerde daha uygun fiyatlar bulabilmeniz mümkün. Dolayısıyla şehri gezmeye buradan başlarsanız ilk gördüğünüz hediyelikçilere atlamamalısınız.

-Bu civarda tasarım ya da vintage ürünler satan dükkanlar bulabilmeniz mümkün, biraz sağı solu karıştırmakta fayda var.

stockholm cathedral
Stockholm Katedrali

Stockholm’de gezebileceğiniz dini yapılardan biri de Stockholm katedrali. İçerisi görsel anlamda gayet etkileyici olsa da, dünya çapında birkaç farklı katedral görmüş bulunduysanız çok da umrunuzda olacağını sanmıyoruz. Hala aktif bir katedral olduğunu, ve Pazar günleri gezmek için gitmenizin sorun yaratabileceğini ekleyelim.

Giriş: 40 SEK

Sizi çirkin düşüncelere itecek bir bilgi: Dua edecek olanlardan para almıyorlar. Konuyu anladınız. Çok çaktırmayın, ayıp.

Royal Palace

Avrupa’daki en büyük saraylardan biri olan The Royal Palace’ı gezmek biraz(!) vaktinizi alabilir? Tam 600 odası olan bu saray halen çeşitli etkinlikler için aktif olarak kullanılıyor olmakla birlikte, içeride geçmişten kalan birçok eski eşyayı, eski kral ve kraliçeler tarafından kullanılmış odaları, hatta kostümlerini bile görebilirsiniz. Merak etmeyin, 600 odanın hepsini gezecek değilsiniz, ancak eğer ilginizi çekerse içeride uzun uzun vakit geçirme ihtimaliniz var. Ayrıca sarayın içinin dışı kadar az ihtişamlı olmadığını da eklemeliyiz.

Giriş: 100 SEK

Uyarı: Fotoğraf çekilmesine baya, baya, baya tepki gösteriyorlar. Bizim bir arkadaş dalgınlıkla çekti de…..

Not: Saray da tıpkı müzeler gibi Pazartesi günleri kapalı, kış sezonu 4’e, yaz sezonu 5’e kadar açık olduğunu unutmayın. Kısaca geç saatte gitmek pek de mantıklı olmayabilir.

Nobel Museum

Amerika başkanına “Nobel Barış Ödülü” de verilmesiyle iyice anlamsız bir şeye dönüşen Nobel Ödülleri’ne dair nerden çıkmış, nasıl oluyormuş, neymiş ne değilmiş gibi konuları öğrenme niyetindeyseniz, Gamla Stan’ın orta yerinde bulunan Nobel Müzesi’ne ziyaret edebilirsiniz.

Giriş: 100 SEK

södermalm

Södermalm

Stockholm’un en hip, en saçlı sakallı bereli adamlı, en vintage giyinmekten ölen kızlarının bulunduğu bölgelerinden Södermalm, Gamla Stan’ın hemen aşağısında kalıyor. Burada bol bol kafe, bar ve harika kahve dükkanları (Stockholm’de Yeme İçme yazımıza bakın demiştik…) bulabilmeniz mümkün. Gece hayatı açısından da Stockholm’ün en aktif bölgelerinden biri olduğu söylenebilir.

-Yukarıda da söyledik, yine söyleyelim, konaklamak için Södermalm’ı da kesinlikle tercih edebilirsiniz. Hem turistik noktalara, hem de alternatif yerler görebileceğiniz alana yakın olması nedeniyle bizce kesinlikle doğru bir tercih olabilir.

-Sürekli olarak yürüyerek gezmenizi tavsiye ettiğimizi biliyoruz, hala da arkasındayız. Ancak burada keşfedilecek çok fazla nokta olduğu için özellikle burada yürüyerek gezme ısrarımızı bir kez daha yinelemek isteriz. Boşverin toplu taşımayı!

Fotografiska

Stockholm’deki en başarılı, en “görmeden dönülmez” müzelerden biri olan Fotografiska, adından da tahmin edilebileceği üzere bir fotoğraf müzesi. Swedish Museum of Photography adıyla da duyabileceğiniz bu müzede gerçekten harika sergilere denk gelebilirsiniz ve bizce kesinlikle en az 1-2 saatinizi buraya ayırmalısınız.

Giriş: 120 SEK

-Slussen durağında inip kolayca yürüyebilirsiniz.

fotografiska
Götgatan

Bu talihsiz isme sahip cadde, Södermalm’ın en merkezi noktası olarak nitelendirilebilir. Üzerinde ve ara sokaklarında türlü türlü mağazayı (bol bol İsveç markası bulabilmek de mümkün) bulabileceğiniz bir cadde. Aynı zamanda aşağıda bahsedeceğimiz türlü türlü mekan da çoğunlukla bu caddeden ulaşabileceğiniz yakınlıkta.

stockholm drop coffee
SoFo

Södermalm şehrin en hip, en cool bölgesi ise, SoFo da bu bölgenin (daha net algılayabileceğimiz şekliyle South of Folkungagatan) SOHO’su oluyor. Hipsterların akın ettiği, daha önce adını sanını duymadığınız halde kalbinizi kaptıracağınız mağazaların sağınızda solunuzda ya da beklenmedik bir ara sokakta belirivereceği, harika kahve dükkanları bulabileceğiniz bu bölge, bizce Stockholm’deki favori noktanız olmaya aday.

-Grandpa, Coctail Delux ve Tjallamalla gibi dükkanları es geçmeyin.

-Vintage ürün meraklısıysanız doğru bölgeye geldiniz, burada hevesinizi alacağınız bol bol dükkan var.

SkyView

Stockholm’u tepeden görme peşindeyseniz, tercih edebileceğiniz en keyifli yöntem olan SkyView, sizi dünyadaki en büyük “yuvarlak yapı” olan Ericsson Globe’un tepesine çıkaracak oldukça enteresan bir deneyim. 10 dakikada bir kalkıyor ve isterseniz içerideki restoranda bir mola verebilirsiniz.

-Ücret: 145 SEK

-Tam olarak Södermalm bölgesinde yer almasa da, Götgatan üzerinden dümdüz ilerleyerek kolayca ulaşabilir ya da metroya binip Globen durağında inebilirsiniz.

skyview stockholm

Norrmalm

Stockholm’un en büyük bölgelerinden biri olan Norrmalm’ı kuzey ve güney şeklinde düşünecek olursanız, güneyi yani Gamla Stan’a doğru olan kısmı şehir merkezi olarak kabul edilebilir. Kuzey kısmı ise daha az gezilebilecek alana sahip, evlerin olduğu bir yaşam alanı şeklinde düşünebilirsiniz.

-Stockholm Central Station bu bölgede bulunuyor. Yani havaalanından Arlanda Express’e bindiğiniz takdirde bu bölgede iniyor ve birçok noktaya ulaşımınızı buradan sağlayabiliyorsunuz.

National Museum

Stockholm’ün dünya çapında en ünlü müzelerinden olan National Museum’da İsveçli sanatçıların yanı sıra Rembrandt, Rubens, Goya, Renoir, Degas gibi ünlü sanatçıların eserlerini görebilmeniz de mümkün. Öğrendiğimiz kadarıyla içeride 15.000’in üzerinde eser mevcut. Dolayısıyla eğer ilginizi çekiyorsa buraya uzun bir zaman ayırmanızı önerebiliriz.

-Giriş: 100 SEK

-2014 itibariyle yenilenmekte olduğu için yalnızca Konstakademien’de bulunan geçici sergiyi gezebiliyorsunuz, üzgünüz.

-Kungstradgarden durağında inip buraya kolaylıkla yürüyebilirsiniz.

stockholm public libraryStockholm Public Library

İçeri girdiğiniz anda inceden bir Hogwarts hissi uyandıran güzeller güzeli Stockholm Halk Kütüphanesi, içeride fazla vakit geçirmeye vaktiniz olmasa bile kesinlikle görmeye değer. “Türkler böyledirler, kitapsız yaşayamaz ölürler” diyorsanız (ki kulağa hiç mantıklı gelmiyor) ve İsveççe bilmiyorsanız üzülmeyin içeride İngilizce kitap seçenekleri de gayet bol. Gömülün.

Giriş tabi ki ücretsiz.

Skeppsholmen

Belki “yeter ulan ada ada” diyeceksiniz ama,  şehirdeki bir başka adacık da Skeppsholmen. Gamla Stan ve Djurgarden arasında bir noktada kaldığı için isterseniz kendinizi denizlere atıp ferry ile de gidebilirsiniz. Bol ağaçlı, bol oksijenli, sonbaharı ayrı, ilkbaharı ayrı güzel bir ada olduğunu da belirtmeliyiz.

-Stockholm Caz Festivali’ne denk gelecek olursanız gelenekselleşmiş bir şekilde bu adada gerçekleştiriliyor.

moderna museet stockholm
Moderna Museet

Büyük ihtimalle Stockholm’ün en adı duyulmuş, en ön plana çıkmış müzesi olan Modern Sanat Müzesi, gerçekten de Avrupa’nın en iyi modern sanat müzelerinden biri olsa gerek. İçeride Edvard Munch, Salvador Dali, Wassily Kandinsky, Donald Judd, Pablo Picasso’nun eserlerinin yanı sıra adını biliyormuş gibi yapıp sizi daha az entelektüel hissettirmeye çalışmayacağımız birçok sanatçının eserlerini görebilmeniz de mümkün. Tabi ki geçici sergileri gezmeyi de unutmuyoruz.

Giriş: 120 SEK

Robert Rauschenberg’in ikonik keçisini görmeyi unutmayın. (Görünce anlayacaksınız, beyaz keçiyi takip edin)

-Müzenin bahçesinde dolanırken “bu sanat eseri mi yoksa eşya mı?” oyunu oynayabilirsiniz. Biz yangın söndürücünün sanat eseri olduğunu anlayamayınca kaybettik.

Architecture Museum

Modern Sanat Müzesi’nin hemen yanında bulunan ve mimari ile ilgileniyorsanız yolunuzu düşürmeniz gereken bu müze, en az Moderna Museet kadar ilgi çekici. İçeride gerçekten çok fazla eser olduğunu göz önünde bulundurursak, konuya bir turistin ötesinde ilginiz var ise saatlerinizi burada geçirmeniz oldukça muhtemel.

-Giriş: 80 SEK/ Eğer Moderna Museet’i de ziyaret edecekseniz ikisi için ortak bir bilet alabiliyorsunuz. Ücreti 180 SEK.

saluhall


Östermalm

Stockholm’ün zenginli, en yüksek kiralara sahip bölgesi Östermalm’a ulaşmak isterseniz gece hayatının yoğun olduğu Stureplan metrosunda yada Östermalmstorg metro duraklarından birinde inip kendiniz sokaklara atabilirsiniz. Bölgede şişman, kötü kalpli, sürekli et yiyen (bu satırları Türk filmi izleyerek yazıyoruz) zengin İsveçlileri yanı sıra, Bilim ve Teknoloji Müzesi, Polis Müzesi, Askeri Müze gibi gezmediğimiz için hakkında atıp tutmaya çekindiğimiz müzeler de mevcut.

-Nybrogatan Caddesi ve civarında küçük bir pazar alanı, çeşitli mağazalar ve gurme pazarı olarak da adlandırılan, içinde türlü türlü restoran, balıkçı, şarküteri ürünü ve allah ne verdiyse satan yeri bulabileceğiniz, dışı da içi de güzel Saluhall’ı bulabilirsiniz. Östermalm’ı keşfetmeye başlamak için ideal bölgelerden biri burası.

Swedish History Museum

Tabi ki İskandinavya’ya ayak bastığınız için Vikingler ve İsveç’in geçmişi ile ilgili bir şeyler görmeyi/öğrenmeyi bekliyor olmanız normal. Bu ihtiyacınızı gidermek için Swedish History Museum’da bi’ şansınızı deneyebilirsiniz. Müzeleri audio guide ile gezmeyi alışkanlık haline getirdiyseniz, diğerlerinde olacağı gibi bu müzede de her şey daha çok anlam ifade edecektir, bizden söylemesi.

-Giriş: 100 SEK

stockholm streets

Djurgarden

Farklı bir ada olmasına rağmen Östermalm bölgesi içine dahil edilen Djurgarden, yemyeşil bir turist magneti. Hava güzel olduğu zaman lokallerin de kendini attığı bu adada şehrin en popüler turistik bölgelerinden bazıları da bulunuyor.

Djurgarden’e ulaşmak için Slussen yakınındaki feribota binebilir, yürüyebilir ya da Norrmalmstorg’dan metroya binerek ulaşabilirsiniz, tamamen size kalmış.

Skansen

Dünyanın en eski açık hava müzesi olarak nitelendirilen Skansen, yazın gitmenin daha mantıklı olabileceği bir bölge. İçinde hayvanat bahçesi de bulundurmasının yanı sıra, kendinizi İsveç’in bir köyüne gelmiş gibi hissettirecek bir atmosferin korunmuş olması da insanı burada saatlerini geçirmeye itebiliyor. Tabi hava güzelse. Yoksa yüz felci geçirmeye 5 kala hissinin verdiği tedirginlik ile ortalıkta keçiyle dolaşan teyzeye, kenarda takılan geyiğe falan bakamıyorsunuz.

-Giriş: 100/160 SEK (İçerideki hangi alanları kapsadığına göre değişiyor)

SONY DSC
Vasa Museum

Geldik Stockholm’un en baba müzelerinden birine. 1628 yılında, ilk seferinde batan ve yüzlerce kişinin ölmesiyle bir faciaya yol açan Vasa adlı bu gemi, 1961 yılında battığı noktadan çıkarılıyor ve oldukça detaylı, uzun bir çalışma sürecinin ardından bu şekilde sergilenmeye başlanıyor. Geminin %95’i orijinal parçalardan oluşuyor ve günümüzde İskandinavya’nın en çok ziyaret edilen müzesi olma özelliğini taşıyor.

Müzenin içi 7 farklı kattan oluşuyor ve 69 metre boyundaki bu gemiyi birçok farklı açıdan görebiliyorsunuz. Ayrıca geminin içine giremeseniz de, içinin nasıl olduğuna dair birçok detay ve görseli inceleme olanağınız var. Özetle, gidin.

-Giriş: 130 SEK

gröna lund
Gröna Lund

Amusement park (eğlence parkı deyince tam anlaşılmıyor gibi geldi) seviyorsanız Djurgarden üzerindei Gröna Lund’da çılgınca eğlenebilir, sağa sola kusabilir, 263842 metre tepeden şehre bakarken bir anda hop diye aşağı bırakılmanın keyfini çıkarabilirsiniz. İçeride çeşit çeşit ride, çeşit çeşit “bakalım bununla nasıl evrilip çevrileceğiz?” aleti mevcut ve bizce kesinlikle beklentinizi karşılayabilecek güzellikte.

-Giriş: 110 SEK

-Hava koşulları uygun olmadığı sürece park açık değil, ki bu da yıl içinde oldukça uzun bir süreci kapsıyor, dolayısıyla gitmeden önce şuradan kontrol etmekte fayda var.

Bu arada, ilgilenenler için Nordiska Museum ve neden ilgilendiğinizi bir türlü anlayamayacağımız ABBA Museum da Djurgarden üzerinde bulunuyor, ikisini de gezmediğimiz için fazla detaylandıramıyoruz.

stockholm coffee1
Stockholm’de Yeme-İçme

Sizin de gezinizin en önemli kısımlarından biri, gittiğiniz şehirdeki restoran ve kafeleri keşfetmekse (evet biz gezilerimizin büyük bir kısmında oturup yemek yiyoruz) Stockholm’de deneyebileceğiniz birkaç restoran ve kafeyi sizin için özet geçelim, özet yetmez derseniz buraya alalım.

En iyi İsveç köfte: Pelikan

Sarımsaklı shot bile içebileceğiniz, menüdeki her şeyin içinde sarımsak olan tuhaf bir mekan için: Garlic and Shots

Farklı bir pazar deneyimi ve çeşit çeşit balık için: Saluhall

Gamla Stan civarında acıktığınızda kurtarıcı İtalyan yemeği için: Polpette

Farklı çaylar denemeyi sevenler için: Chaikhana

Haftasonları ve akşamları dolup taşan, güzel kokteylleri olan bir mekan arayışındaysanız: Richie

Kahvaltıda yumurtaya hasret kaldıysanız, Egg benedictine yandığımız: Nybrogatan38

Lokal bir noktada, Östermalm insanıyla içi içeyken canınız güzel bir bonfile ve iyi bir şarap çekerse: Prinsen Meny Restaurant

Şöyle iyisinden bir kahve içmek niyetindeyseniz: Drop Coffee ya da Johan&Nyström

Küçük atıştırmalıklar ve lokal bir ortam isterseniz: Bistro Barbro

“Başlarım İsveç mutfağına pizza falan yok mu ulan?” diyorsanız: Dell’Attore

acne stockholm
Stockholm’de Alışveriş

Alışveriş için şehrin birçok farklı noktasını tercih edebilirsiniz. Eğer biraz olsun blog takip etme huyunuz var ise Stockholm genelinde insanların genellikle güzel giyindiği kanısına varmış ve haliyle alışveriş için baya heyecanlı olabilirsiniz. Sizi bu konuda rahatlatalım, eğer alışveriş yapmayı seviyorsanız Stockholm sizi birçok Avrupa ülkesine kıyasla çok daha mutlu edebilir. Çünkü gerçekten güzel parçalar bulunabiliyor. Tabi öyle her önünüze geleni alamayabiliyoruz, Money talks. Ama söz konusu beğenmekse dibine kadar, sonuna kadar beğenebilirsiniz, hiç sorun değil, ekmek çıkar.

Şaka bir yana özellikle tasarım ve vintage ürünler konusunda birçok seçeneğin karşınıza çıkabileceği bir şehir Stockholm. Filippa K, Acne ve oraların markası olması nedeniyle çılgın bir H&M ve H&M’in yan markaları olan Monki, Weekday, & Other Stories bolluğunun yanı sıra, DesignTorget ve Papercut gibi orijinal ürünler keşfedebileceğiniz, tasarım dükkanlar da bulabilirsiniz.

Department store mantığını sevenler için NK ve Türkiye’de yaşaya yaşaya alışveriş merkezi bağımlısı olmuşlar için Gallerian en iyi seçenekler. Vintage ve 2. El ürünler için ise Södermalm’ın altını üstüne getirmekte fayda var.

stockholm ferry
İpuçları

-“Ben Stockholm’e gezmeye gelmedim, İsveç’a alıcı gözüyle bakıp buraya çökmeye geldim” diyorsanız, yerlisinden İsveç’te yaşamı dinleyebilirsiniz.

-İsveç’in intihar oranının yüksek olduğu söylentisini eminiz siz de duymuşsunuzdur. Ancak İsveçliler hafiften asosyal olduklarını, ilk etapta pek de dostcanlısı davranmadıklarını, hatta yer yer gereksiz derecede asık suratlı olduklarını kabul etseler de, intihar konusunu kabul etmiyorlar. Öyle ki, bizdeki “Amerika’nın oyunları, oyuna gelme Türkiyem…” muhabbeti onlarda da işliyor-imiş. Sosyal demokrasinin tavan yaptığı ülke olmaları nedeni ile Amerika’nın kendilerini bu şekilde yaftaladıklarına inanıyorlar.

-Birçok insan gibi İsveç kronu hakkında bir bilginiz yok ise çok da tuhaf değilsiniz. Hal böyle olunca İsveç kronu bulmak da biraz zor olabiliyor. Siz de bizim gibi para işini gitmeden önce çözmeyi seviyorsanız (ki tavsiye ederiz) o zaman bankanızı ya da döviz bürosunu önceden arayarak ne kadar kron talebiniz olacaksa belirtmenizde fayda var. Adamlar size Kapalı Çarşı’dan hangi para birimini istiyorsanız sağlayabiliyorlar.

-Musluktan su içebilirsiniz, tadı da gayet düzgün. Sizi su masrafından kurtardık, hadi yine iyisiniz. Unutmadan, su,  restoranlarda, kafelerde ve bazı müzelerde de bu durum nedeniyle ücretsiz.

– Tuvaletlere genellikle kafanıza göre giremiyorsunuz. Bazı yerlerde şifre isteniyor, bazı yerlerde ise 10 kron gibi bir ücret isteniyor. Gördüğünüz gibi sıçmak bile parayla.

-Gece dışarı çıkmak niyetindeyseniz Stureplan bölgesi sizi paklayabilir.

19 Comments

  • Teşekkürler elinize agziniza sağlık cok güzel anlatmissınız.Bende Subat 22 de oralarda olcam 🙂

  • Anlatim tarzinizi cok hos. Bu yazinin ciktisini aldim. Kendi Stockholm gezimde aynen uygulayacagim tavsiyelerinizi. Siz bol bol seyahat edin ki biz de gitmeden once blogunuzda okuyabilelim 🙂 sevgiler…

    • güzel yorumlarınız için çok teşekkürler, biz de bol bol seyahat edelim diye umuyoruz haha 🙂 sevgiler, müthiş bir gezi olsun!

  • Mayıs 2015’te biz de Stockholm’de idik. Ama ne yalan söyleyelim, diğer Avrupa şehirlerine nazaran bir çekiciliğini bulamadık. Öncelikle şehrin bir sıcaklığı yok idi bize göre. Mesela Kopenhag’da bir Nyhavn bölgesi var ki herhangi bir kafe’sinde saatlerce oturabilirsiniz, ama burada bu ruhu yakalayabildiğimiz bir bölge olmadı hiç. Bunun dışında Vasa Museum dışında ilgi çeken bir müzesi de yoktu, tabi bu kişisel düşüncedir. Nesi güzel deseniz, düşünüyorum, maalesef sırf şunun için gidilir diyebileceğim bir şey yoktu. Tabi bir sürü tarihi bina, müze, alışveriş mekanları var, ama ruh bulamadım… Bir de çok kozmopolit, bin türlü insan var, çok hoş olmuyor tabi… Biz “Lake Malaren”‘e gidemedik, belki orası biraz daha farklıdır… Fakat tüm bunlara rağmen yazınızı da beğendiğimi belirtmek isterim. Özellikle Södermalm bölgesine vakit kalmadığı için gidemediğimize üzüldüm 🙁

  • Tam aradığım Stokholm’ü anlatmışsınız. Print edip tekrar okuyup not alıp gideceğim. Teşekkürler emek ve bilgiler için.

  • Merhaba,

    Cok guzel bir yazi olmus, tesekkurler. Yazinizda bircok yerde Stockholm Card gectigi icin bilgi vermek istedim; Stockholm Card uygulamasi 31.12.2015 itibariyle sonlanmis. Belki baska alternatifleri de belirtmek faydali olabilir.

  • herşeyden önce şehre ulaşım için kullanılan arlanda ekspresde yaşı soruyorlar. artık 27-28’i geçtiyseniz sakın kendinizi oralarda madara etmeyin 15-20 milyon için 🙂 3 kişi geldiyseniz 3 for 400 kron seçeneğini elektronik makinadan almanız yararlı olacaktır. adult 200 civarında olduğunu düşünürsek daha ekonomik. skyview değişik bir deneyimdi ama şehrin manzarası tam anlamıyla tırt. zaten görebileceğiniz en baba semt gamla stradaya oldukça uzakta bir bölgede. karşınıza çıkan manzara ankara yenimallehe görüntüsü oluyor. bolca götgatan geyiği çevirip södermalm ın ara sokaklarını fazlasıyla arşınladık ama bizi çarpan hiçbir mekanla karşılaşamadık. diğer bir çok avrupa şehrine göre tırt bir şehir olduğunu söylemeden geçmeyeyim. hamangatan civarında oldukça fazla gece klübü var ve girişler rezervasyonlu. o civaarda girmiş olduğumuz Mc donald wc sırasında çok ilginç anlar yaşayıp dumur olduğumuzu söylemeden geçmeyeyim. 2 li 3 lü gruplar halinde tek kişilik wc lere girip içerde ne yaptıklarını anlamak zor. 2 kız 1 erkek, 2 kız, 4 erkek, 2 erkek gözümüzün önünde tek kişilik wc ye girdi. stockholmde işemeli sıçmalı ayinlerin olduğunuda bu sayede görmüş olduk. genelde hatunların laf atmasına alışkın bir adam olarak geec sokakta yürürken çok da ciddiye almadığım kız seslerine dönüp baktığımda dumur oldum. adriana limayı kıskandıracak güzellikte bir hatunun laf atmasına hiç alışık olmayan bu bünye fena derecede afalladı. şehirde türk nüfusu oldukça fazla. italyan restoranına girip en son hesabı öderken garsonun türk çıkmasıyla dumura uğradık. pasaport kontrolünde polis türktü. öğrendiğimize göre şehirde 30 bin civarında türk bulunuyormuş. 800 binde, 30 bin türk hiç fena bir oran değil. şehirde fazla bir numara yok. vaktiniz bolsa gidip görülür. beklentinizi kızlar dışında yüksek tutmamanızı öneririm.

  • Kaleminize sağlık. Yer yer gülümseyerek okudum yazdıklarınızı. Mayıs ayındaki gezimiz için güzel bir rehber olacak bu yazı.

  • Merhaba, bu haftasonu Stockholm’e gideceğim..Sizi Instagram’dan da takip ediyorum..öncelikle faydalı bigiler için teşekkürler..bir arkadaşımdan yakın civarında viking köyleri (Skansen dışında) olduğunu duydum.. Birka Köyü bir de Gryluttan Köyü yanlış hatırlamıyorsam..Ancak internetten bir bilgi bulamadım.. Sizin bilginiz var mıdır? Peşin teşekkür..sevgiler..

  • Harika bir yazı olmuş 🙂 Mayıs ta 4 günlüğüne gidiyoruz. Notlarımı aldım sayenizde… Thanks

  • Yazılarınıza bayılıyorum:) Anlatım tarzı bir yana o şehirle ilgili küçük ama önemli detayları da yazmanızı seviyorum(cafelerde su ücretsiz gibi…). Mayıs’ta Stockholm’e gideceğiz ve notlarınızı dikkate alacağım. Genel ve anlamsız (her yerde bulunabilecek) bilgiler değil, gerçekten bilgilendirici,güzel detaylara değiniyorsunuz. Çok teşekkürler… 🙂

  • Ben 5 senwdir stockholmde yasiyorum sizin anlattiginiz yerleri görmemisim cam sikintisindan internette bakiyordum stockholmde gezilecek yerler diye yaziniz karsima cikti sanki senelerdir burada yasamis gibi tebrik etmek istedim bu arada cok guzel nargile cafelerde var bilginize brommaplanda

    • biliyorum konuyla alakalı değil ama ben izmirde tıp fakültesi öğrencisiyim bu yaz stockholme gelmeyi planlıyorum ama kalacak yerler çok pahalı herhangi bir öneriniz var mı,couchluk oda kiralama vb. yapar mısınız? zaten 1 en fazla 2 gece kalmayı planlıyorum en azından yönlendirirseniz sevinirim.

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir